23 senedir Ankara merkezli olarak tüm Türkiye’de çalışmalar sürdüren Kaos GL Derneği’nin Medya ve İletişim Koordinatörü Yıldız Tar, Ankara’dan başlayarak tüm illere yayılmaya başlayan LGBTİ etkinliklerine yönelik yasak ve engellemeleri bianet’e değerlendirdi.
Ankara Valiliği’nin muğlak ifadeler kullanarak ilan ettiği süresiz yasağın eşi benzeri görülmemiş bir durum olduğunu söyleyen Tar, “Bu karar bir varoluşu suçlu addeden bir karar” dedi.
Tar, bu yasağa karşı tüm sivil toplumun mücadele etmesi gerektiğini söylerken, “LGBTİ örgütlerinin bu süreçte yalnız bırakılmaması gerekiyor ki, bu yasak herkesin faaliyet alanlarını yok etmesin” diye konuştu.
“Yerel idareciler, keyfi uygulamalarla engelliyor”
LGBTİ+ Yasaklarını Geri Çekin Platformu’nın basın açıklamasında, Bursa ve Kocaeli’de de LGBTİ etkinliklerinin yasaklandığından bahsediliyor. Öncelikle bu yasağı sormak istiyorum. Bursa ve Kocaeli’de ne oldu? Yazılı bir yasak var mı?
Bursa’da gece etkinlik yapılacak mekana polis gelip etkinliğin yasak olduğunu bildiriyor. Ertesi gün dernektekiler emniyete gidiyorlar, ama yazılı bir tebligat olmadığını, yasağın fiili bir engel olduğunu öğreniyorlar.
Aslında Ankara Valiliği’nin başlattığı bu yasak, Beyoğlu kaymakamlığı dışında, resmi olarak başka illere yayılmış durumda değil. Ama kolluk kuvvetleri ve yereldeki idareciler, bu yasaktan keyfi uygulamalar çıkarabilecekleri sonucuna vardılar.
“Eşi benzeri görülmemiş bir hukuksuzlukla karşı karşıyayız”
Cumhurbaşkanı Erdoğan CHP’li Nülüfer belediyesinin LGBTİ kotası için “Allah şaşırtmasın” açıklamasını yaptığında, ardından gelecek yasakları tahmin etmiş miydiniz?
Bu kadar kapsamlı bir yasak tahmin etmiyorduk çünkü eşi benzeri görülmemiş bir hukuksuzlukla karşı karşıyayız. Süresiz ve muğlak kavramlara dayandırılan bir yasak kararı söz konusu.
Türkiye’de süresiz ve bu kadar kapsamlı bir yasak daha önce oldu mu, bilmiyoruz. Haliyle tahmin ediyorduk, diyemem. Ama LGBTİ’lere yönelik baskıların arttığını gündelik hayattan, etkinliklerimizde görüyor, duyuyor, hissediyorduk.
Son birkaç senedir LGBTİ Onur Yürüyüşleri engelleniyor, farklı engellemeler de oluyor. Ancak Ankara’daki yasak, tamamen bunları aşan korkunç bir uygulama.
“Yasak neleri kapsıyor bilmiyoruz, bilgilendirilmedik”
Kaos GL, 23 yıldır Ankara merkezli çalışan bir dernek. Yasaklar LGBTİ derneklerini nasıl etkiliyor? Çalışmalarınıza devam edebiliyor musunuz?
Dernekler çalışmaya devam ediyor. Kararın ardından hemen hukukçularla biraraya gelip dava açtık. Yargı sürecinde bu hukuksuzluğun giderilmesini talep ediyoruz.
Danışmanlık ve diğer faaliyetlerimiz devam ediyor. Ama elbette Ankara’da yapılacak bir etkinliğin karşılığı nedir, bilmiyoruz.
Valilikten doğrudan bizim derneklerimize bir bildirimde de bulunulmadı. Yasak kararı da bildiğiniz gibi çok belirsiz bir metin, neleri kapsıyor, bilmiyoruz. Bilgilendirilmiş değiliz. O yüzden şu an yargı sürecini takip edip, olumlu bir karar çıkması için çalışıyoruz.
“Dernek faaliyetlerini engelleyen bu yasak herkesin gündeminde olmalı”
Ankara’daki yasağın diğer illere fiilen yayıldığından bahsettiniz. Yerel örgütler bu durumla nasıl mücadele ediyor?
Bu sadece Ankara’nın meselesi olmaktan çıktı. Bütün ülkedeki LGBTİ’lerin hayatlarını daraltan, baskı yaratan, derneklerin örgütlenmelerin faaliyetlerini engelleyen bir şeye dönüştü.
Şu an yereldeki LGBTİ örgütlerinden ziyade, tüm sivil toplumun yapması gerekenler var. Bu yasak tüm sivil toplumu yeniden tasarlamaya yönelik bir adım. LGBTİ örgütlerinin bu süreçte yalnız bırakılmaması gerekiyor ki, bu yasak herkesin faaliyet alanlarını yok etmesin.
LGBTİ’lere dönük bir ayrımcılık ve hak ihlali silsilesi olması dışında, derneklerin faaliyetlerini yasaklayan bu durum herkesin gündeminde olmalı.
“Yasak telafisi olmayan zararlar doğuruyor”
Yasal sürecin sonuçlanması uzun sürecektir. Bu sırada ne yapmayı planlıyorsunuz?
Söz konusu yasakla her geçen gün telafisi olmayan zararlar doğduğu için, yürütmeyi durdurmanın bir an önce çıkmasını istiyoruz.
Yasak hem dernek faaliyetlerini hem toplumdaki LGBTİ algısını hem de LGBTİ’lerin günlük günlük yaşamını olumsuz yönde etkiliyor.
Bu karar bir varoluşu suçlu addeden bir karar.
Bir an evvel yürütmeyi durdurmanın çıkması ve dava sürecinin başlamasını bekliyoruz. Bu olurken de sözümüzü söylemeye, dava sürecine dair kamuoyunu bilgilendirmeye, hem kamuoyundan hem sivil toplumdan bu zararların giderilmesi için acil bir karar çıkması için baskı yaratmalarını istemeye devam edeceğiz.
Ne olmuştu?
Ankara Valiliği 16 Kasım'da Alman LGBTİ Film Günleri'ni yasaklamıştı.
bianet’in sürdürdüğü, Kaos GL'nin destekleyerek içinde yer aldığı “Toplumsal Cinsiyet Odaklı Habercilik” atölyesinin 18 Kasım’da Mardin’de düzenlenmesi planlanan 11. ayağı da hedef gösteren haberler ve tehditler nedeniyle gerçekleştirilemedi.
Ankara Valiliği 19 Kasım'da da "LGBTİ sivil toplum örgütleri tarafından gerçekleştirilen etkinlikleri" süresiz olarak yasakladığını duyurdu.
Beyoğlu Kaymakamlığı ise British Council'in KuirFest ortaklığıyla 25 Kasım’da düzenleyeceği film gösterimini iptal etti.
Ankara’daki LGBTİ dernekleri Kaos GL ve Pembe Hayat, Valiliğin LGBTİ etkinliklerini süresiz olarak yasaklamasına karşı ayrı ayrı kararın iptali ve yürütmesinin durdurulması istemli dava açtı.
Hak savunucuları da #LGBTİYasaklanamaz etiketiyle yasakları sosyal medyada protesto etmeye başladı. #LGBTİYasaklanamaz etiketi, dün akşam Twitter’da Türkiye gündeminde 4. sıraya yükseldi. (ÇT)