Kıbrıs görüşmelerinin yeniden başlamış olması sorunun çözümü yönünde tüm dünyada iyimserlik yarattı.
ABD Beyaz Saray sözcüsüyle yaptığı açıklamada, Eroğlu ve Anastasiadis'in "uzlaşı ruhu taşıyan ve sonuç temelli" ortak açıklamasına değindi.
Adanın çift bölgeli, çift toplumlu bir federasyon çatısı altında bir an önce birleşmesi için taraflardan aralarındaki ana sorunları çözmesi istendi.
ABD anlaşma durumunda Maraş’ın yeniden canlandırılması önlemleri de dahil, çözüm görüşmelerini güçlendirecek olası yolların aranması için taraflarla diplomasi çabaları yürütme vaadi dile getirdi.
Rusya: Dışarıdan reçete verilmemeli
Kıbrıs görüşmelerine bir başka destek de Rusya’dan geldi.
Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Aleksandr Lukaşeviç de Kıbrıs sorununun çözümü için 1977 ve 1979 anlaşmaları çerçevesinde tarafların adil, kapsamlı ve kalıcı bir çözüm sağlamalarını ümit ettiklerini söyledi.
“Biz BM Güvenlik Konseyi ve diğer ilgili taraflarla sorunun çözümüne katkı için destek vermeye hazırız.
“Rusya Kıbrıs'ta çözümün Rum ve Türk toplumlarının anlaşmaya varması ile sağlanacağına inanıyor."
Lukaşeviç zaman sınırlaması olmadan görüşmelerin devam etmesi ve dışarıdan çözüm reçeteleri ile baskı yapılmaması gerektiğini belirtti.
BM’den övgü
Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Ban Ki Moon barış görüşmelerinin resmen başlamasından duyduğu memnuniyeti belirtirken iki liderin de görüşmeleri yeniden başlatmak için son aylarda gösterdiği yoğun çabaları övdü.
Kalıcı çözüm fırsatı
Danimarka Dışişleri Bakanı Martin Lidegaard Kıbrıs’ta yeniden başlayan görüşmeleri “mutluluk verici” olarak değerlendirdi ve bütünlüğün yeniden sağlanacağına inandığını söyledi.
“İki toplumun liderleri arasındaki görüşme bir sürecin sonu değil, AB süreci içinde Kıbrıs’ın yeniden birleşmesi sürecinin bir başlangıcıdır.”
Her iki tarafı da zor ve sert müzakereler beklediğini anlatan Danimarka Dışişleri Bakanı liderlerin pazarlık gücü, siyasi liderlik, uzlaşma isteklerini ortaya koymalarına ihtiyaç duyulduğunu vurguladı. (YY)