Foça Barış Kadınları, Karaburun Kadın Platformu, Dikili Kadın Platformu ve Ayvalık Kadın İnisiyatifi, 30 Eylül Cumartesi ve 1 Ekim Pazar günü Kuzey Ege Kadınları Buluşması’nda Ayvalık’ta bir araya geldi.
Nakıpoğlu’ndan Gezi mahpuslarına verilen cezaya tepki
Buluşmanın birinci günü, “Toplumsal cinsiyet eşitliği ve haklarımız” konulu konuşmasında Avukat Selin Nakıpoğlu, şunları söyledi:
“16 Eylülde, özellikle 'Çevreme Duyarlıyım, Değerlerime Sahip Çıkıyorum' projesine (ÇEDES) karşı Laiklik Mitingi'nde İzmir’de buluştuk. Daha ne kadar susacağız, sorusunun cevabını orada ben de aldım; susmayacağız, susmuyoruz. Biz zaten hiç susmadık, kadınlar olarak sürekli sokaktaydık."
“RTÜK toplumsal ve kültürel değerlere, Türk aile yapısına aykırı olduğu gerekçesiyle birçok platforma ceza veriyor. Festivaller yasaklanıyor. Önce üniversitelerdeki bahar şenlikleriyle başladı, sonra hayat tarzından ödün vermeyen sanatçıların, istenilen kıyafetleri giymeyen sanatçıların konser iptalleriyle sürdü. Kamu sağlığı gerekçesiyle başlayan yasaklar, pandemi bitse de de kalıcı oldu"
“Dünya spor tarihine adını altın harflerle yazdıran kadın voleybol takımımız, başarılarıyla değil, hep kıyafetleriyle konuşuldu. Hala da öyle. Ebrar Karakurt sürekli nefret suçuna maruz kalıyor, milli voleybolcu için 'milli utancımız' deniyor, basın savcıları görmüyor, okumuyor. Ben çeşitli tarikat mensupları ile ilgili 18 kere başvuru yaptım, 'düşünce özgürlüğü, ifade özgürlüğü' denildi."
“Milli Eğitim Bakanı, karma eğitime son verip, kız okullarını mı açsak, dedi. Tepkiler gelince, 'yanlış anlaşıldım' dedi ve geri adım attı. Aslında yanlış söylememişti. Nabız yoklama, ufak ufak alıştırma politikasıyla götürüyorlar, yirmi bir senedir biz bunu öğrendik."
“Adalet Bakanı, medeni yasayı yeniden yapmamız gerekir, buna ilişkin rahatsızlıklar var, diyor. Kim bundan rahatsız? Birileri rahatsız diye yasa mı değiştirilir? Medeni yasa sil baştan demek kimsenin haddine değildir. Eşitlikçi Kadın Platformu çok net çok hızlı bir basın açıklaması yaptı. “Yanlış anlaşıldım”, dedi. O kadar hızlı dönüyorlar ki."
“Anayasa gündemde. Kadınları örtülü örtüsüz diye ayırıp, bunu anayasaya koyma isteği bu. Kimsenin ifade özgürlüğü yok, düşünce özgürlüğü yok; bu şartlarda nasıl Anayasa konuşacağız? Hangi kapsayıcılıkta? Anayasa'daki şimdiki değişiklik direk bizim hayatlarımızla ilgili. Korktukları bir şey var: Hayatlarına sahip çıkan kadınlar.
“İçine çekilmeye çalışıldığımız bu karanlık koridorda mücadelemizi nasıl öreceğiz? Büyük bir parçalanma halimiz var. Sol sosyalist kanatlar olarak. Bir araya gelmemiz şart. Amasız, fakatsız. Belli kimliklerden arınıp bu ülkede nasıl yaşayacağız? Buna bir arada kafa yormamız gerekiyor.
“Türkiye’de milyonlarca insanın katıldığı onurumuz olan gezi direnişi, beş kişinin üzerine yıkıldı. Biz de Gezi’deydik diye kendimizi defalarca ihbar ettik. Mücella’nın söylediği 'Biz hiç suç işlemedik ki' ve 'Canlarımı içeride bıraktım' sözleri gözlerimi doldurdu. İki çocuğa tecavüz edip öldüren adama ben ağırlaştırılmış müebbet cezasını alamadım, o davada. Ama Osman Kavala aldı.”
Belgesel gösterimi ile sona erdi
Sonrasında Ezgi Öz ile “mücadele içinde kendimize bakmak” konulu atölye çalışması yapıldı. On gruba ayrılan katılımcılar; gün içinde neler gördükleri, neler duydukları, nelere dokunduklarına odaklanarak bir duyu çalışması ve kadın çalışmalarında kendilerine iyi gelen konulara dair bir farkındalık çalışması yaptılar ve sonrasında eğlenceli bir yağmur dansına katıldılar.
Buluşmanın ikinci gününe, Özlem Feyzal Batman ile yapılan “Beden Farkındalığı” atölyesi ile başlandı.
Sonrasında, “Bu Kalabalığı Hatırla; İstanbul Sözleşmesi” ve “6284” belgeselleri izlendi. KİH-YÇ Derneğinden Duygu Dokuz ile söyleşi yapıldı.
Sosyolog Zeynep Cantürk Batur ve psikolog Sanem Barutçuoğlu, çalıştıkları Ayvalık Belediyesi Kadın Danışma Evindeki deneyimlerini aktardılar.
Ayvalık Kadın İnisiyatifi, Foça Barış Kadınları, Dikili Kadın Platformu ve Karaburun Kadın Platformu adına konuşan sözcüler aracılığıyla, deneyim paylaşımı ve geleceğe dair öneriler dile getirildi.
Ayvalık Kadın İnisiyatifinin 6 Şubat depremi dayanışma belgeseli gösterimi ile etkinlik sona erdi.
(Gİ/EMK)
