Haberin İngilizcesi için tıklayın
Anayasa Mahkemesi, başkalarının telefon görüşmesinde geçen “soğuk su” ifadesinin benzin olduğuna kanaat getirerek toplam 13 yıl 1 ay 15 gün hapse mahkum edilmiş olan Sefa Başak’ın başvurusunu sonuçlandırdı.
AYM kararında, hapis cezasına hükmeden ilk derece mahkemesinin “tam anlamıyla ispat edilemese de”, “katıldığı yönünde ciddi kuşkuların bulunduğu”, "kesin olarak ispat edilemese dahi” gibi muğlak ifadelerle bu kararı verdiği belirtildi.
AYM, toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkının ihlal edildiğine ve yeniden yargılama yapılmasına hükmetti.
Mahkeme: Tespit edemedik ama ciddi şüphe var
Van’da yaşayan üniversite öğrencisi Sefa Başak hakkında, Erzurum Cumhuriyet Başsavcılığının 18 Mayıs 2011 tarihli iddianamesiyle “terör örgütüne üye olma, mala zarar verme, görevi yaptırmamak için direnme ve terör örgütünün propagandasını yapma” dava açıldı. Başak, 26 Mayıs’ta tutuklandı.
Bir yıl sonra, “mala zarar verme ve görevi yaptırmamak için direnme” suçlarından beraat etti, “terör örgütünün propagandasını yapma” suçundan 3 yıl 1 ay 15 gün, terör örgütüne üye olma suçundan 10 yıl hapis cezasına mahkum edildi.
Mahkemenin gerekçeli kararında, Başak’ın Doğubayazıt ilçe merkezinde düzenlenen basın açıklamasına katıldığı “tam anlamıyla ispat edilemese de” ardından meydana gelen taşlı ve molotoflu saldırılara “katıldığı yönünde ciddi kuşkuların bulunduğu” belirtildi.
Yine mahkemeye göre “kesin olarak ispat edilemese dahi” bu eylemleri organize eden sanıklardan birisi de Sefa Başak’tı.
“Molotoflu saldırının Başak’ın da içinde yer aldığı grup tarafından gerçekleştirildiği ancak görsel bir kayıt bulunmaması nedeni ile bu hususun da kesinliğe kavuşturulamadığını” belirten mahkeme, eylemi gerçekleştiren sanıklardan birinin “kuvvetle muhtemel” Sefa Başak olduğuna kanaat getirdi.
Delil: Polise el kol hareketi yapmak
İki kişi arasındaki telefon görüşmesinde Başak’ın adının geçmesi de deliller arasındaydı. Tapeye göre sanıklardan A.A., diğer bir sanık E.Y.’ye “Sefa orada mı?” demişti.
Mahkemece, görüşmeyi yapan şahıslar arasında geçen “soğuk su” ifadesi ile de Molotof kokteyli yapımında kullanılan benzinin kastedildiği sonucuna ulaşılmıştı:
“…tam anlamıyla ispat edilemese telefon tapelerinden anlaşılacağı üzere Doğubayazıt'ta meydana gelen ve şiddet içeren terör eylemlerinin organizasyonu içerisinde yer aldığı…”
Ayrıca deliller arasında, Sefa Başak’ın katıldığı bir cenaze töreninde “güvenlik güçlerine doğru el kol hareketleri yapması” da yer aldı.
Başak’ın “düzenli bir gelirinin olmaması, herhangi bir işinin olmaması” da örgüt üyeliğine delil gösterilmişti.
Dönemin Yargıtay 9. Ceza Dairesi de mahkumiyet kararını onayınca Sefa Başak AYM’ye bireysel başvuru yaptı.
“Eylemlerin örgütle bağlantısı ortaya konmadı”
Anayasa Mahkemesi Başak’ın başvurusuyla ilgili kararda, ağır ceza mahkemesinin, “mahkûmiyete delil olarak kullanılan toplantılara katıldığının veya bu toplantılarda şiddete başvurduğunun şüpheli olduğunu açıkça ifade ettiği” belirtildi:
“Mahkeme, başvurucunun temel hakları kapsamında bulunan faaliyetlerinin terör örgütüyle olan bağlarını ortaya koyamamış; böylece toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkı üzerinde haksız bir caydırıcı etki oluşturmuştur.”
AYM’nin bugün açıklanan gerekçeli kararında, “Sefa Başak’ın terör örgütüne üye olma suçundan mahkûmiyetinin zorunlu toplumsal bir ihtiyaca karşılık gelmediği, dolayısıyla demokratik toplum düzeninin gereklerine uygun olmadığı, toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkının” ihlal edildiği ifade edildi.
Yeniden yargılama yapılmak üzere kararın Erzurum 2. Ağır Ceza Mahkemesine gönderilmesine hükmedildi. (AS)