Gezi direnişi sırasında gözaltına alınan ve yanlarındaki “bayrak, baret, toz maskesi, fular…” gibi eşyalar delil sayılarak tutuklanan sekiz kişinin tutukluluğuna bugün itiraz edildi.
Ahmet Erol, Ahmet Kaycı, Ali Sarıçiçek, Ali Can Sünnetçioğlu, Mehmet Yalçın, Oğuz Tekin, Özgür Yıldırım ve Umut Akgül 8 Temmuz’da “Kanuna aykırı toplantı ve yürüyüşlere silahsız katılarak ihtara rağmen kendiliğinden dağılmama v görevi yaptırmamak için direnmek” suçlamalarıyla 31. Sulh Ceza Mahkemesi’nce tutuklandı.
“Hem suçladı hem sormadı”
Bugün nöbetçi mahkemeye iletilmek üzere İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na verilen dilekçeyle tahliye talebinde bulunuldu.
Dilekçede, “savcının yöneltmediği suçlamaların sorgu hakimliğince yönelttiği, ancak yine aynı mahkemenin bu suçlamalarla ilgili soru sormadığı” belirtildi.
Tahliye talebinde, “suçlamaların mahiyeti ve tutuklama nedeni olabilecek somut olguların bulunmaması” da gerekçe gösterildi.
Delil: Dans aksesuarları
Sekiz kişinin, 31. Sulh Ceza Mahkemesi’ndeki sorgusunda, Emniyet Müdürlüğü’ndeki sorgularında susma hakkını kullanmasına dikkat çekildi.
Tutuklanan Ahmet Kaycı, mahkemedeki sorgusunda aleyhine delil sayılan eşyaları şöyle açıklamıştı:
“Halk oyunları oyuncusu olduğum için yanımda fularlar vardı, gaz atılınca ağzımı kapattım. Siyah bere, yarım parmaklı eldiven, siyah maske d dansta kullandığım aksesuarlardır, o nedenle yanımdaydılar.”
Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi öğrencisi Ali Can Sünnetçioğlu da “üzerinde ele geçirilen” kırmızı renkli baret ile mavi gaz maskesinin kendisine ait olduğunu kabul etti.
Bayrak satıcısı Ali Sarıçiçek de geçimini bayrak satarak kazandığını o gün de bu nedenle elinde birçok bayrak bulunduğunu “itiraf etti.” (AS)