Kırşehir’de 8 Eylül 2015’te HDP il binası ile Gül Kitabevi ile Yusuf Çay Ocağı ve Diyarbakır Tatlı ve Kebap Salonuna dönük saldırılara dair davanın dördüncü duruşması görüldü.
Kırşehir Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmada tutuklu iki sanık tahliye edildi. Mala zarar vermek, halkı kin ve nefrete sevketmek suçlamalarıyla görülen davada tutuklu sanık kalmadı.
Kırşehir’deki davalarda şimdiye dek tahliye olan sanık sayısı 14’e çıktı. Bir sonraki duruşma 12 Temmuz’da.
bianet’e konuşan avukat Saim Özdemir, tahliyelerle ilgili bu tür eylemlerin suç oluşturmadığı düşüncesiyle daha rahat davranışa yol açacağı gibi diğer kesimde de kırılma yaratacağı yorumunu yaptı.
HDP binası, Yusuf Çay Ocağı ve Diyarbakır Tatlı ve Kebap Salonuna saldırılara dair davalar ile Gül Kitabevi davası birleştirilmişti. Beydoğanlar Konfeksiyon ile ilgili birleştirme talebi kabul edildi ancak henüz birleşmedi.
"Taş attığımda zaten kırıktı"
Dicle Haber Ajansı’nın haberine göre tutuksuz sanıklardan S.K. “Olay tarihinde Diyarbakır Tatlı Salonu isimli iş yerinin camına sopa ile vurdum. Ben vurduğum da cam zaten kırıktı. Ben kırılmış cama vurdum. Yine HDP binasına da taş attım. HDP binasının camları ben taş attığımda zaten kırıktı” dedi.
Tutuklu sanıklardan R.A. ise “Herkes Gül Kitapevi’ne yöneldi. Taş attılar, bende taş attım. Önüme yanan çanta düştü. Bende o anki refleks ile çantayı uzaklaştırdım. İş yeri bu sırada yanıyordu. İşyeri sahibi işyerinde değildi. Ben kesinlikle çakmakla hiçbir yeri yakmadım. İş yerine girmedim. Başka hiçbir eyleme katılmadım. Şehitlerin üzüntüsünden bu şekilde davrandım. Müştekinin camını kırdığımdan camın değerini ödemeye hazırım” diye konuştu.
Avukat: Suç oluşturmadığını düşünecekler
Avukat Özdemir, suçun örgütlü olduğunu iddia ederek ek iddianame hazırlanmasını, tahliye edilenlerin tutuklanmasını ve tutuklulukların devamını talep ettiklerini söyledi.
Davada tutuklu sanıkların hepsinin tahliye edilmesiyle ilgili şöyle konuştu:
“Kötü niyetli insanlar, bunun bir suç oluşturmadığını, dolayısıyla bu tür eylemler yapınca yargının değerlerine uygun davrandığını düşünerek daha rahat davranacak.
“Diğer kesimde de kırılma yaratacak. Hukuka olan güveni yok edeceği gibi yargıya ve hükümete güvenmeyecek konuma gelecek. Kararın toplumda kırıma sebep olacağı düşüncesindeyim.”
Ne olmuştu?
8 Eylül akşam saatlerinde MHP Kırşehir İl Teşkilatının düzenlediği “Teröre Lanet Yürüyüşü” Terme Caddesi’ndeki parti il merkezi önünde başladı.
Ankara Caddesi’ne kadar süreceği bildirilen yürüyüşe katılan bir grup, lise caddesine dönerek HDP Kırşehir il binasındaki parti levhasını indirip, buraya Türk bayrağı astı.
Yaklaşık 150 kişilik olduğu bildirilen grup HDP Kırşehir Belediye Başkan Adayı Eşref Odabaşı’nın sahibi olduğu Gül Kitabevi yaktı. “Şehitler ölmez vatan bölünmez” sloganları atan grup adında Diyarbakır geçtiği için tatlı salonunu da yaktı. Saldırganlar ayrıca çiğköfteci ile konfeksiyon mağazasını da ateşe verdi.
Kırşehir'deki saldırılar için altı dava dosyası açıldı. 18 kişi tutuklandı. 24 Mayıs'taki duruşma ile tüm tutuklular tahliye edildi. (BK)