Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, CNN Türk’te Şirin Payzın'ın programına katıldı, CHP İstanbul Milletvekili Enis Berberoğlu’nun tutuklanmasına dair konuştu.
TIKLAYIN - MİT TIR'LARI HABERİ DAVASINDA ENİS BERBEROĞLU TUTUKLANDI
“Arkadaşlara gerçekten mi diye sordum”
Berberoğlu ile ilgili şunları söyledi:
“Önce inanamadım, arkadaşlara gerçekten mi diye sordum. Gerçekten böyle bir kararın çıktığını sordular. Hemen İstanbul'daki arkadaşlarla ile görüştük. Onlar da haberi doğruladı. Sonra ajanslara düştü.
“Enis Bey’le de bu arada görüşme imkanım oldu. Morali iyi. Haksızlığa uğradığını suçlu olmadığın biliyoruz. Dolayısıyla suçluluğun ezikliği içinde değil tam tersine hakkı yenen rahat konuşan bir kişi, ses. Yaptığımız konuşmada verdiği mesaj da böyleydi.
“Şunu söyledim; moralini iyi tut. Senin hiçbir suçun, kabahatin yok. Senin ülke sevginden ötürü hiç kimsenin kuşkusu yok.
“Moralini iyi tutmasını söyledim. 'Moralim gayet iyi' dedi. 'Ben haklıyım herhangi bir haksızlık yapmadım bir yanlışım da yok' dedi.
“Telefon kayıtlarından en ağır cezayı verdiler”
“Enis Berberoğlu bırakın bir milletvekili olmayı Türkiye'nin en önemli gazetelerinde çalışmış genel yayın yönetmenliği yapmış haberin ne olduğunu iyi bilen toplumun nabzını tutan bir kişi.
“Bu kişiyi elde hiçbir kanıt olmadan, HTS kayıtlarından neden şunlarla konuştun diye… İyi de ne konuştuğunu nereden biliyorsunuz, yok. Diğer gazetecilerle de konuşmuş zaten. Kaldı ki bir gazeteci zaten. Bir gazetecinin yakın arkadaşları ile bir araya gelmesi konuşması gayet doğaldır.
“Kayıtlardan yola çıkarak en ağır cezayı veriyorsunuz. Önce müebbet iyi hal tavırdan dolayı da sonra da siz kalkıp 25 yıl ceza veriyorsunuz. İnsafın kaldıracağı bir şey değildir. Adalet çökmüştür.”
“Adalet çökmüşse orada devlet de çöker”
“Devleti devlet yapan adalettir. Eğer bir ülkede adalet çökmüşse orada devlet de çöker.
“Bizim endişemiz Enis Berberoğlu'ndan kaynaklanmıyor. Bizim endişemiz koskoca Türkiye Cumhuriyeti'nin geleceğinden kaynaklanıyor.
“Çöken, çürüyen bir devleti adım adım görüyoruz. Liyakat, uzmanlık, adalet, hukuk, hukukun üstünlüğü yok. İşkence, adaletsizlik var.
“Hakim olarak atanan kişi hukukun üstünlüğüne değil de gözünü dikip saraydan gelecek telkine göre karar verirse orada adalet olur mu? Bu hakim yarın çocuklarına, torunlarına nasıl hesap verecek?”
“Erdoğan, 'Onların yanına bırakmayacağım’ demişti”
“Daha önce Erdoğan açıklamıştı sayın Erdoğan, 'Onların yanına bırakmayacağım intikam alacağım' diye açıklamıştı.
“Bunun intikamını almak istiyor. Sorun haberi yayınlamak değildir. Haberi yayınlamak suç değildir. Suç şudur, eğer siz yasa dışı bir örgüte kaçak silah gönderirseniz suç işlemiş olursunuz. Suç işlemiyorsanız neden korkacaksınız?
“Onlar 'Bayırbucak Türkmenlerine gidecekti' diye bir açıklama yaptı sayın Erdoğan. Sayın [Tuğrul] Türkeş de kalktı TV'de 'Vallahi de billahi de o silahlar Bayırbucak Türkmenlerine gitmiyordu' diye.
“Hepimiz biliyorduk nereye gittiğini. Kaldı ki bu bir sır da değildi. Ondan önce de sonra da yayınlandı. Grup toplantısında bir kamyon şoförünün ifadesini okudum. Her yerde var bunlar.”
“Uluslararası mahkemelerde yargılanır korkusu var”
“Sizin amacınız birilerini acımasızca cezalandırmak. Amaç bu. İntikam almak.
“Nenden benim pozisyonumu dünyaya ilan ediyorsunuz, gösteriyorsunuz, diye. Neden korkuyor birliyor musunuz? Uluslararası mahkemelerde yargılanır korkusu var.
“Er geç yargılanacaktır. Er geç. Çünkü yaptığı bir suç. Uluslararası bir suçtur. Silahı kime gönderiyorsunuz? Müslüman Müslüman'ı kırsın, öldürsün diye.
“Suriye'ye bakın. 4 milyon Suriyeli var. Ne olacaklar? Sen silah göndermeseydin bunlar olur muydu? Komşuda yangın olursa hiçbir şey yapamazsak bir kova su ile gideriz yangını söndürmeye. Bunlar bir kova su ile değil benzin ile gittiler yangını parlatmaya, büyütmeye.
“Bugünkü tablonun sorumluları şimdi suçsuz insanları yargılayıp mahkum etmek istiyorlar.”
“Hakime talimat vereceksiniz, mahkum edecek”
“Madem insani yardım neden korkuyorlar? İnsani yardım gizli, devlet sırrı olmaz ki. Hiçbir zaman gizli kapaklı yapmadık bu işi.
“Bir kişi suç işlerse yargılanır. Adil yargılama olur kuralı budur. İntikam duygusuyla yargılama olur mu?
“Hakime talimat vereceksiniz. Hakim gelen talimata göre mahkum edecek. Böyle bir şey olabilir mi? Suç varsa yargılama olsun isteriz. Hukukun üstünlüğüne göre…
“Hukukta çifte standart olmaz. Bir bakan suç işlediği zaman, devletin hazinesi soyduğu zaman yargılanıyor mu, yargılanıyor. Devleti adil yönetmek zorundalar. Yargılanmamak Türkiye'ye zarar verir.”
“Haber yapanı suçlayamazsınız”
“Devleti yönetenleri de bağlayan hukuk kuralları vardır. Ben takmam diyemez. Her devletin gizli sırları vardır, açığa çıkması doğru değildir burada da hiçbir tereddüt yok. Açığa çıkaran gazeteciyi suçlayamazsınız. Gazetecinin ne suçu var?
“Savcı da jandarma da gitti. Mit TIR’larına savcı gitti. Çıkardılar mı ortaya çıkardılar.
“Eğer devletin sırrını açığa çıkaran bir kamu görevliyse onu yakalarsanız ama onu haber yapanı suçlayamazsınız. Ben gazeteciyim halkı bilgilendirmek zorundayım.
“ABD'deki Watergate skandalını düşün. Orada da gizli konuşmalar bir hükümeti devirdi. Gizli görüşmeleri gazeteciler baktılar, doğruysa yayınladılar haber yaptılar.
“Üstelik toplumun çıkarlarına Türkiye'nin çıkarlarına aykırı bir olayı haber yapmak yurtseverliktir. Ülkemin aleyhine çalışan birisine ben izin vermem.
“Türkiye Cumhuriyeti sıradan bir muz cumhuriyeti değildir. Hukuk devletidir. Türkiye Cumhuriyeti'ni muz cumhuriyetine döndüremezsiniz. Ben istediğimi yaparım diyemezsiniz. Bunu yaparsanız itibarsız hale getirirsiniz. Hukuku Anayasayı tanımam diyemezsiniz. Olmaz.”
“Dünyaya duyurmak zorundayız”
“Savcı tutuklama istemiyor. Hakim talimat almış, göze girecek ya, tamam 25 yıl tutukladım seni. Hangi adalet, hukuk? Sabır sabır. Artık sabır edecek bir şey kalmadı.
“Türkiye, demokrasi elden gidiyor. Devletin çivisi çıkmış. Yapacağımız şey, toplumu uyandırmak, bilgilendirmektir. Bunu direnerek yapacaksınız.
“Bütün CHP örgütlerine sesleniyorum, asla asla bu süreçte provokasyonlara asla gelmeyin. Provoke edebilirler. Güvenlik güçleri ile sakın bir çatışmaya girmeyin. Özle bir çatışma sakın olmasın.
“Ama biz haklılığımızı tüm dünyaya duyurmak zorundayız. Türkiye'de adaletin kalmadığını tüm dünyaya duyurmak zorundayız.
TIKLAYIN - CHP'DEN "ADALET YÜRÜYÜŞÜ"
“Bunun yolu sakin olmakta, yürümekte. Elimde adalet ben yürüyeceğim. Arkamdan bir kişi, 5 kişi, 10 bin kişi gelir. Bu ayrı bir şey. Ben bu ülkede adalet sağlanıncaya kadar yürüyeceğim.
“Hani derler ya bıçak kemiğe dayandı. Bıçak kemiğe dayandı. Böyle bir adalet mi olur? Buna ilk tepkiyi adaletin vermesi lazım. Korku dağları bekliyor.”
“Asıl olan, tutuksuz yargılamadır”
“Hangi yargıç ne kadar çok ceza verirse sarayın gözüne girip FETÖ'cu olmaktan suçlanmaktan kurtulacak diye düşünüyor. Bu kararda da öyle.
“Ülkede belli bir yargı camiasında vicdan, ahlak yok. Hukukun üstünlüğüne inana, görevini yapan hakimlere, savcılara saygılarımı gönderiyorum. Ama bu olay bizzat talimat ile verilen bir karar.
“Sorun yargılama sürecinde insanların mağdur edilmemesidir. Enis Berberoğlu'nun kaçma şüphesi mi var? Yok, neden kaçsın? Asıl olan tutuksuz yargılamadır. Tutuksuz yargılanabilir. Ben de yargılanabilirim.
“Şimdi siz savcının bile istemediği tutuklamayı hakim olarak veriyorsunuz. Hangi şüpheyle veriyorsunuz? İfadeyse ifade vermeye gitti. Kaçacak diye tutukluyorsunuz. Nereden çıkarıyorsunuz. Siz savcının bile istemediği bir cezayı hakim olarak veriyorsunuz. Evi yurdu belli. Adil Öksüz'e, damatlara verirsiniz, kayınpederler güçlü verirsiniz.
“Ben bu hakimin 'h' harfine bile güvenmiyorum. Hakim değil çünkü. Bunlara yargının köleleri denir. İntikam alma duygusu ile devletin adalet, yargı sistemi yıpratılıyor. Yargıya olan güven dinamitlenmiş oluyor.
“Kim o hakime güvenecek? Yargı bu kadar hırpalanmaz, bu kadar yerde sürülemez.
“Yürümek zorundayım, benim görevim”
“Adalet sağlanıncaya kadar ben yürüyeceğim. Yürümek zorundayım, bu benim görevim. Ben bu ülkeyi seven bir insan olarak, vatandaşları arasında hiçbir ayrım yapmayan bir insan olarak, elimden gelen her türlü şeyi yapacağım.
“Elime silah alıp sokağa çıkmayacağım. Gerçekleri söylemeye devam edeceğiz.
“Hep birlikte yapmak zorundayız. Daha ciddi sorunlar bekliyor. Benim görevim bir siyasi partinin genel başkanı olarak adaletsizliklere, haksızlıklara karşı durmak.
“Ben bunların mücadelesini vermek zorundayım. Adaletin olmadığı yerde devlet olmaz.”
“Yasaklasınlar, daha da büyür”
“Hiç ara vermeden kaç gün sürerse yürüyeceğim. Maltepe Cezaevi'ne kadar. Bu ülkede adalet tesis edilinceye kadar mücadelemizi sürdüreceğiz.
“Arzu eden herkes gelebilir. Gelenler asla provokasyonlara teslim olmayacaklar. Yürüyeceğiz. Adalet için yürüyeceğiz. Sırtı kalınlar için yürümüyoruz. Onlar için, hakim savcı, hapishane yok. Onların dayıları var, biz garibanlar için yürüyoruz.
“Yürüyeceğiz nasıl izin vermeyecekler? Yasaklasınlar. Daha da büyürler. Tüm dünya rezaleti görür. Niçin ses getirmesin? Bir ülkenin ana muhalefet başkanı yürüyorsa o haberdir.
“Ha Türkiye'de olumsuz haberleri çıkarmaya çalışacaklarıdır. Provoke edeceklerdir. Hepsinin farkındayız. Önemli olan benim haklılığım. Ben haklıysam önümde hiçbir engel yoktur. Ben haklıyım.
“Bugün olsa yine aynı kararı veririz”
“Biz zaten dokunulmazlıkların kaldırılmasını istiyoruz. Bugün olsa yine aynı kararı veririz. Dokunulmazlıklar olmamalı, bugün de aynı şeyi söylüyorum.
“Milletvekilliğiniz bitince dokunulmazlığınız kalkar. Milletvekillerinin tutuklanması Anayasa'ya aykırıdır. Milletin verdiği temsil hakkını elden alıyorsunuz demektir.
“Saray'ın mahkemesine mahkeme denmez. Milletvekili dokunulmazlığının kürsü dokunulmazlığı ile sınırlı olması gerektiğini düşünüyoruz.
“Düşüncelerim nedeniyle hapse girmemeliyim. Hukukun üstünlüğü kuralı uygulanması hiçbir milletvekilinin tutuklu olmaması gerekirdi.
“Özel bir destek arayışı içinde değiliz yürüyüşümüz için. Bunu parti aidiyetine bağlamak doğru değildir, memleket meselesidir. Bireysel bir olay değildir.
“Türkiye 20 Temmuz darbe dönemini yaşıyor. Bu rejimin bugün yaşadığımız bu düzenin değişmesi lazım. 'Ben yürüyeceğim ama Parlamentoyu boş bırakmayacaksınız' dedim. Ben yürüyeceğim ama siz parlamentoda görevinizi yapacak her türlü muhalefeti yapacaksınız dedim.” (AS)