Oyuncu Melisa Sözen, 2017 yılında yayınlanan Fransız yapımı "Le Bureau des Légendes" dizisinin üçüncü sezonunda YPJ üyesi bir kadını canlandırdığı için ifadeye çağrıldı.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın başlattığı soruşturma kapsamında, Sözen'in yurt dışından dönüşünde "örgüt propagandası" suçlamasıyla ifadesi alındı.
Sözen'in ifadesinde, "Giydiğim kıyafetin böyle bir örgütü simgelediğini bilmiyordum. Ben o dizide ajan rolünde oynuyordum. Dizi Türkiye'de yayınlanmadı, vatanımı ve milletimi seven birisiyim" dediği iddia edildi. Ayrıca, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, oyuncuya gözaltı işlemi uygulanmadığını açıkladı.
Sözen, daha önce sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, dizide herhangi bir örgüt övgüsü olmadığını ve kendisine yönelik iftiraları kabul etmediğini söylemişti.
"Linç kültürünün parçası olmayın"
Sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada Sözen, "Söz konusu dizi gizli saklı bir iş değil. 2015 çıkışlı Fransa’nın en ünlü polisiye dizisi" demişti.
Melisa Sözen'in X'teki açıklaması şöyleydi:
"En anlaşılır haliyle:
1-Söz konusu dizi gizli saklı bir iş değil. 2015 çıkışlı Fransa’nın en ünlü polisiye dizisi.
2-Dizinin benim oynadığım sezonu 2017 yılında yayınlandı. Deaş’la (Işıd) savaşan çift taraflı bir ajanı canlandırdım.
3-Dizide herhangi bir terör örgütünün övgüsü yok. Olsaydı, geçen 7 yıl içinde zaten çoktan duymuş olurdunuz.
Ben 25 yıldır oyunculuk yapıyorum. Kötü niyetli eleştiri, haksızlığa uğramak, hakaret, yalan haberler benim ne yazık ki büyürken alışık olmak zorunda kaldığım şeyler. Dolayısıyla bu internet zorbalığı ile derim kalınlaşmış bir dönemimde karşılaştım. Hakkımda atılan iftiraları elbette kabul etmiyorum.
Ama yaşı küçük ve hayat tecrübesi az yahut duygusal olarak hassas bir dönemde olan insanların bu zorbalıkla baş etmesi neredeyse imkansız. Yukarıdaki üç madde çok yeterli olduğu halde bu satırları da zaten bununla başa çıkması güç insanlar için ekliyorum. Ne yazık ki bilginin doğruluğunu ve nereden geldiğini dahi düşünmeden, kontrol etmeden inanmak çağımızın kara deliklerinden biri. Linç kültürü de öyle.
Bunun bir parçası olmayın, kendinizin ve etrafınızdaki insanların internet zorbalığı ile duygusal şiddet yaşamasına izin vermeyin. Ben vermeyeceğim.
Kendi aklımızı, kendi bilgilerimizi kullanmayı, araştırmayı, doğru kaynakları kullanmayı ve önce bir durup düşünerek hareket etmeyi öğrenmemiz gerek. Bu tuhaf olaydan hep birlikte çıkaracağımız ders varsa bu olsun."
En İyi Kadın oyuncu ödülü sahibi
Genç yaşta oyunculuk kariyerine başlayan Sözen, Türk sinema ve televizyonlarında büyük başarılar elde eden pek çok film ve dizide oynadı.
Sözen, 2014 yılında Nuri Bilge Ceylan’ın Altın Palmiye kazanan ”Kış Uykusu” filmindeki performansıyla uluslararası ilgi ve takdir gördü.
2015 yılında hem "Kalp Düğümü" oyunuyla Tiyatro Eleştirmenleri Birliği’nin, hem de “Kış Uykusu” ile Sinema Yazarları Derneği’nin en iyi kadın oyuncu ödüllerini aynı yıl alarak büyük bir başarıya imza attı.
Eric Rochant imzalı “Le Bureau des Légendes” dizisinin ardından “Damien Veux Changer Le Monde” filmiyle uluslararası kariyerine devam etti.
Le Bureau des Légendes dizisi konusu
"Le Bureau des Légendes", 2015-2020 yılları arasında yayınlanan, Fransa'nın en ünlü ve başarılı casusluk dizilerinden biri olarak kabul edilir. Eric Rochant tarafından yaratılan dizi, Fransa'nın dış istihbarat teşkilatı olan DGSE'nin (Direction Générale de la Sécurité Extérieure) gizli operasyonlarını konu alır.
Dizinin hikayesi
Dizi, Fransa'nın dış istihbarat servisinde çalışan ve yıllarca Ortadoğu'da gizli bir görevde bulunan ajan Malotru (Guillaume Debailly) karakteri etrafında şekillenir. Malotru, uzun süre sahada görev yaptıktan sonra Paris’e döner ancak eski kimliğinden kopmakta zorlanır. Aynı zamanda, ajansın iç işleyişi ve saha ajanlarının karşılaştığı tehlikeler detaylı bir şekilde ele alınır.
Dizide, casusların yeni kimlikler edinerek farklı ülkelerde faaliyet gösterdiği "Légendes Bürosu" (The Bureau of Legends) adlı özel bir birim anlatılmaktadır. Bu ajanlar, yıllarca sahada görev yaparak, düşman unsurlara karşı casusluk yaparken, kimliklerini koruma konusunda büyük zorluklar yaşar.
Dizi, gerçekçi casusluk operasyonları, politik entrikalar, Ortadoğu’daki çatışmalar, siber savaş, ve istihbarat dünyasının etik ikilemleri gibi konulara odaklanmaktadır.
Melisa Sözen’in rolü
Melisa Sözen, dizinin üçüncü sezonunda yer aldı ve YPJ (Kadın Savunma Birlikleri) içerisine sızan bir ajanı canlandırdı. Karakteri, IŞİD'e karşı savaşan gruplar arasında yer alırken, aslında Fransa istihbaratı adına çalışan çift taraflı bir ajandı.
Dizi Neden popüler?
- Fransa’nın en iyi casusluk dizilerinden biri olarak kabul ediliyor.
- Gerçek olaylardan ilham alarak yazılmış bir senaryoya sahip.
- Netflix ve Amazon Prime gibi platformlarda uluslararası izleyiciye ulaştı.
- Eleştirmenler tarafından, "Fransız yapımı en gerçekçi casus dizisi" olarak övgü aldı.
- Amerikan yapımı "Homeland" ve İngiliz yapımı "The Night Manager" gibi dizilerle karşılaştırıldı.
Dizi, 5 sezon boyunca yayınlandı ve 2020 yılında final yaptı. Ancak casusluk türündeki en başarılı Avrupa yapımlarından biri olarak hala konuşulmaya devam ediyor.
Ne olmuştu?
Oyuncu Melisa Sözen, Rojava'da IŞİD'e karşı savaşan YPG’liler arasına sızan bir ajan karakterini canlandırdığı bir diziyle gündeme gelmişti.
Oyuncu, bu rol için nasıl seçildiğini şu sözlerle ifade etmişti: "2016 yılında, Fransa’nın en popüler yapımlarından biri olan ‘Le Bureau des Légendes’ dizisinden bir teklif aldım. O dönemde Fransızca bilgim neredeyse hiç yoktu. Buna rağmen seçmelere katıldığımda yönetmen performansımı çok beğendi. Yönetmen, ‘Bir şekilde hallederiz’ dedi ve hemen hızlandırılmış Fransızca dersleri almaya başladım. Suriye’de DEAŞ’a karşı savaşan bir ajanı canlandırıyordum, bu yüzden çekimlerden önce dil eğitiminin yanı sıra silah ve dövüş eğitimleri de aldım. Bu benim için çok keyifli ve öğretici bir süreçti."
Ancak dizideki bu sahnelerin yeniden gündeme gelmesiyle birlikte Sözen, sosyal medyada hedef gösterildi.
(EMK)