Kaç yıldır 'medya'da çalışıyorsunuz? Pek çok farklı alanda çalıştınız sanırım?
11 yıldır bu işin içindeyim. Düzenli olarak bir gazetede hiç çalışmadım ama gazetelerde çalışan arkadaşlarıma birkaç haber yazdım. Birkaç radyo ve televizyon kanalında çalıştım. Yaklaşık altı yıldır da Mithat Körler'in yönetim kurulu başkanlığını yaptığı Radyo Ses'te program yapıyorum.
Neden İstanbul'da değil de Eskişehir'de çalışmayı tercih ettiniz?
Medyanın merkezi olarak İstanbul görülüyor ve bu soruyla pek çok kez karşılaştım. Eskişehirliyim ve Eskişehir'i seviyorum. İstanbul bu işlerde bana biraz kirli geliyor. Eskişehir'de çalışmak daha keyifli, temiz ve huzur verici.
Önemli olan kişinin mutlu ve huzurlu olmasıysa, tercihler de bu yönde kullanılmalı. Ben bu anlamda çok şanslı olduğumu düşünüyorum, çünkü Türkiye'de sevdiği işi yaparak yaşamını sürdüren insanların sayısı çok az.
Türkiye'de kadın gazeteci olmanın zorlukları neler?
Türkiye'de gazeteci olmak sorunlu zaten. Gazetecilerin çalışma koşulları ağır, kadınlar için güçlükler çoğu kez iki katına çıkıyor. Kadınların, diğer mesleklerde olduğu gibi gazetecilikte de seslerini duyurmalarıyla, bu zorlukların aşılabileceğine inanıyorum. Radyo ve televizyonlarda çalışan kadınlar gazetecilere göre çok daha avantajlı.
Basın kuruluşlarına kadın kotası
Türkiye'de kadın gazeteci sayısı neden az, sizce?
Kadınlar hangi meslekte çoğunlukta ki gazetecilikte çok olsunlar? Kadınlar gazeteciliğe yeterince "meslek" gözüyle bakmıyorlar.
Holding medyasındaki yozlaşma da etkili. Eski şarkıcılar, mankenler bir bakıyorsunuz köşe yazarı oluyor; radyolarda, televizyonlarda program yapıyorlar. Bizim gibi mesleğe yıllarını vermiş kişilerde bu olay bir burukluk yaratmıyor değil hani. Siyasi partilerin çoğunda yönetimler için kadın kotası getiriliyor. Bu neden iş yerlerinde de geçerli olmasın?
32 üyenin dördü kadın, biri yönetimde
ÇGD Yönetim Kurulu'nun tek kadın üyesisiniz. Eskişehir'de toplam kaç üyeniz var, bu üyelerin kaçı kadın?
ÇGD'ye altı yıl önce üye oldum. İlk yıllarda üye olarak verilen görevleri yapmaya ve öneriler sunmaya çalıştım. Geçtiğimiz dönemde Denetim Kurulu'nda görev yaptım; Temmuz'da gerçekleştirilen Genel Kurul sonunda Yönetim Kurulu üyesi olarak yönetimde yer aldım.
Eskişehir'de 32 kişiyiz. Hepimiz gazete, televizyon ve radyolarda görev yapıyoruz. Derneğimizi "Çalışan Gazeteciler Derneği" olarak da tanımlayabiliriz. Derneğimizdeki kadın üye sayısı sadece dört. Buna rağmen her seçim döneminde yönetim kurulunda ya da diğer organlarda mutlaka bir kadın üye yer alıyor. Bu erkek arkadaşlarımızın özellikle de Ali Baş'ın bizlere destek olması ve cesaret vermesinin bir sonucu.
Çeşitli meslek gruplarında olduğu gibi, gazetecilerin de en büyük sorunlarından biri sendikalaşma. Bu konuda neler yapmayı düşünüyorsunuz?
Gazetecilerin sendikalaşma sorunu öyle bir çırpıda çözülecek bir olay değil. Eskişehir'deki kent gazeteleri içinde bir iki tane sendikalı arkadaşımız var. Ne yazık ki, sendikalı olmaları onlara bir artı getirmedi.
Televizyon ve radyoların durumu ise zaten muallakta. Biz yasalar önünde zaten gazeteci değiliz. Öncelikle bu sorunu çözecek bir yasa çıkarılmalı. Çağdaş Gazeteciler Derneği olarak daha önceki genel kurulumuzda, üyelerimizi Türkiye Gazeteciler Sendikası'na üye yapabilmek için karar aldık. Sanırım Eskişehir'de 15'den fazla gazeteci arkadaşımız sendikaya üye ve çoğunluğu da derneğimiz üyesi.
İşverenler bu nedenle Çağdaş Gazeteciler Derneği'ne pek sıcak bakmıyor. Bazı arkadaşlarımız derneğimizin çabalarıyla sendika üyesi oldu çünkü. Sendikaya üye olmayan bazı arkadaşlarımız ise patronları tarafından zorla dernekten istifa ettirildi.
Derneğinizin Eskişehir'deki faaliyetlerinden söz eder misiniz?
Geçtiğimiz yıllarda birçok etkinlik gerçekleştirdik. Haber fotoğrafları sergisi açtık, söyleşiler düzenledik. Ocak'ta kuruluş yıldönümümüzü kutluyoruz.
Yönetim kurulunun belirlediği kişi, kurum ve kuruluşlara ödül veriyoruz. Ödül törenimiz gelenekselleşti ve Türkiye genelinde yankı buluyor.
1 Mayıs kutlamalarına mutlaka katılıyoruz. Savaş karşıtı platformlarda, demokrasi platformunda yer alıyoruz. Gelecek dönemde bir hizmet içi eğitim semineri gerçekleştirmeyi planlıyoruz.
Gazetecilik Türkiye'de "erkek mesleği" olarak düşünülür. Yerel basında da genelde erkekler çalışır. Eskişehir'deki yerel gazete/televizyon/radyolarda da durum böyle mi?
Gazetelerde, yazı kadrosunda çoğunlukla erkekler çalışıyor; bilgi işlem servislerinde ise kadınların ağırlıklı olduklarını söyleyebilirim. Özellikle televizyon ve radyoda çalışan kadın sayısında da artış var.
Gazetecilik mesleğinin yerel bazda sorunları neler?
Öncelikle bir "kavram" hatasını düzeltmek istiyorum. Biz kendimizi "yerel" olarak tanımlamıyoruz. Eskişehir'deki gazeteciler yerelse İstanbul'dakiler ne oluyor? Biz bunun yerine, "holding basını" - "Anadolu basını" kavramlarını tercih ediyoruz. Eskişehir'deki bir çok gazetenin internet sitesi var. Dünyanın her yerinde okurlarına ulaşıyorlar. Sizin de bir siteniz var şimdi siz ulusal mısınız yoksa yerel misiniz?
Eskişehir'de medyada çalışmak İstanbul medyasında çalışmaktan çok daha iyi. Bu nedenle çalışanların sorunlarının da daha az olduğunu düşünüyorum. Çok büyük bir sorun olmazsa birçok kişi işten ayrılmadan çalıştığı kurumdan emekli olabiliyor. Basının demokrasilerde dördüncü güç olarak kabul edildiği dönemler güzeldi. Günümüzde ise özellikle holding medyası yasama, yürütme ve yargının önüne geçerek birinci güç gibi davranıyor. Anadolu basınında hiç olmazsa böyle şeyler yok.
Yerel basında üyeleriniz hangi konularda sizden yardım/destek talep ediyor?
Üyelerimizin en önemli sorunun sigorta olduğunu söyleyebilirim. Bunun için çaba gösteriyoruz, ancak yeterli olmuyor. Gazeteci arkadaşlarımızın bir çoğu, ne yazık ki derneğimizi ya işten çıkarılınca ya da başlarına bir şey geldiğinde hatırlıyor. Basın açıklamalarıyla çoğu kez bu tür olayları protesto etmekten başka bir şey yapamıyoruz. Çünkü derneğim yaptırım gücü yok. (BB)