Fotoğraf Galerisi için tıklayın.
İstanbul’daki üniversite forumları, akademisyenler ve üniversite çalışanlarının Beyazıt Meydanı’nda yaptıkları mitingde kuruluşunun 32. yıldönümü olan YÖK’ü protesto etti.
YÖK’ün ve AKP hükümetinin protesto edildiği geniş katılımlı mitingde, YÖK’ün kapatılması, eşit, parasız, bilimsel anadilde eğitim, üniversitelere polisin girmemesi talepleri dile getirildi.
“Ali İsmail Yaşıyor”
Miting, İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi önündeki yürüyüşle başladı. Pankartlarda ve sloganlarda Gezi ve ODTÜ direnişlerine vurgu, yüzlerde de Eskişehir’de öldürülen üniversite öğrencisi Ali İsmail Korkmaz maskeleri vardı.
Korkmaz’ın yanı sıra direnişte hayatını kaybeden Abdullah Cömert, Ethem Sarısülük, Medeni Yıldırım, Mehmet Ayvalıtaş, Ahmet Atakan’ın fotoğraflarının yer aldığı pankart taşındı. Gezi’de hayatını kaybedenlerin yanı sıra ve Armutlu’da öldürülen Hasan Ferit Gedik de “yaşıyor” sloganıyla anıldı.
Mitingi, LGBTİ örgütleri destekledi, pankartlarda Başbakan Erdoğan’ın “kızlı erkekli evler” açıklamalarına cevaplar yer aldı.
Kürt öğrenciler geleneksel kıyafetler giydi, erbaniye türkülerle eşlik etti.
Yürüyüş boyunca “Her yer ODTÜ her yer direniş”, “Üniversite polis istemiyoruz”, “Ali’nin katili AKP’nin polisi,” “Bu daha başlangıç mücadeleye devam” sloganları atıldı.
Talep net: YÖK kalksın
bianet, mitinge katılan öğrencilere sorunlarını ve taleplerini sordu:
Can Karahan (İstanbul Üniversitesi): 12 Eylül darbesinin getirdiği bu kurumun dayattığı bilimsellikten uzak, metalaşmış eğitim değil, bilimsel, parasız, anadilde bir eğitim üniversitelerin özerk kurumlar olmasını istiyoruz. İktidar parasız eğitim üzerinden siyaset üretiyor ancak eğitim parasız değil. Üniversitelerde Polisi, ÖGB’yi istemiyoruz. Başbakan kadın-erkek öğrenci evleri üzerinden gündem yaratmaya çalışıyor ancak bizim gündemimiz bu değil. Bizim gündemimizde barınma sorunu, geçinme sorunu, parasız eğitim var.
Utku Altındağ (İstanbul Üniversitesi): YÖK’ün kaldırılsın. Üniversiteler özerk yapıya geçsin. İktidarın gündeminde “kızlı – erkekli” öğrenci evleri var ancak bu durum yeniden bir gündem değiştirme hareketi.
U.A (Yeditepe Üniversitesi): Vakıf üniversitesi öğrencileri olarak, YÖK’ün bir an önce kapatılmasını istiyoruz. Hükümetin gündemde vakıf üniversiteleri, özel üniversiteye dönüştürme fikri var. Bu hiçbir şeyi değiştirmeyecek aksine Vakıf üniversitelerinin şirketleşmesini daha da arttıracak. Biz müşteri olmak istemiyoruz, üniversitelerde bilim üretmek istiyoruz.
H.B (Ege Üniversitesi) : Üniversite denince akla gelen özgürlükler, fikirler ve farklılıklardır. Bunları özel kılan ise bütün bu farklılıkların bağımsız birleştirici bir oluşum içinde sorunsuz barındırılması. YÖK, oluşumu ve yapısı itibariye tüm bu dengeleri bozuyor, üniversitelerin bağımsız ve özgür ifade dayanağını baltalıyor.
Çağla Gezer (Bahçeşehir Üniversitesi): “Kızlı erkekli ev” açıklamaları saçmalık, komik. Bizim başka sorunlarımız var. Özellikle özel üniversitede yemekler çok pahalı, okulda yemek yiyemiyoruz. Talebimiz YÖK’ün kaldırılması.
Gülden Coşkun ( İstanbul Üniversitesi): Talebimiz, eşit, parasız, bilimsel anadilde eğitim. YÖK’e reform değil, YÖK’ün kaldırılması gerekli, üniversiteler özerkliklerine kavuşmalı tekrar.
Selin Erdem (İstanbul Üniversitesi): YÖK’ün kaldırılması, özgür üniversite ve parasız eğitim taleplerimiz var. Harçlar kaldırıldı ama eğitim parasız değil. Barınma ve ulaşım da ücretsiz olmalı. Başbakan’ın gündemi “kızlı erkekli evler” ama bizim gündemimiz YÖK.
LGBTİ: YÖK, bizim için üniversitelerde homofobinin kurumsallaşmış hali, kaldırılmasını istiyoruz. LGBTİ öğrencilerin barınma ve eğitimleri engelleniyor. Başbakan “kızlı erkekli evler” açıklaması yapıyor. Başbakanın eşcinsellere desteği için teşekkür ediyoruz, vajina bekçiliği yapan başbakan istemiyoruz. Devlet, vatandaşların yaşama, barınma, sosyal haklarını desteklesin. Bu kokuşmuş zihniyetten vazgeçsinler.
“YÖK’ü alaşağı etmek için mücadele ediyoruz”
Beyazıt Meydanı’nda toplanılmasının ardından Mustafa Turgut, İstanbul Eğitim Dayanışması’nın kuruluş deklarasyonunu okudu. Üniversite Forumları adına Beyza Atabey, Üniversite Emekçileri adına İsmet Akça basın açıklaması yaptı.
Üniversite Forumları AKP hükümetinin üniversitelere polisin girmesi, yurt, yemekhane, kantin sorunları ve son olarak öğrenci evleri ve karma yurtlar hakkındaki politikalarını eleştirdi. Açıklamada Gezi ve ODTÜ direnişlerine vurgu yapıldı.
“Gezide başlayan fırtınayı üniversitelerimizde hissederek AKP düzenine başkaldırıyoruz… YÖK’ü protesto etmiyoruz, YÖK’ü alaşağı etmek için mücadele ediyoruz.”
Üniversite emekçileri adına yapılan açıklamada “İktidarların YÖK’ü kendi istedikleri şekilde yönetebilmek çabasında olduğu” belirtildi ve AKP hükümeti döneminde üniversitelerin sermaye ve siyasal iktidarın güdümüne sokacak düzenlemelerin hayata geçtiği söylendi.
“Kamusal, demokratik, özgür üniversite istiyoruz.”
Gezi direnişinde polis şiddeti nedeniyle Yıldız Teknik Üniversitesi öğretim üyesi Dr. Burak Ünveren ve aynı üniversitenin öğrencisi Selim Polat birer gözünü kaybetmişti. Ünveren, mitinge bir mektup gönderdi, mektubu Polat okudu.
Ünveren, “Yapılanlar insanlık dışıydı ancak umut bizde” derken Polat da Mahir Çayan’ı andığı konuşmasında “Son sözü direnenler söyler. Ya özgürlük ya özgürlük” dedi.
Miting halaylarla sona erdi. (BK)