Haberin Kürtçesi için tıklayın
Hasta tutuklu Sibel Çapraz’ın yargılandığı davanın ikinci duruşması bugün Yüksekova Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Tahliye talebi kabul edilmedi, tutuklu yargılanmasının devamına karar verildi.
Tedavi imkanları sağlanması amacıyla İzmir’den İstanbul’daki Bakırköy Cezaevi’ne sevk edilmiş olan Çapraz, duruşmaya Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile katıldı.
Avukatı Banu Güveren bianet’e yaptığı açıklamada, “bugün ifade veren tanıkların, Emniyet Müdürlüğü’ndeki ifadelerini işkence altında imzaladıklarını ve Çapraz hakkındaki ifadelerinin gerçeği yansıtmadığını söylediklerini” belirtti.
Ancak Yüksekova Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Serhat Işık, ağır hasta olan ve hapishanedeki diğer mahpusların yardımıyla yaşamını idame ettiren Çapraz’ın “kaçma şüphesi bulunduğu gerekçesiyle” tutukluluğunun devamına karar verdi.
“Polisler kuyuya atıp vurmakla tehdit etti”
Bugünkü duruşmada, tanıklar ifade verdi.
Tanık A., ifadesi alınırken ölümle tehdit edildiğini anlattı:
“Emniyet’teki fotoğraf teşhisi sırasında Sibel Çapraz’ın hiçbir fotoğrafını ya da videoda görüntüsünü görmedim. Bana okumuş olduğunuz fotoğraf teşhis tutanağındaki beyanları ilk kez duyuyorum.
"Ben kesinlikle böyle bir beyanda bulunmadım, Emniyet’te bulunduğum sırada bana işkence yapıldı. Beni Cumhuriyet Mahallesinde bir kuyuya götürüp üstüme toprak attılar ve bana kafamı kaldırdığım takdirde ‘kurşunu yiyeceğimi’ söylediler.”
“Beni ve ailemi hapisle tehdit ettiler”
Tanıklardan Y. duruşmada şunları söyledi:
“Sibel Çapraz’ı daha önce şahsen hiç görmedim, tanışmadım. Basından tanıyorum. Tutanaktaki beyanlar bana ait, değil, tutanaktaki imza da bana ait değil. Emniyet’te beni ve ailemi hapse göndermekle tehdit ettiler, fotoğraf teşhisinde, fotoğraftaki kişiyi tanımadığımı söylediğim halde tehditlere devam ettiler. Sibel Çapraz’ı tanımadığıma dair Savcılığa dilekçe vermiştim, sadece o dilekçemi kabul ediyorum.”
“Sorgunun yarısı yarı çıplakken yapıldı”
Diğer tanık T. de Çapraz’ı tanımadığının altını çizdi:
“Fotoğraf teşhis tutanağındaki beyanlar kesinlikle bana ait değil. Fotoğraf teşhisi sırasında bana sadece Sibel Çapraz’ın bir fotoğrafı gösterildi. Sorgunun yarısı ben yarı çıplak haldeyken yapıldı.”
Tanık M. şöyle konuştu:
“İfadem alınırken başımı birkaç kez masaya vurdular. Yanımda avukatım da yoktu. İfade tutanağındaki beyanlar kesinlikle bana ait değil, zaten teşhis için fotoğraf da göstermediler.”
“Yüksekova’da dendiği tarihte İstanbul’daydı”
“Tanıklar ifadelerinin işkenceyle alındığını söyleyerek reddetmelerine rağmen, Sibel Çapraz bu beyanlarla tutuklu kalmaya ve yargılanmaya devam ediyor” diyen avukat Güveren, ayrıca şunları anlattı:
“Bir tanığın ifadesinde, ‘Hakkari, Yüksekova’da canlı kalkan olunması için çadırlar oluşturulduğu, Sibel Çapraz’ın da bu çadırlar için propaganda çalışması yaptığı’ yer alıyor. Ama o çadırlar açılırken Çapraz, Van ve İstanbul’da hastanede tedavi görüyordu. Zaten çadırlar da sivil ölümleri protesto için açılmıştı.”
Banu Güveren, tanıkların, ifadelerinin işkence altındayken imzalatıldığını söylediğini belirtti:
“Tanık beyanlarının çelişkilerle dolu olduğu açık. Zaten tanıklar da ifadelerin, Emniyet Müdürlüğünde işkence yapılarak zorla imzalatıldığını, imzalarken bile tutanağı okutmadıklarını, yazılanları kabul etmediklerini mahkemede beyan etti.”
“Valiyle resmi görüşmeler yapıyordum”
Sibel Çapraz da bugün SEGBİS aracılığıyla mahkemede verdiği ifadesinde, tanık beyanlarının gerçeği yansıtmadığını söyledi, “Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Hakkari İl Genel Meclisi üyesi olduğunu, her hafta Hakkari Valisi ile resmi görüşmeler gerçekleştirdiğini, hukuka aykırı şekilde tutuklandığını” belirtti.
Mahkeme Çapraz’ın tahliye talebini reddetti, bir sonraki duruşma 29 Kasım, saat 11:00’de.
Güveren: Sağlık durumu kötüleşiyor
Sibel Çapraz’ın sağlık durumunun da kötüleştiğini anlatan avukat Güveren, şu bilgileri verdi:
“Sibel’in acilen tedavi olması gerekiyor. Bir kolunu ve ayağını kullanamıyor. Cezaevi koğuşundaki diğer mahpuslar bakımını sağlıyor, yardım ediyor. Bağırsaklarıyla ilgili de en son Okmeydanı Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde cerrahi uzmanına muayene oldu, doktor bir yıl kadar ilaç tedavisi gördükten sonra ameliyat olması gerektiğini söyledi. Ancak hapishanede gereken tedaviye ulaşamıyor, hastaneye de ring aracıyla götürülüyor.
“Buna rağmen ‘kaçma şüphesi var’ diye tutuklu. Dosyada hiçbir somut delil olmadığı için tanık beyanlarıyla delil üretilmeye çalışılıyor. Bu yargılamalar adil yargılama hakkı ve yargı bağımsızlığı olmadan yapılıyor.”
Ne olmuştu? |
Sibel Çapraz, 27 Kasım 2015'te ilçedeki bir hendek operasyonu sırasında silah sesleri üzerine mahalleli ile beraber sokağa çıkarak gürültü protestosu yaptığı esnada vücuduna isabet eden kurşunlarla yaralandı. Dokuz gün yoğun bakımda kalan Çapraz, 2 Mart 2016'da “örgüt üyesi” iddiasıyla tutuklandı. 96 günlük tedavisi boyunca 15 ameliyat geçiren Çapraz, tutuklandığında, İstanbul'da tedavi gördüğü hastaneden Van Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ndeki ameliyatını olmak üzere taburcu ediliyordu. Çapraz önce Bakırköy Kadın Kapalı Ceza İnfaz Kurumu'nda kaldı, 30 Haziran'da İzmir Menemen R Tipi Cezaevine sevk edildi. 11 Ekim’de de tedavisi için İstanbul’daki Bakırköy Cezaevi’ne sevk edildi. Çapraz, hakim karşısına çıktığı 27 Temmuz'da da tahliye edilmemişti. Sibel Çapraz hakkında1981 Yüksekova doğumlu. İlköğrenimini Yüksekova'da, orta öğrenimini Elazığ'da tamamladı. Anadolu Üniversitesi Sosyal Hizmetler ve Atatürk Üniversitesi İş Sağlığı ve Güvenliği bölümlerinden mezun. 13 yıl Yüksekova Haber Gazetesi'nde muhabirlik yaptı. Türkiye Gazeteciler Cemiyeti üyesi. 29 Mart 2014 yerel seçimlerinde Barış ve Demokrasi Partisi'nden (BDP) Hakkari İl Genel Meclisi üyesi seçildi. |
(AS)