Kristal-İş yetkilileri, yaptıkları basın açıklamasında, fabrikanın kapatılmasına üzüldüklerini ancak bunun önüne geçemediklerini savundu.
Arzu edilen değil, elde edilebilen
Protokolde kabul edilenlerin "arzu edilen değil, elde edilebilenler" olduğunu savunan sendika yetkilileri, "Çalışanların işlerinin devamlılığını sağlayabilmiş olmak en önemli teselli kaynağımızdır" dedi.
Dün (7 Temmuz) imzalanan protokolde Şişe Cam'ın önceki gün açıkladığı düzenlemelere yeni hususlar eklenerek fabrika işçilerinin 708'ine başka bir fabrikaya geçiş hakkı tanındı, emekliliğine bir ile üç yıl kalan 157 işçiye de "sınırlı teşvikler" sağlandı.
Sendika, yapılan düzenlemeleri 17 gün süren bekleyiş, çaba ve mücadelenin kazanımları olarak değerlendirdi.
"Gerekli mücadele verilmedi"
"bianet"in sorularını yanıtlayın sendika üyesi ve fabrika işçisi Osman Kığ ise sendika yönetiminde olduğu halde sendikasına tepkili olduğunu, gerekli mücadelenin verilmediğini söyledi.
Sendikanın anlaşma yapma gerekçesini inandırıcı bulmadığını söyleyen Kığ, sözlerini şöyle sürdürdü:
* İstenseydi, öbür fabrikaların işçileri de direnişe katılabilirdi. İşçiler karara tepkili olmasına rağmen fabrikayı terk etmek zorundaydı. Çünkü, 17 gündür süren bekleyişte bunaldılar. Kimse son şansını da kaybetmek istemez.
* Yapacak bir şey kalmadı. Fabrikada kalırsak polis müdahalesiyle karşılaşacağız. Sendika bize sahip çıkmadıktan sonra biz de bir şey yapamayız.
"Bayram Meral, kapanmaya çanak tuttu"
* Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu (Türk-İş) Genel Başkanı Bayram Meral de fabrikayı ziyareti sırasında "Ekmek ille de deniz kenarında değil. Biz ekmeğin peşindeysek, bir başka yerde de ekmek bulabiliriz" demişti. Bu, fabrikanın kapanmasına çanak tuttu.
Fabrika 75 milyon dolara
* Kapatılan fabrikanın yerine otel veya iş merkezi yapılabilir. Salı günü İş Kuleleri Kristal-İş ve Şişe Cam yetkililerinin toplantısına ben de katıldım. Bazı işveren temsilcileri, fabrikanın yerine yeni bir işyeri açmayacaklarını, 75 milyon doları verene fabrikayı satacaklarını söyledi. (NK/BB)