Kentsel dönüşüm süreçleri, uzun yıllardır insanların evsiz kalışı ve yıkıma karşı çıkmaları ile gündeme geliyor. Kentsel dönüşümü uygulamalarının başlıca tartışması, yoksulların yıkılan evleri ve çaresiz bırakılmaları, evlerinin yerine zenginlerin yerleşeceği rezidansların, lüks yapıların inşası oldu. Elbette bu tartışmalar ne yersiz ne de haksız.
Fakat bu hengâmenin altında, ardında kalanlar var; sokakta yaşayan hayvanlar…
Yavru kediler molozların altında kaldı
Kentsel dönüşüme giren bölgelerin yer yer gecekondu, yer yer ağaçlık yerler olması itibariyle hayvanlarının yoğun yaşadığı yerler oluyor. Bu hayvanlar mahalle sakinlerinin de bahçede, sokakta beslediği canlılar. Ancak yıkım süreçlerinde onlarcası hayatını kaybetti.
TIKLAYIN - Fetihtepe, Tokatköy, Tozkoparan: Kentsel dönüşüm neyi dönüştürüyor?
Bu yaz ve yaz sonu yapılan yıkımlarda onlarca kedi yavrusu yıkımdan kurtulamadı. Henüz bir iki aylık olan bu yavruları terk edemeyen anneleri de yıkım alanını bırakmadı.
İnsanlar evlerin içindeyken iş makinelerini çalıştıranlar elbette hayvanları bölgeden çıkarmak için bir şey yapmadı.
50’ye yakın kediye bakıyor
Okmeydanı Fetihtepe’de gerçekleşen yıkımda sokak hayvanları için durum içler acısı. 20 yıldır bu mahallede oturan ve bugüne kadar onlarca hayvana sahip çıkan 75 yaşındaki Saray Aksu, yıkıntılar içinden pek çok yavru kedi çıkardığını anlatıyor.
Yaralanan kedileri kendi imkanları ile veterinerde tedavi ettiren Aksu daha önce 20’den fazla kediye bakarken yıkımdan sonra bu sayı 50’ye yaklaşmış.
CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu’nun desteği ile Arnavutköy’de bahçeli bir eve yerleştirilen Saray Aksu kedilerini de oraya götürdü. Kedileri için yıkım alanındaki evini terk etmeyen Aksu Arnavutköy’de tutulan evde kediler için de bir alan yapıldıktan sonra taşındı.
Moloz yığınlarının altında kaldılar
Mahalle sakinleri, yıkım yapılan bölgede çok sayıda kedi ve köpeğin yaşamını yitirdiğini ve onları besleyen insanların bölgeyi terk etmesi ile hayatta kalanların da güvensiz kaldığını söyledi.
Beykoz Tokatköy’de de kümeste tutulan hayvanlar bile çıkarılmadan yıkım gerçekleşti, yüzlerce hayvan moloz yığınlarının altında kaldı.
Kedi, köpek, kirpi, kaplumbağa…
Göngören’in Tozkoparan Mahallesi’ndeki yıkımda da durum farklı değil. 2 yıldan fazladır sokak hayvanlarını besleyen Merve Banarlı, 30 yıldır yaşadığı mahallenin ağaçlık alanlarının sokaktaki hayvanlar için önemli bir yaşam alanı olduğunu kaydediyor.
Yeşil bir bölge olduğu için sadece kedi ve köpeklerin olmadığını, kirpiden kaplumbağaya pek çok hayvanın bu bölgede yaşadığını ekliyor sözlerine.
Merve Banarlı mahallede yaşayanların buradaki hayvanları beslediğini kendisi ve beraberindeki bir arkadaşının da gönüllü olarak mama alıp dağıttığını söylüyor.
2 yıldır beslediği sokak hayvanlarını bulamıyor
Her gün düzenli olarak mama bıraktığı için buradaki kedilerin hepsini tanıdığını söyleyen Banarlı, yıkımdan sonra pek çok kediyi göremediğini bazılarının da yıkımda can verdiğini söyledi.
Yıkımdan önce binaların üstünkörü denetlendiğini ve sokak hayvanlarını için gerçek bir önlem alınmadığını söyleyen Banarlı kendi çabaları ile bazı hayvanları çıkarabildiklerini belirtti.
Evi artık burada olmayan Banarlı her gün en az 1 saat yol kat ederek mahalleye geliyor. Başka bir arkadaşı da aynı şeyi yapıyor ancak durumun sürdürülebilirliği konusunda “Ne zamana kadar bunu yapabiliriz ki?” diye ekliyor. (ZK/AS)