"Milli Güvenlik Kurulu (MGK), Genelkurmay ve Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) temsilcilerinden arındırılan komisyonda İçişleri, Dışişleri, Milli Eğitim ve Vakıfların bağlı bulunduğu devlet bakanlıklarından birer kişi çalışmalarını sürdürecek" diyen Çetin, uygulamayı "Avrupa Birliği (AB) uyum sürecinde yapılmış bir makyaj" olarak nitelendirdi.
"Azınlıklar Tâli Komisyonu"nun bir gizli genelgeyle kurulduğunu; bu nedenle anayasaya aykırı olduğunu söyleyen Çetin, Türkiye'deki tüm gizli komisyonların faaliyetlerinin açıklanmasını istedi:
"Gizli komisyonlar, kendilerinde yasa dışı yönetmelikler düzenleme yetkisini görüyorlar. Kimin kararıyla, hangi gerekçeyle kuruldukları, bütçeleri, yetkileri bilinmiyor. Faaliyetleri denetlenmiyor. Azınlıklar Tâli Komisyonu ile ilgili de pek çok karanlık nokta var."
Komisyon nasıl kaldırıldı?
Türkiye AB Genel Sekreterliği Reformları İzleme Grubu, 17 Ekim 2003'te Genel Sekreter Murat Sungar başkanlığında bir toplantı gerçekleştirdi.
AB uyum sürecinde çıkan yasaların uygulamalarını gözden geçiren toplantıda konu, azınlık vakıflarına ilişkin düzenlemelerden doğan sorunlardı.
Başbakanlık İnsan Hakları Başkanlığı, Adalet, Dışişleri ve İçişleri Bakanlıkları ile AB Genel Müdürlüğü'nden bürokratların da katıldığı toplantıya, Ermeni Patrikliği ve Cemaat Vakıfları hukuk danışmanlarından Avukat Diran Bakar ve Avukat Setrak Davuthan; İstanbul Barosu İnsan Hakları Azınlık Hakları Komisyonu eski üyesi Avukat Fethiye Çetin; Hukuk Danışmanı Prof. Dr. Hüseyin Hatemi ve Avukat Kezban Hatemi de davetliydi.
Avukat Çetin uyardı
Davetliler cemaat vakıflarına ilişkin sorunları ve çözüm önerilerini içeren raporlarını sunduktan sonra Avukat Çetin, Azınlıklar Tâli Komisyonu'ndan söz etti ve komisyon varlığını sürdürdükçe sorunların aşılamayacağını vurguladı.
Toplantıya katılanların aktardığına göre, Çetin, konuşmasında, "gazete haberlerinden öğrenilebildiği kadarıyla, komisyonun yasama organının dahi üstünde göründüğünü" belirtti.
Çetin, barodaki çalışmaları sırasında komisyonun nasıl, hangi kanunla kurulduğuna; kimlerden oluştuğuna; personel maaşlarının hangi bütçeden ödendiğine dair belgelere ulaşamadıklarını söyledi.
"Azınlıklara ilişkin hemen her konuda karar veren bu komisyonun, yasal süreci olumsuz etkilediğini" de belirten Çetin, komisyona ilişkin iki belgeyi toplantıdakilere gösterdi.
Bunlardan biri, Üsküdar Asliye Hukuk Mahkemesi'ne açılan bir dava dilekçesiydi. Hazine avukatları bu dilekçede "Türkiye'nin güvenliğinden sorumlu Azınlık Tâli Komisyonunun bir azınlık vakfıyla ilgili kararına gönderme yapılıyor" ve yargıdan bu karara uyması bekleniyordu. Diğer belge, Başbakanlık imzalıydı.
Reformları İzleme Grubu harekete geçti
Gazetelerde bugün çıkan haberler, avukat Fethiye Çetin'in uyarısının dikkate alındığını ve Azınlıklar Tâli Komisyonu'nun biçim ve içerik değişikliği ile "ortadan kaldırıldığını" gösteriyor.
Ancak Çetin, bu düzenlemelerden tatmin olmuyor ve düzenlemeye rağmen yeni bir kurulun varlığını, "azınlıkları potansiyel tehlike olarak görmenin işareti" olarak değerlendiriyor.