Okuldan Haber Odasına (OHO) programının ikinci gününde, öğleden sonraki oturumda "Haber Etiği ve Hak Haberciliğinin Gerekliliği" başlığı altında İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesi'nden Doç. Dr. Nilüfer Timisi ve Ankara Üniversitesi İletişim Fakültesi'nden Doç. Dr. Sevilay Çelenk'le bir araya geldiler.
İletişim alanındaki etik problemlere ilişkin liberal ve eleştirel yaklaşımlardan beslenen farklı bakış açılarından bahseden Timisi, özellikle "etik ve politik bir duruş olarak" hak haberciliğinin önemine dikkat çekti. Demokratik bir iletişim sürecinin olmazsa olmaz koşulu olarak hak haberciliğinin ana akım haberciliği dönüştürme iddiasının önemini vurguladı.
Habercilikte etik olmak mümkün mü?
Çelenk katılımcıları haber etiğine neden ihtiyaç duyulduğunu ve habercilikte etik olmanın mümkün olup olmadığını sorgulamaya teşvik etti. Medyaya ilişkin hakikatle belli bir mesafe beklentisinin aynı zamanda bir güven problemine işaret ettiğini söyleyen Çelenk, "Korkuyla tutunum yaratmaya çalışan Türkiye gibi toplumlarda medyaya duyulan güvenle topluma duyulan güven paraleldir. Topluma güven duymak neden önemlidir? Çünkü kötünün kaynağında bir güvensizlik, düşman bir dış dünya tasavvuru vadır" diye konuştu.
Etik konularda karar almanın sadece gazetecinin bireysel tercihiyle ilgili olmadığını da belirten Çelenk, etik zeminin nerelerde aranacağına ilişkin konuşmasında feminist etik çalışmalarını hatırlattı. Çeşitli kuramcılardan örneklerle devam ettiği konuşmasında, etik olmanın "öteki" ile kurulan ilişki ve vicdan temeline dayalı olduğuna değinerek ancak sorgulayarak etik olunabileceğinin altını çizdi. (BB)