UNESCO’nun kent kimliklerini güçlendirmek için Uluslararası Kent Müzeleri Komitesi’nin (ICOM) düzenlediği yıllık konferanslardan onuncusu olacak "Bellek ve Göç" temalı konferans, 2-5 Eylül arasında Moskova’da gerçekleşecek.
Konferansa Türkiye’den katılan tek sunum, Volkan Atılgan Emek ve Gürkan Sabri Şakrak’ın “Sinop Kent Belleği Müzesi" sunumu olacak.
Sinop Kent Belleği Müzesi, fotoğrafçı Volkan Atılgan’ın derlediği "Tarabalar Bir Ayancık Belgeseli" adlı çalışma etrafında oluşturulması planlanan ve genişleyerek Sinop’un 20. Yüzyıl kültür ve sivil mimari tarihini yeniden canlandırabilmek üzerine kurulu bir proje.
Tarabalar, Sinop’un Ayancık ilçesinden ailelerin aile albümlerindeki 1920 ile 1960 yılları arasında çekilmiş fotoğraflarının bir araya getirerek derlendiği bir sergi. Serginin içinden oluşturulduğu külliyatın içerisinde 16.000’den fazla fotoğraf bulunuyor ve dünyanın ilk “gezici kent belleği müzesi” olma özelliği taşıyor, bugüne kadar Türkiye’de 20, Avrupa’da 2 noktada sergilenmiş.
Volkan Atılgan, “Ayancık külliyatı” olarak tanımladığı bu çalışmanın amacını, “soyut, somut miras örneklerinin bulunacağı bir bellek müzesi kurmak” olduğunu ve bu fikrin kendilerini çalışmaya yönlendirdiğini belirtiyor.
Atılgan, bölgenin yerleşik nüfusunun, 1915’teki Ermeni tehciri ardından 1923’te başlayıp devam eden nüfus mübadeleleri ile nüfus yapısında değişimler olduğunun ve çoğu Ayancıklı’nın yerleşimi ile bağlantısını kaybettiğinin altını çiziyor. “Kent Müzesi Çalışması”nın amacı da bu insanların bölgeyle ilişkisini yeniden kurmayı, bölgenin tarihi hakkında aydınlanma sağlamayı ve böylece “daha barışçıl bir dünyanın yaratılmasına katkı sağlamak”.
Sinop Kent Belleği Müzesi projesinin, Sinop, Ayancık halkı tarafından olumlu karşılandığını belirten Atılgan, o yıllara ait görsellerin günlük pratikleri ve bir arada yaşama alışkanlıklarını göstererek birbirine saygılı hayatlar yaşayan bireylerin bir arada yaşayabildiğini gösteren bir çalışma olduğunu düşünüyor.
“30larda 40larda 60larda sürülmüş bambaşka bir hayat var. Aslında buna dokunup oradan onu çekip bugün sürdürülen manipülatif sosyolojik ve siyasal algı operasyonlarına bir dur demenin yolu "Tarabalar; Bir Ayancık Belgeseli."
Proje kapsamında kültür ve tarih araştırmaları, resmi arşivlerin taranması ve tasnifi, kentin yerlileri ile sözlü tarih araştırmaları ve bu sözlü tarihin kitap/cd arşivlenmesinin yanı sıra Yunanistan’da, Sinop merkez ve ilçelerinde yapılacak araştırma çalışmalarıyla, Kafkasya’dan bölgeye gelen Çerkes, Gürcü, Laz nüfusun ve Sinop’tan ayrılan nüfusun kültür mirası belgelenecek.
“Nükleere Hayır; Gezici Sinop Fotoğrafları Sergisi”
Volkan Atılgan’ın geçtiğimiz Nisan’da Bakırköy’de de sergilenmiş bir “Gezici Nükleere Karşı Sinop Fotoğrafları Sergisi” de mevcut. Gönüllülük esasına ve serginin sunulma talebi esasına bağlı olarak 200 fotobloktan oluşan gezici sergi, Sinop’un turizm tanıtımını yapıyor hem de “bu yolla Nükleere kocaman bir hayır demiş oluyor."
Santral yapıldığı takdirde Sinop doğasının tahribatının yanı sıra, turizm faaliyetlerinin de durma noktasına geleceğine işaret eden Atılgan, nükleere karşı sürdürülen mücadelede - görsel malzeme kullanımının etkisinin altını çizdi.
Sinop, kendine özgü tarihi belgelerinin, doğasının ve yaşamının korunmasına dolayısıyla da ilgiye ihtiyaç duyuyor. Fotoğrafçı Volkan Atılgan’ın da Uluslararası Kent Müzeleri Konferansı’nda dikkat çekmeyi amaçladığı durum da bu; Sinop yaşam ve kültür birikimini koruyabilmek, projelerin yok edeceklerini görünür kılabilmek.
Volkan Atılgan kimdir?
Sinop, Ayancıklı sivil toplumcu, fotoğrafçı. “7-12 Yaş Fotoğraf Atölyesi”, “Her Mimar Bir Fotoğrafçı”, “Gidiisin, Göriisin, Döniisin” etkinliklerinin, “Valizimde Gurbet” ve “Nükleere Karşı Gezici Sinop Fotoğrafları” projelerinin küratörlüğünü yaptı. (İK/NV)