19 Mayıs törenlerinin statlarda kutlanmasının iptal edilmesi, milli güvenlik dersinin kaldırılması ve "Andımız"ın kaldırılmasının tartışıldığı bu günlerde, Star gazetesi yazarlarından Mustafa Akyol, dünkü yazısında Gençliğe Hitabe'nin de okullardan çıkarılması gerektiğini yazmıştı.
Türkiye İnsan Hakları Vakfı'ndan (TİHV) Coşkun Üsterci, bianet'e yaptığı açıklamada, eğitimin ideolojilerden arındırılması için ders kitapları ve müfredatta yer alan, İstiklal Marşı ve Gençliğe Hitabe de dahil olmak üzere her türlü ırkçı, ayrımcı, milliyetçi ve militarist öğenin ayıklanması gerektiğini söyledi.
"Önce milliyetçilik ayıklanmalı"
Hem Gençliğe Hitabe'nin hem de İstiklal Marşı'nın çok net şekilde militarist ve milliyetçi öğeler içerdiğini söyleyen Üsterci, eğitimi ideolojilerden arındırmak için öncelikle otoriter ve tahakkümcü bir ideoloji olan milliyetçiliğin eğitim sisteminden çıkarılması gerektiği görüşünde.
Tarih Vakfı'nın TİHV ile birlikte ders kitaplarının insan hakları çerçevesinde değerlendirildiği çalışmalar yürüttüyor. Üsterci, bu çalışmalarda tarihten felsefeye ve din ahlak bilgisine kadar her derste milliyetçi, ırkçı, militarist ve ayrımcı kavramlar kullanıldığının ortaya çıktığını söyledi.
"Milli marş, milli temsil olan yerlerde çalınır"
"İstiklal Marşı'nın ne kadar ideolojik bir şey olduğunu 12 Eylül cezaevlerinden hatırlıyorum. İnsanlara zorla İstiklal Marşı ezberletilir, ezberlemeyenler ise dövülürdü" diyen Coşkun Üsterci, İstiklal Marşı söylemenin işkence ritüelinin gerçekleşmesinin bir vesilesi olarak uygulandığını ifade etti.
Buradan sistemin İstiklal Marşı'na nasıl baktığının anlaşıldığını söyleyen Üsterci, marşın çocuklara hafta başı ve sonunda okutulmasını doğru bulmadığını belirtti ve ekledi:
"Eğer gerçekten eğitimi ideolojilerden arındırmak ve militarizmden uzaklaştırmak istiyorsak İstiklal Marşı da sürece dahil olmalı."
Üsterci İstiklal Marşı'nın bir dönemin kuruluş aşamasının marşı olduğunu ve militarist bir marş olduğunu, bunun da sorgulanmasında hiçbir beis görmediğini söyledi.
Milli marşın milli temsilin olduğu yerlerde çalınması gerektiğini dile getiren Üsterci, marşın çocuklara öğretilebileceğini, marşla ilgili bilgi verilebileceğini, milli temsil günlerinde okunabileceğini ama her vesileyle ve her yerde okunmasını doğru bulmadığını ifade etti.
"Din dersi de ideolojik"
Din ve ahlak dersine de değinen Üsterci, bu dersin de ideolojik yüklemi olduğu görüşünde.
Üsterci, laik bir ülkede devletin din dersi vermesinin kabul edilemeyeceğini, mutlaka verilecekse de tüm dinlere ve mezheplere yönelik dinler kültürü dersi verilmesi ve tüm inançlara eşit mesafede yaklaşılması gerektiğini söyledi.
"İnsan hakları eğitimi tüm derslere yedirilmeli"
Coşkun Üsterci, insan hakları ve barış dersinin Birleşmiş Milletler'in (BM) "İnsan Hakları Eğitiminin 10 Yılı" adlı bir projesinin sona ermesiyle birlikte 2007'de zorunlu ders olmaktan çıkarılarak seçmeli yapıldığını söyledi.
İnsan hakları ve barış eğitiminin haftada birkaç saatlik ders programıyla geçiştirilmeyip tüm müfredata yayılarak her derse yedirilmesi gerektiği görüşünde.
Eğiticilerin de buna göre bir eğitimden geçmesi gerektiğini söyleyen Üsterci, ancak bu tür yöntemlerle ideolojilerden arınmış, şiddetin azaldığı, bireylerin birbirine hoşgörü gösterdiği, ayrımcılıktan uzak bir eğitim sistemi olabileceğini söyledi. (EKN)