Masallarla "eleştiri sınırlarının aşıldığına" karar veren ancak tazminata hükmetmeyen Şarköy Asliye Hukuk Mahkemesi, yazarı AKP'li Belediye Başkanı Gürsoy'un "kişilik haklarına vaki haksız saldırısına son vermeye" çağırdı ve Medeni Kanunu'nun (TMK) 25/2 maddesi gereğince "üçüncü şahıslara bildirilmesi amacıyla Şarköy'ün Sesi gazetesinde yayımlanmasına" karar verdi.
"Siyasileri eleştirmek basının görevi"
Kaleme aldığı masalları davalık olan gazetecinin avukatı, 21 Kasım 2006 tarihli kararın tebliğiyle birlikte 8 Ocak'ta temyize başvurdu. İtiraz başvurusunda mahkemenin araştırma ve inceleme yapılmadan karar verdiği savunuldu.
"Yazının mizahi içeriği, kısa kısa olaylardan medyana gelen ve birbirini takip eden haftalık sayılarda yayımlanması, yazılarda benzetme yapılmasının hakaret kastına yönelik olmadığı dikkate alınmamıştır.
"Siyasal kişileri eleştirmek basının görevidir. Yayın konusu haber objektif oldukça, doğru olaylara dayandıkça ve doğru amaca yönelik bulundukça, eleştiri sert, kırıcı ve küçük düşürücü olabilir."
Gazetenin Kültür ve Sanat sayfasında yer alan masallarda kastedilenlerin kendileri olduklarını savunan ve masalların yayımından sonra yayımlanan yazıları "basın yoluyla hakaret" olarak değerlendiren Gürsoy ile belediye meclis üyelerine Avukat Olcay Yücel ve İlyas İnanç ile Ercan Yücel Mayıs 2006'da gazeteci aleyhinde Ceza Yasası'nın 125/3-a ve 126 ve 43/1 maddeleri uyarınca altı kamu davası açmışlardı.
Yerel ilişkileri masallaştırdı, 21 yıl isteniyor
Şarköy'de yerel yönetici, yetkili ve gazetecilerin ilişkilerini eleştirdiği için gazeteci Önal'a şu ana kadar belediye başkanı iki kez, meclis üyeleri de 4 kez dava açtılar. Gazeteci, altı davadan 21 yıla kadar hapis istemiyle yargılanıyor.
Belediye Meclis üyesi İlyas İnanç'ın, Kaymakam Mümin Heybet'i eleştirdiği için kınadığı gazeteci, gazetesinin 6-12 Temmuz 2005 tarihli nüshasında "Bozcaada, Aile Fotoğrafı ve AKP" başlıklı bir yazı ile bir "Aile Fotoğrafı" yayımlayarak yerel ilişkileri eleştirmişti. Gazeteci, 20 Temmuz 2005'te de "Başkan Pinokyo ve 9 Cüceler" yazı dizisine başladı.
Suçlanan sözlere bazı örnekler
Gazeteci masalına "Bir varmış bir yokmuş...Ülkenin birinde, deniz kenarında bulunan Şarki adlı kasabasında Pinokyo adlı bir başkan varmış. Pinokyo'nun herkararına "emme basma tulumba" gibi onay veren 9 cücesi varmış" sözleriyle başladı.
Yazı şöyle devam ediyor: "Bizim başkan Pinokyo, büyük umutlarla geldiği kasabasında 'sizi çamurdan kurtaracağım' diye sözler vermiş. Şu tarihte yollarınız asfalt olacak demiş. Ama gel zaman git zaman kışın çamurdan yakınan Şarki halkı, yazın da sıcak havalarda tozdan pencere açamaz olurmuş. Aylar geçmiş, ne yol yapıldığı varmış, ne de ses çıkaran. Şarki halkı yalnızca, başkanın biraz daha burnuna bakıp, 'umarız sözünde durur da burnunun üzerine çakılıp düşmez' dermiş. Öte yandan, 'emme basma' cücelerden bayraki olan üyesi olduğu yönetimin halka kiraladığı yerlerden bir tane kiralamış, burada terlik merlik satarmış. Eski işini kapadığı için halka verilmesi gereken yeri başkan Pinokyo'dan cüzi bir rakama kiralamış. Başka bir cüce eğlence yeri işletirmiş. Herkes ona 'fırıldak cüce' olarak bilirmiş...."
İnanç: "kastedilen benim"; Önal: "Hakaret etmiyorum"
Gazetecinin bu ve Ağustos 2005 tarihli gazete nüshalarında yer verdiği ifadeleri gerekçe gösteren İnanç, mahkemeye ulaştırdığı şikayetinde 116 kilo ve kuyumcu olduğu için halk arasında "Altıncı" olarak bilindiğini, yazılarda da kendisi için "6. cüce", "cüce", "iri gövdeli" ve "göbeği önden giden" şeklinde tanımlamalar kullanıldığından yakındı. (EÖ/KÖ)