Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu 2559 sayılı Polis Vazife ve Selahiyetleri Kanunu'nun (PVSK) 16. maddesinde değişiklik yapılması için kanun teklifi verdi.
Polisin silah kullanma yetkisini düzenleyen PVSK'nin 16. maddesinin 2 Haziran 2006'da değiştirildiğini hatırlatan Tanrıkulu, polise daha önce sadece ağır cezalık suçlardan dolayı silah kullanma yetkisi tanınırken, değişiklik ile adli para cezasını gerektiren suçlar dahil, her türlü suç için kolluğa silah kullanma yetkisi verildiğini ifade etti.
"Yani basit bir alkollü araç kullanma suçu sebebiyle, panikleyerek, dur ihtarına uymayıp kaçmaya çalışan bir şahsa karşı da bu yetki kullanılabilecektir. Yine polise karşı şiddet unsurlu olmayan, herhangi bir direnme halinde de polis silahını kullanabilmektedir.
"Aradan geçen beş yılı aşkın zaman içinde de bu yasal yetkiye dayanarak kolaylıkla silahına davranabilen polis kurşunu ile 28 i gözaltında toplam 128 vatandaşımız hayatını kaybetmiştir. Polisin yasa ile kendisine verilen bu çok geniş yetkiye dayalı takdir hakkını 'orantılı ve ölçülü' kullanacağı varsayılmış, ancak sonucun böyle olmadığı açıkça ortaya çıkmıştır.
"Teknik imkânların ciddi şekilde gelişmesi, mobese kameralar ile denetim ve takip, suçluların yakalanmasını daha kolay ve mümkün kılmaktadır. Yakalama, polisin ve vatandaşın yaşam hakkı tehlikeye atılmadan yapılabilir. Sadece, polisin veya vatandaşın yaşam hakkını tehlikeye düşüren şiddet unsurlu direniş halinde, şiddetin maddi unsurlarının herkesin anlayabileceği şekilde ortaya çıkması durumunda ve sadece yaşamı korumak için kesinlikle zorunlu olduğu ölçüde, kasten öldürücü silah kullanılabilmelidir.
"Yaşam hakkının kutsallığı ve ölümün geri dönülmezliği karşısında idam cezasının bile kaldırıldığı ülkemizde, polisin silah kullanma yetkisi uluslararası standartlara uygun olarak düzenlenmelidir. Böylece hem vatandaşın yaşam hakkı korunmuş olacak, hem de ölenin yakınlarının mağduriyeti ve polis ve ailelerinin perişaniyeti engellenmiş olacaktır. Bu durumun toplum sosyolojisi ve psikolojisi açısından telafisi mümkün olmayacak zararlar doğurması karşısında, işbu teklifle yukarıda açıklanan sorunların yaşanmasının engellenmesi amaçlanmaktadır." (EKN)
* Kanun teklifinin tamamı için tıklayınız