24 Nisan Ermeni Soykırımını Anma Platformu, Haydarpaşa’dan ölüme gönderilen Ermeni aydınları anmak için bu sabah Haydarpaşa Garı’ndaydı.
Ermenice, Türkçe ve İngilizce “Ermeni Soykırımı Kurbanları Anıyoruz” ve “Bazı yaralar zamanla iyileşmez” yazılı pankartın ardında Ermeni aydınların ve zorunlu askerlik sırasında 24 Nisan 2011′de öldürülen Sevag Balıkçı’nın resimleri taşındı.
Arlarında Sevag Balıkçı’nın ailesinin de olduğu anmada diaspora temsilcileri, insan hakları savunucularından oluşan yaklaşık 50 kişi katıldı.
Yapılan konuşmaların ardından kırmızı karanfiller denize bırakıldı.
“Soykırım hukuki gerekleriyle tanınsın”
Platform adına Yıldız Önen’in okuduğu açıklamada Osmanlı Develeti’nin başlattığı Ermeni Soykırımı ile Osmanlı Ermenilerinin tüm sosyal, kültürel, ekonomik varlığına son verildiği belirtildi.
Soykırımı inkarın son bulmasının istendiği açıklamada talepler şöyle sıralandı:
“Soykırımın hukuki gerekleriyle birlikte tanınmasını, hesaplanamayacak kadar büyük, derin kayıplarının telafi edilmesine yönelik dünyanın dört bir yanındaki Ermenilerin çeşitli önerilerine Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin kulak vermesini, dinlemesini, adaleti yerine getirecek adımları atmasını talep ediyoruz.”
“Yüzleşme ve özür gerekli”
Önen’in ardından Ermeni Diasporasından Diana Yaylayan, Armenian General Benevolent Union Avrupa Ofisi Başkanı (AGBU/ Ermeni Hayırseverleri Genel Birliği) Nicolas Tavitian, İnsan Hakları Derneği İstanbul Şube Başkanı Ümit Efe, European Grassroots Antiracist Movement Başkanı (EGAM/ Avrupa Irkçılık Karşıtı Hareket) Benjamin Abtan ve Ermenistan'ın ilk Dışişleri Bakanı ve muhalefet lideri Raffi Hovhannisyan söz aldı. Konuşmalar Türkçe, İngilizce ve Ermenice yapıldı.
Yaylayan Soykırım ile Ermeni nüfusu ile birlikte topraklarını, kültürlerini ve geleceklerini de kaybettiklerini söyleyerek ‘Yüz yıl geçse de unutmayacağız” dedi.
Başbakan’ın Soykırım’a dair açıklaması da konuşmalarda yer buldu. Bu yıl daha fazla Ermeni’nin anmaya katıldığını belirten Tavitian Daha çok Türk’ün ve Türk otoritelerinin de anmalara katılmasını beklediklerini söyledi.
Ümit Efe “Böylesi büyük bir soykırıma karşı sadece taziyeler değil itiraf, yüzleşme ve halktan özür dilenmesi gerekli” diye konuştu.
Benjamin Abtan Sevag Balıkçı’nın fotoğrafını taşıyarak konuştu. Soykırımı inkarın ırkçılıkla bağlantılı olduğunu ve Sevag Balıkçı’nın öldürülmesinin bunun bir göstergesi olduğunu söylediği açıklamasında inkara karşı mücadelenin ırkçılık karşıtı bir mücadele olduğunu vurguladı.
Hovhannisyan konuşmasında yaşananların soykırımdan fazlası olduğunu Ermenilerin üç bin yılını, vatanlarını, kiliselerini kaybettiklerini söyledi. Ermenilerin adalet ve kendi yurtlarına dönme hakları olduğunu ifade etti.
Haydarpaşa'daki anmanın ardından Sevag Balıkçı'nın mezarındaki anma için hareket edildi.
24 Nisan 1915’te ne olmuştu?
24 Nisan 1915'te İstanbul'da, zamanın Osmanlı toplumunun sanat, edebiyat, düşünce ve kültür dünyasının en üretken temsilcilerinin de aralarında bulunduğu 220 Ermeni aydın gözaltına alındılar.
Önce merkez cezaevi olarak kullanılan Mehterhane'ye, ertesi gün Sarayburnu'na götürülerek gemiyle Haydarpaşa tren istasyonuna götürüldüler. Oradan da Anadolu'ya doğru yola çıkarıldılar.
Bir grup Ayaş'a, bir grup Çankırı'ya götürüldü. Ayaş'a götürülen 70 kişiden 58'i, Çankırı'ya götürülen 150 kişiden 81'i öldürüldü. Bu tarih Ermeni Soykırım’ının başlangıcı oldu. (BK)