TBMM Çevre Komisyonu'nun meclise sunduğu Türk Petrol Kanun Tasarısı'nı Orman Mühendisi Besim Sertok ve Greenpeace'ten Pınar Aksoğan bianet'e değerlendirdi.
Sertok, ormanlık ve yaban alanlarının piyasanın emrine sunulduğunu belirtirken, Aksoğan, tasarının Anayasa'yı ihlal ettiğine dikkat çekerek, doğal alanların gözden çıkartıldığını ifade ediyor.
Sertok: Bu tasarıyla benzin istasyonu dahi kurabilirler
Tasarının petrol aranabilecek ve işlenebilecek alanlar arasında bir ayrım yapmadığını belirten Sertok, orman alanlarında da petrol aranabileceğini aktardı.
"Kanun çıkarıcıların bir kısmında eksik bir anlayış var. Doğal alan ve ormanlar da dahil olmak üzere yaban alanları sadece bir arazi parçası olarak görüyorlar. Oysa orman sadece araziden ibaret bir arsa parçası değildir.
"Orman sadece bir arazi parçası ve kereste fabrikası değildir. Ağaca da maalesef bu gözle bakılıyor; 'üzerinde ağaç yoksa, ormanlık alan vasfını kaybetmiştir' deniyor. Doğal ve kamusal varlıkları bir arazi parçası olarak görüp bunun üzerinden ticarileştirilerek piyasanın ve şirketlerin emrine sunma ve bağışlama anlayışı hakim. Bu kanunda da aynı şeyi görüyoruz."
Tasarıda bu alanların sadece petrol aramak için değil, işletme, rafineri kurma gibi işlemlerin de bu madde kapsamında ele alındığını belirten Sertok "Dolayısıyla orman dahil yaban alanlara petrol rafinerileri, işleme tesisleri, belki buradan hareketle benzin istasyonu dahi yapabilecekler" dedi.
Aksoğan: Tasarı enerji ve büyüme stratejisinin bir parçası
Greenpeace Akdeniz İklim ve Enerji Kampanyaları Sorumlusu Pınar Aksoğan düzenlemenin anayasanın 56. maddesine aykırı olduğunun altını çiziyor.
"Tabiat ve kültür değerleri, herhangi bir araştırma ve izin süreci olmaksızın koşulsuzca üretim için yatırımcıya devredilmektedir. Bunun, enerji ve büyüme stratejisinin bir parçası olduğu açıkça görülüyor.
"Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nca da, madencilik faaliyetlerinde çevre problemlerinin önceden tespit edilmesi, gerekli tedbirler alınarak yatırıma geçilmesi zorunluluğu doğduğuna dikkat çekiliyor. Ancak yeni tasarıda bunun tam tersi bir uygulama izleneceğini görüyoruz."
Aksoğan, düzenlemenin, orman arazisi, tarım alanı, mera alanı, kültür ve tabiat parkı gibi alanların ve su varlıklarının gözden çıkarılmasına neden olacağını belirtti.
Tasarı Meclis'te
TBMM Çevre Komisyonu geçtiğimiz hafta Türk Petrol Kanunu Tasarısı'nı meclise sundu.
Tasarının petrol hakkı sahibinin özel mülkiyete devlete yahut hazineye ait bir arazinin kullanma hakkını düzenleyen 10. maddesinde orman, milli park ya da yaban alanlara ilişkin herhangi bir kısıtlama bulunmuyor. Ayrıca, tasarı, arama ve işletme ruhsatı sahibine, ruhsat alanı içinde ve civarında petrol arama, çıkarma, sondajla su arama ve kullanma hakkını da veriyor. (EA/EKN)
* Türk Petrol Kanunu tasarısına buradan ulaşabilirsiniz.