Toplantıya Başbakan Erdoğan'ı dinlemek ve kendisiyle konuşmak için geldiğini söyleyen Yurtlu, "Orada, tartışmalar sırasında düşüncemi söylemek istedim. Beni konuşturmayacaklarını bildiğim için de söz almadan konuşmaya başladım" dedi.
"Güven telkin etmek, çözüm değil"
Uluslararası Para Fonu (IMF) kredileri ile Türkiye'de yoksulluğun azaltılmasının mümkün olmadığını söyleyen Yurtlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Onlar, kredi alalım, borçlandıralım, balık tutmayı öğretelim, şeklinde tartışmaya başladılar. Yani güven telkini yapıyorlardı. Ben böyle olmadığını biliyordum. Yoksulluk, yıllardır uygulanan IMF programının sonucu. TEKEL'i özelleştiriyorlar, PETKİM'i özelleştiriyorlar. Bütün bunların sonunda insanlar işsiz kalacak. Orada kamusal alanın çökertilmesinden bahsetmeye çalıştık. Dilenci olmak istemiyoruz, dedik. Sözlerimi bitiremeden zaten müdahale gerçekleşti. AKP'lilerin yoğunluk olduğu bir toplantıydı. Onların protesto alkışları oldu. Sonra korumalar tarafından gözaltına alındık, tuvalete kapatıldık, çeşitli ekiplerin sorgulamalarına maruz kaldık."
"Sicilimde savaş karşıtlığı, IMF karşıtlığı var"
İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi öğrencisi ve Halkevleri üyesi olan Yurtlu, Erdoğan'ın "bunların sicili bozuk" şeklindeki sözlerine karşılık olarak da savaşa ve IMF programlarına karşı çıktığını söyledi.
Yurtlu, şöyle konuştu:
"Devlete göre ya da bu politikaları uygulayan sermayeye göre, yoksulların sicili zaten bozuk. Yoksullar, zaten potansiyel suçlu. Yoksulluğu Azaltma Konferansı'nı yoksulların giremediği Ceylan Intercontinental Otel'de, onlarca korumanın arasında yapacaklarına, gelip yoksullarla konuşmaları gerekir.
Ben savaşa ve IMF programlarına karşı çıktım, sicilimde de bu var. Benim sicilim gayet temiz. Ama Başbakan'ın sicilinde, Amerika'ya bu ülkeyi satmak, uluslar arası sermayeye bu ülkenin kaynaklarını peşkeş çekme, işsizleri-yoksulları daha da işsizleştirip onursuzlaştırmak var ki; bu da herhalde az buz bir sicil değil." diye konuştu. (BB/NK)