Dünya markası yarattı
Türkiye'deki başarılı iş kadınlarından biri olan Silk&Cashmere markası ile ipek ve kaşmir alanında kısa sürede dünya devleri ile yarışır hale gelen Ayşen Zamanpur, birçok girişimcinin ortak derdini şöyle dile getiriyor: "Hayatımızın çoğunu kriz yönetimi ile geçirmek ve enerjimizin büyük bir kısmını, yaratma ve üretme yerine sorun çözmeye harcamak zorunda kalıyoruz."
HANİFE BAŞ
İSTANBUL- Son zamanlarda Türk iş kadınları uluslararası alanlarda aldıkları ödüllerle iş dünyasında adeta biz de varız diyorlar. Ülkemizdeki gelenek, görenekler ve eğitim seviyesi nedeniyle kadınlar için daha bir zor olan iş hayatındaki bütün olumsuz koşullara rağmen bir çok Türk iş kadını uluslararası arenada ödül verilmeye layık görülüyor. Bunlardan biri Silk&Cashmere markasını yaratan Faberk Dış Ticaret Yönetim Kurulu Başkanı Ayşen Zamanpur. Aldığı diğer ödüllerin yanında, son olarak BM Avrupa Ekonomi Komisyonu'nun Mükemmel Kadın Girişimciler listesinde yar alan dokuz Türk kadın girişimcisinden birisi. Silk&Cashmere'in Türkiye ve yurtdışında saf kaşmir ve saf ipekten erkek ve kadın giyimi üreten ve kendi markasıyla açtığı mağazalar, franchising ya da corner sistemiyle büyümesini sürdüren bir marka olduğunu belirten Ayşen Zamampur, bir çok girişimcinin de muzdarip olduğu aynı şikayeti dile getiriyor:
"İş hayatına girdiğim 1988 yılından bu yana çok istikrarlı ve normal bir ekonomide fazla çalışma deneyimimiz oluşamadı. Hayatımız kriz yönetimi ile geçiyor. Enerjimizin büyük kısmını, yaratma ve üretme yerine sorun çözmeye harcıyoruz. İsterdim ki ekibimizi, enerjimizi dünya markası olma yönündeki çabalarımıza daha çok yoğunlaştırabilelim. Ama Türkiye'de bu mümkün olamıyor."
Türkiye'nin başarılı iş kadınlarından biri olan Ayşen Zamanpur, şirketi, savaş, ekonomik kriz, Türkiye'deki kadın girişimciler konularında Gözlem'in sorularını cevaplandırdı.
MAĞAZACILIKTA DA ÖNE ÇIKACAĞIZ
* İlk olarak şirketiniz hakkında bilgi vererek, içinde bulunduğumuz karışık dönemi nasıl geçirdiğinizi anlatır mısınız?
ZAMANPUR: Üretimimizi İç Moğolistan'da yaptırıyoruz. Üretim dışındaki birimlerimiz Türkiye'de. Yurtdışında satış noktalarımız var. Şirket olarak, ipek ve kaşmir alanında kısa sürede asırlık rakiplerle aynı arenada rekabet eder hale geldik. İpek ve kaşmire olan tutkumla, mağazacılıktaki deneyimim ve şirketimizin başka bir alanda Çin'de edindiği deneyimi birleştirmekten doğdu Silk&Cashmere. Şirket olarak kaşmir ve ipekte yakaladığımız kaliteyi mağazacılıkta da yakalamayı hedefliyoruz. Biz mağazacılığımızla da öne çıkmak istiyoruz, bu amaçla sürekli eğitim felsefesine inanıyoruz.
Krize gelince, doğal olarak tüm şirketler gibi krizden ve savaştan payımızı aldık. Satışlarda daralma yaşandı, dış pazar arayışlarını artırdık. Maliyet düşürme tedbirlerini gündemimizin ilk maddesi haline getirdik.
* Afganistan'daki savaşın ihracatınızdaki olası etkilerini değerlendirerek, taleplerin Pakistan ve Hindistan gibi ülkelerden Türkiye'ye yönelmesi konusundaki düşüncelerinizi açıklar mısınız?
ZAMANPUR: Afganistan da kaşmir üreten bir ülke. Savaşın oradaki kaşmir keçilerini, üretimi ve dışsatımı olumsuz etkileyeceği kesin. Bunun, üretimini İç Moğolistan'da yapan ve pek çok ülkeye satan şirketimizi nasıl etkileyeceğini zamanla göreceğiz. Üstelik bu savaş Türkiye'nin de dışında kalamayacağı bir savaş. Savaş nedeniyle, Pakistan ve Hindistan'dan alım yapan Avrupa şirketlerinin satın almak için farklı ülke ve pazar arayışlarına girmesi muhtemel. Kaşmirde bu ülkelerin Moğolistan ve Çin olabileceğini öngörüyorum. Biz adımlarını her zaman tedbirli atan bir şirketiz. Artık dışsatım yaparken karşılıklı güven değil, "güvence" ön plana çıkacak..
* Türkiye'de iş kadını olmayı nasıl değerlendiriyorsunuz?
ZAMANPUR: Fırsat eşitliği olan bir ortamda kadın ve erkeğin girişimcilik alanında farklılıkları olsa da üstünlük ya da eksiklikleri olacağına inanmıyorum. Türkiye'de az kadın girişimci vardır, çünkü Türkiye'de kültürel etkenler nedeniyle kadının salt anne ve ev kadını kimliği öne çıkarılmıştır. Kadının hayatın her alanında erkekle beraber yer alması, ortak ve toplam enerjinin yaratma enerjisine dönüştürülmesi gerekiyor. Ama kentli ve eğitimli kadının Türkiye'de cinsel ayrımdan söz etmesini fazla objektif bulmuyorum.
* Bir Türk kadın girişimcisi olarak pek çok ödüller aldınız ve Türkiye'de başarılı iş kadınları arasında yer alıyorsunuz. Başarınızı neye borçlusunuz?
ZAMANPUR: Tek bildiğim ve paylaşabileceğim doğrum şu: Kendi gerçeğimden yola çıkarak, hayatta önünüze çıkan fırsatların değerlendirilmesi ama aynı anda tehlikelerin göz ardı edilmemesi ve amaca doğru sağlıklı adımlarla, iyi bir ekiple, yürekli ve inançlı bir biçimde yürümek. Net, ilkeli, güven duyulan ve konusunda bilgili bir yönetici olmayı hedefledim hep.