Gezi davasında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına mahkum edilen ve 2 bin 220 gündür cezaevinde tutulan Osman Kavala'nın avukatları; Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) kararları doğrultusunda Kavala'nın derhal serbest bırakılmasını isteyen Avrupa Konseyi'ne tepki gösteren Dışişleri Bakanı Hakan Fidan'a yanıt verdi.
Avukat Köksal Bayraktar ve Deniz Tolga Aytöre, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda Kavala davasının Avrupa’da “siyasallaştırılmış” olduğunu ve bu nedenle Türkiye'de de siyasi tepkilerle sürdüğünü söyleyen Fidan’a cevap olarak Türkiye'nin Avrupa Konseyi üyesi olduğunu hatırlattı.
"Türkiye kararı uygulamakla yükümlü"
AİHM, Kavala’ya yönelik suçlamaların kendisinin tutukluluğunu haklı gösterecek makul şüphe zemini oluşturmaya yeterli delillere dayanmadığı ve tutukluluğun gerisinde siyasi nitelikli saikler bulunduğu, yani Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 5. ve 18. maddelerinin ihlal edilmiş olduğu, yönünde karar verdi ve Kavala’nın derhal serbest bırakılmasını ve suçlamaların kaldırılmasını talep etti.
Avrupa Konseyi bileşenlerinin Konsey üyesi Türkiye’ye yönelik talepleri, Türkiye’nin tarafı olduğu Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nden ve Anayasa’nın 90. maddesinden doğan yükümlülüklerini yerine getirmesini istemekten ibarettir.
Taleplerin AİHM kararlarının uygulanmasından sorumlu Bakanlar Komitesi’nden, ya da bu konuda sorumluluk taşıyan Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi’nden gelmesi, davanın siyasallaştırılması anlamını taşımamaktadır. Ortada hukuki bir süreç sonunda alınmış bir uluslararası mahkeme kararı vardır ve Türkiye, taraf olduğu Sözleşme gereğince, bu kararı uygulamakla yükümlüdür. Sorun bundan ibarettir.
Sayın Bakanın konuşmasında ‘davanın siyasallaştırılmasına verilecek cevap da siyasal olur’ şeklindeki ifadesi, maalesef, davanın Türk yetkililer tarafından siyasi bir dava olarak görüldüğünü ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 18. maddesinin ihlal edilmiş olduğu yönündeki AİHM kararının doğrulandığını düşündürmektedir.”
Ne olmuştu?
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda Dışişleri Bakanlığı’nın bütçesi görüşülürken CHP ve HEDEP milletvekilleri, AİHM'in Osman Kavala ve Selahattin Demirtaş hakkında verdiği hak ihlali kararlarını Türkiye’nin uygulamamasının Avrupa Konseyi’nden çıkışa yol açacağı değerlendirmesi yaptı.
Hakan Fidan da bunun üzerine “Bu davalar, daha mahkemeye gelmeden önce Avrupa başkentlerinde siyasallaştırılmış, hukuki ve teknik bir dava olmaktan çıkıp Türkiye'deki iç siyasetin tarafı olma yönüne gitmiş. Yani siz, bunu siyasallaştırırsanız, hukukun dışına çıkarsanız buradan aldığınız cevap da buradan olur. Bunu niye yadırgıyorsunuz? Bunda bir yanlışlık yok. Bize ilkeyle gelin, prensiple gelin, siyasallaştırmayın; siz siyasallaştırdığınız zaman Türkiye'deki iç siyasal rekabetin, mücadelenin bir parçası oluyorsunuz” dedi.
Siyasallaştırılmış bir iki dava dışındaki davalarda bir problem olmadığını savunan Fidan, kendileri için “daha problemli” olsa da -örneğin bir 'FETÖ' mahrem imamıyla ilgili- kararı uyguladıklarını söyledi. Siyasallaştırılan konularda ister istemez siyasal bir tavır oluştuğunu öne sürdü.
(HA)