Haberin İngilizcesi için tıklayın
16 Nisan 2017’deki referandumda sonuçlara itiraz etmek isteyenlerin engellenmesi sonucu yaşanan arbede sonrası açılan dava beraatla bitti.
Avukat Efkan Bolaç ve İstanbul CHP İl gençlik kolları üyeleri, 18 Nisan 2017’de Çağlayan’daki İstanbul Adliyesine giderek adliye içerisindeki seçim kuruluna tutanaklara itiraz etmek üzere dilekçe vermek istedi. Yaklaşık 200 kişilik grupla onları engellemek isteyen adliyenin güvenlik görevlileri arasında arbede yaşandı.
Dilekçe vermek üzere adliyede bulunan yedi kişiye “adliye binasında kamu düzenini bozulmasına neden oldukları” gerekçesiyle 2911 sayılı kanunun 28/1 maddeleri uyarınca cezalandırılmaları istemiyle dava açıldı.
Dava dört yıl sonra, 8 Nisan 2021’de sonuçlandı.
Mahkeme, Anayasal haklarını kullanmak üzere adliyede bulunan sanıkların, toplantı veya gösteri yürüyüşü düzenlemek amacında olmadığına, itiraz dilekçelerini iletme amacı taşıdıklarına hükmetti. Tüm sanıklar beraat etti.
Savcı beraat kararına itiraz etti ancak itiraz süresini geçirdiği için itirazı reddedildi ve karar kesinleşti.
“Anayasal haklarını kullandılar”
İstanbul 14. Asliye Ceza Mahkemesi’nin kararında, sanıkların “anayasal haklarını kullanmak amacıyla referandum sonucuna itiraz etmek için İstanbul Adalet Sarayı önüne geldiklerini beyan ederek suçlamayı kabul etmedikleri” belirtildi.
Kararda, “sanıkların referandum sonucuna itiraz etmek amacıyla Adalet Sarayı önünde toplandıkları yönündeki savunmalarının hayatın olağan akışına uygun olduğu” ifade edildi.
Arbede sonrası kolluk görevlerinin devreye girmesi ve yapılan görüşmeler sonucu grubun sakinleşmesinin sağlandığı ve kontrollü olarak içeriye alınarak amaçları doğrultusunda sessiz bir şekilde dilekçelerini vermek üzere YSK bürosuna çıktıkları da kararda yer aldı.
“150-200 kişilik grubun referandum oylama sonuçlarına itiraz etmek amacıyla dilekçe vermek üzere C3 blok girişinde oldukları şeklindeki kısmın sanıkların referanduma itiraz etmek amacıyla İstanbul adalet Sarayı’na geldikleri yönündeki savunmalarıyla uyumlu olduğu, sanıkların referandum sonucuna itiraz etme haklarının anayasadan kaynaklandığı, olayın 16.04.2017 tarihinde gerçekleşen referandum sonuçlarının açıklanmasının akabinde il Seçim kurulunun bulunduğu İstanbul Adalet Sarayı önünde gerçekleştiği…
“Sanıkların üzerine atılı 2911 sayılı Kanunun 28/1. maddesinde belirtilen şekilde kanuna aykırı olarak yapılan gösteriyi düzenleme, yönetme veya düzenleyen ve yöneten kişilerin fiillerine iştirak etme suçlarının unsurları itibarı ile oluşmadığı gözetilerek beraatine karar verilmiştir.”
Ne olmuştu?
16 Nisan 2017’deki Anayasa değişikliği referandumu, resmi sonuçlara göre, yüzde 51,41 Evet, yüzde 48,59 Hayır oyuyla sonuçlanmıştı.
Sayımlardaki usulsüzlüklerle ilgili Türkiye’nin birçok bölgesinde sandık sonuçlarına itiraz edildi. İtirazların çoğu reddedildi.
Yüksek Seçim Kurulu’nun “üzerinde İlçe Seçim Kurulu ve sandık kurulu mührü olmayan zarfların geçerli sayılması” kararı da tepkiyle karşılandı.
Çağlayan’daki İstanbul Adliyesinde bulunan İl Seçim Kurulu’na da yüzlerce tutanak itirazı yapılmıştı.
CHP’liler Çağlayan Adliyesi’nin önündeki meydanda bir araya gelerek “Seçim Kanunu'nun 98'inci maddesi: Üzerinde İlçe Seçim Kurulu ve sandık kurulu mührü olmayan zarflar geçersizdir” yazılı pankart açtı. “YSK'nın Başkanı halkın düşmanı” sloganı attı. Ardından adliye içinde itiraz dilekçelerini ilettiler. Bu sırada yaşanan arbede sonrası yedi kişiye açılan dava ise beraatla bitti. (AS)