Yayla’yı 5816 Sayılı “Atatürk’ü Koruma Kanunu” uyarınca suçlu bulan mahkeme, cezalandırmayı Atatürk'e "bu adam" denilmesini değil, "Kemalizm ilerlemeden çok gerilemeye tekabül eder" sözlerine dayandırdı.
Aralarında İzmir Barosu ve Atatürk Vakfı'nın müşteki olarak yer aldığı davanın gerekçeli kararı 28 Ocak'ta kaleme alındı.
Mahkeme, Yeni Asır gazetesi muhabiri Nuray Kaya'nın soru cevap kısmında "Kemalizm ilerlemeden çok gerilemeye tekabül etmektedir, ben yanlış mı anladım? Yoksa yanlış mı aktardınız?" sorusu üzerine Yayla'nın "evet doğru duymuşsunuz, Kemalizm medenileşmeyi çözücü bir süreçtir, ilerleyen yıllarda bizlere neden her yerde bu adamın heykelleri ve fotoğraflar var diye soracaklar, üstünü örtemezsiniz, bu eninde sonunda tartışılacaktır" dediğini kararına yansıttı.
Mahkeme: Yayla bilimsel açıklama boyutunu aştı
Mahkeme Hakimi Niyazi Erdoğan'ın kaleme aldığı gerekçeli kararda, bu sözlerin bilimsel bir tartışma sırasında "aslında kendi düşüncesi olan sözleri Avrupa Birliği yetkililerinin soracağı sözler gibi gösterdiği" iddia edildi.
Kararda, ayrıca, "bu adam" ifadesinin tek başına hakaret içermediği ancak soruya verdiği cevabın bir bütün olarak değerlendirildiğinde bilimsel açıklama boyutunu aştığı" savunuldu.
İzmir 8. Asliye Ceza Mahkemesi, duruşma savcısının Yayla'nın cezalandırılması yönünde 14 Aralık’ta verdiği esas hakkındaki mütalaasına uyarak, öğretim üyesini 5816 Sayılı “Atatürk Aleyhine İşlenen Suçlar Hakkındaki Kanun” uyarınca mahkum etmişti. Yayla’nın avukatları, 29 Ocak'ta karara itiraz etmişlerdi.
Yayla’ya hapis cezası ve yargı denetimi
İyi halden altı bir oranında indirim yapan mahkeme, 15 aylık hapis cezasını erteledi ve öğretim üyesinin iki yıl süreyle denetime tabi tutulmasına hükmetti.
Mahkumiyeti sonrası Guardian gazetesine açıklama yapan Prof. Yayla, bundan sonra ders verdiği okullarda sıkıntı yaşayacağını söyledi. Hapis cezası, iki yıl içinde suçun tekrar etmemesi koşuluyla ertelenen Yayla, "Türkiye'de siyasi ideolojilerde özgürlükler ve insan hakları yerine kuşlar ve ağaçlardan konuşmak gerek" demişti.
11 kişi yargılandı, 2'si hapse girdi
Yazar Mustafa İslamoğlu ve gazeteci Hakan Albayrak da aynı suçlamayla tutuklandılar ve çeşitli sürelerle hapis yattılar; Peri Yayınları sahibi Ahmet Önal hapse mahkum oldu.
Gazeteci İpek Çalışlar, yayıncılar Ragıp Zarakolu ve Fatih Taş, çevirmenler Lütfi Taylan Tosun ve Aysel Yıldırım, Özgür-Der Çocuk Kulübü yöneticilerinden Zehra Çomaklı Türkmen, gazeteciler Mehmet Terzi ve Oral Çalışlar kovuşturmalık oldular. (EÖ/GG)