Alman erkeklerinin ev işlerindeki paylarını arttırmaya kalmadan, Doğu Avrupa'dan gelen işçi kadınlar sayesinde, Alman kadınları 'sorumluluklarını' hafifletiyor, özgürleşiyorlar.
Eskiden "Her başarılı adamın arkasında bir kadın vardır" dendiği gibi şimdi "Her iş kotaran kadının arkasında en azından bir yardımcı vardır" şeklinde bir kanı oluştu.
Doğu Avrupalı gündelikçiler Alman orta sınıfının hayatına da girdi
Genelde Doğu Avrupa'dan gelen bir gündelikçi veya çocuk bakıcısına sahip olmak sadece üst sınıflara ait bir ayrıcalık olmaktan çıkıp ve orta sınıfın da hayatına girmiş durumda.
Frankfurt'ta bir şirketin halkla ilişkiler sorumlusu olan Judith Sacher, etrafındaki tüm arkadaş ve meslektaşlarının günlük işleri için bir "Iwonna", bir "Maria" veya bir "Natacha"dan yardım aldığını belirtiyor.
Kendisi de günlük hayatını düzenlemek amacıyla küçük bir ağ kurmuş durumda. İki kızını okuldan Ukraynalı üniversite öğrencisi Julia alıyor ve onlarla akşam saat yediye kadar ilgileniyor.
Polonyalı Wera ise haftada bir kez dört saatliğine gelip temizlik ve ütüyü yapıyor. Slovakyalı bir hasta bakıcı ise düzenli olarak kayınpederiyle ilgileniyor. Hayatlarını bu şekilde düzenlemiş olan Sacher ailesi bir istisna değil.
1,4 milyon kişinin sosyal güvencesi yok
Sosyal Bilimler Uzmanı Petra Rostock, "Ev işlerindeki yeni işpaylaşımı" adlı çalışmasının sonuçlarına göre Almanya'da, ev işlerinde çalışan kişi sayısı tam olarak bilinemiyor. Tahminen 1,4 milyon kişi sosyal güvencesi olmadan çalışıyor ve üç milyon hane düzenli olarak hizmet alıyor.
Bu ailelerden sadece 40 bini çalıştırdıklarına sosyal güvenlik sağlıyor. Mayıs 68'in kuramcılarından ABD'li sosyolog Arlie Hochschild'a göre feminizm sonrası dönemde, zengin ülkelerin kadınları gündelikçi veya bebek bakıcısı tutarken gitgide daha az çekingenlik gösteriyorlar.
Erkekler iş bölümü yapacağına göçmenler getirildi
Rostock ise feminist söylemlere gönderme yaparak ekliyor: "Erkeklerin iş bölümüne daha çok katılmalarını ve devletin yenilikler getirerek kadının sırtındaki yükü hafifletmesini istiyorduk ama bunun yerine göçmenleri getirdik."
Buna göre Batı'lı kadının bağımsızlığı erkeklerin katılımıyla değil, daha fakir ülkelerin kadınlarının sırtından sağlanıyor. 38 yaşındaki Iwonna'da evlere temizliğe gidiyor. Beyaz Rusya sınırında Polonya'nın en fakir şehirlerinden birinde yaşıyor.
Iwonna ve bir arkadaşı nöbetleşe Almanya'da bir evin temizliğini yapıyorlar, üç ay biri gidiyor Almanya'ya sonra diğeri, bu şekilde çalışmaya başlayalı yaklaşık üç yıl olmuş.
Polonya'da iş bulamayan Iwonna'nın inşaatta çalışan eşinin maaşı evi geçindirmek ve sahip oldukları üç çocuğa iyi bir eğitim sağlamak için yetersiz. Iwonna her üç ayda bir çocukları Andreas (10), Anna (5) ve Anton (3) 'dan ayrılıp Almanya'ya temizlik yapmaya gitmek zorunda.
Fakat Iwonna isyankar değil. İşverenin karşısına kendinden emin, bakımlı, makyajlı ve iyi giyimli bir şekilde çıkıyor ve işvereninin ona saygılı davrandığını söylüyor. Günlük işlere vakit ayıramakta güçlük çeken ailelerin, onlara sunduğu hizmetten hoşnut olduğunu belirtiyor. (CA/NZ)
* Haftalık Fransız dergisi Courrier International'in Frankfurter Rundschau'dan alıp yayımladığı bu yazıyı Ceren Atalay Fransızca'dan çevirdi ve derledi.