Haberin İngilizcesi için tıklayın
Avukat Efkan Bolaç, “Kanuna Aykırı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Düzenleme, Yönetme, Bunların Hareketlerine Katılma” suçlamasıyla yapılan yargılamanın 8 Nisan 2021 tarihli duruşmasında beraat etti.
Duruşma savcısı Süleyman Pala’nın kendisinin de bulunduğu duruşmasında açıklanan karara itiraz etmek için kanuni süresi 7 gündü.
Ancak Savcı Pala karara 20 gün sonra, 28 Nisan’da itiraz etti, beraat kararının bozulmasını istedi.
Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (CMK) İstinaf İstemi ve Süresi başlıklı 273.maddesi: “İstinaf istemi ve süresi İstinaf istemi, hükmün açıklanmasından itibaren yedi gün içinde hükmü veren mahkemeye bir dilekçe verilmesi veya zabıt kâtibine bir beyanda bulunulması suretiyle yapılır; beyan tutanağa geçirilir ve tutanak hâkime onaylattırılır.”
Avukat Bolaç’ın avukatı Özge Çetin bunun üzerine “Cumhuriyet Savcısı tarafından kanuni süre geçtikten sonra yapılan istinaf başvurusunun reddine karar verilmesi kanuni bir zorunluluktur” diyerek istinaf başvurusunun reddine karar verilmesi için 30 Nisan’da dilekçe verdi.
Ancak davanın görüldüğü İstanbul 14. Asliye Ceza Mahkemesi, Çetin’in itirazını da dikkate almaksızın, savcının itirazını yasal süre geçtiği için reddetmek yerine, değerlendirilmek üzere Bölge Adliye Mahkemesine (istinaf) gönderdi.
“Mahkeme, dilekçeyi reddeder”
Avukat Özge Çetin mahkemeye verdiği 21 Haziran 2021 tarihli ikinci dilekçede, yasal sürenin geçtiğini, kanunen itirazın geçersiz olduğunu hatırlattı:
“Her ne kadar süresinde olmayan istinaf başvurusunun reddine karar verilmesi gerektiğiyle ilgili talepte bulunmuşsak da, talebimiz değerlendirilmeksizin dosya istinafa gönderildi.
“Karar duruşmasında hazır bulunan Cumhuriyet Savcısı Süleyman Pala'nın kararın kendisine tefhim edilmesinin 20 gün ardından İstinaf Müddeti Muhafaza Talebi ile İstinaf Talebi Dilekçesi göndermesi usule ve yasaya açıkça aykırı olmakla kabulü mümkün değildir.”
CMK'nın İstinaf İsteminin Hükmü Veren Mahkemece Reddi başlıklı 276.maddesi: “İstinaf istemi, kanunî sürenin geçmesinden sonra veya aleyhine istinaf yoluna başvurulamayacak bir hükme karşı yapılmışsa ya da istinaf yoluna başvuranın buna hakkı yoksa, hükmü veren mahkeme bir kararla dilekçeyi reddeder.”
Dava konusu: Referandum sonucuna itiraz
Çetin’in bu son dilekçesinde ayrıca, Bolaç’ın beraat ettiği davanın esasına dair şu bilgiler yer aldı:
“Dosya kapsamında; sanıklar tarafından şiddet uygulanarak kamu düzeninin bozulduğu yönünde bir tespit yapılmamıştır. Zira somut dosya üzerinden böyle bir tespit yapılabilmesi de mümkün değildir. Müvekkil ile birlikte dosyadaki diğer sanıkların referandum sonuçlarına itiraz etmek için İstanbul Adliyesine gelmesi ve referandum dolayısıyla CHP'de o dönem için üstlendiği görev göz önünde bulundurulduğunda itiraz dilekçelerinin nasıl doldurulması gerektiği hakkında başka insanlara yardımcı olması suretiyle Anayasal haklarını kullandığı ve bu eylemlerinden hiçbirinin suç teşkil etmediğini, yerel mahkemece verilmiş olan beraat kararının usul ve yasaya uygun olduğunu belirtmek isteriz.” (AS)