Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Eyüp Muhcu, "Kültür politikalarının belirleneceği ve yasalarının oluşacağı parlamento seçimine 26 gün kala, seçime girecek partiler, kapsamlı kültür politikalarını ortaya koyabilmiş değiller" dedi.
Dünya Mimarlık Günü'nde Mimarlık ve Kültürel Miras temasının işleneceğini belirten Muhcu, savaşların dünyanın kültürel varlığını ve mirasını tahrip ettiğini vurguladı.
Muhcu, barışın, çok kültürlülüğün, kimliklerin, uygarlığın ortak değerlerinin savunulmasının önemine de değindi:
"Afganistan saldırısı, Filistin halkının varlığına kasteden gelişmeler, Irak halkının sonuçlarını yaşamak zorunda kaldığı savaş koşulları ve dünyanın bir çok bölgesinde yaşanan çatışmalar, tüm vahşetiyle dünyaya dayatılırken; barışın, kültürel çeşitliliğin ve kültürel mirasın savunulması her zamankinden daha elzem hale geldi."
Küreselleşme ve mimarlık
Küreselleşme ve yeni dünya düzeni doğrultusunda dayatılan hizmetlerin serbest dolaşımı ve AB sürecinde, hizmet ticaretinin serbestleştiğini hatırlatan Muhcu, "Buna bağlı olarak Türkiye mimarlığı eşit olmayan koşullarda dışarıya açılıyor. Buna karşın Türkiye, özgün koşulları değerlendirmiş, buna bağlı öneri geliştirebilmiş ve sunabilmiş değil. Bu konuda soyut ve içerikten yoksun bir tartışma yürütülüyor" dedi.
Geleneksel yapıların korunması
Türkiye ve İstanbul'un deprem bölgesinde bulunduğunu hatırlatan Muhcu, kültürel mirasın somut örnekleri olan geleneksel yapıların korumaya alınmasını da istedi. Muhcu, kentin kuzeyine yönelik yerleşim politikalarına da dikkat çekti:
"Geleneksel yapılarla ilgili bir önlem alınması bir ana, ciddi bir öneri dahi ortaya konmadı. Buna karşın, tarihimizin tanıkları olan bu yapıların terk edilerek yok olmaları, İstanbul'un ormanı, tarım alanları, su toplama havzaları, barajları ile yaşam kaynaklarını oluşturan kentin kuzeyine yönelik yerleşim / yağma politikaları giderek daha fazla gündeme getiriliyor."
Deprem politikalarında kültürel mirasın yer almamasından yakınan Muhcu, 4708 sayılı Yapı Deneti Yasası'nın da yeniden düzenlenmesini istedi:
"Meslek kültür ilişkisi bakımından güçlü bir ilişkiye sahip olan mimarlık mesleğinin, Bayındırlık ve İskân Bakanlığı'nın hazırladığı 4708 sayılı Yapı Denetimi Yasası'yla yapı denetim sürecinden dışlanması; yapı kültürünü yok sayan, kentleri bilimsel ve şehircilik ilkeleri doğrultusunda düzenlemek yerine piyasa taleplerine göre düzenleyen bir davranış olarak karşımıza çıkıyor." (BB/NK)