Fotoğraf: Abdurrahman Gök
Haberin İngilizcesi / Kürtçesi için tıklayın
Diyarbakır’da 2017’deki Newroz kutlamasında vurularak öldürülen Kemal Kurkut’la ilgili görülen davada bir “cezasızlık kararı” daha çıktı.
İstinaf Mahkemesi, Kemal Kurkut cinayetinde sanık polise herhangi bir suç yüklenemeyeceğini belirterek, cinayetin “yasal çerçevede” işlendiğini ileri sürdü.
TIKLAYIN - Kemal Kurkut ile ilgili bir "cezasızlık" kararı daha
Mezopotamya Ajansı’ndaki habere göre Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesi (İstinaf), Diyarbakır 7. Ağır Ceza Mahkemesi’nin sanık polis Y.Ş. hakkında verdiği beraat kararına karşı tarafların yaptığı itirazı karara bağladı.
Kurkut’un öldürülmesinin “yasal sınırlar içinde olup olmadığını” tartışmaya açan İstinaf Mahkemesi, yargılamayı yapan yerel mahkemenin sanık polis hakkında verdiği beraat kararını bunun üzerine kurmamasını esasa yönelik bir eksiklik olarak kabul etti ve kararı bozdu.
İstinaf Mahkemesi, kararında Anayasa’nın “yaşam hakkı”nı düzenleyen 17. maddesinde belirtilen zorunlu durumlarda meydana gelen ölme ve öldürme fillerinin yaşam hakkının ihlali sayılmayacağını savundu.
Karara gerekçe olarak ise, Türkiye’nin tarafı olduğu Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin (AİHS) “yaşam hakkı”nı düzenlemeye 2/b maddesine işaret eden mahkeme, söz konusu maddede istisnai hali oluşturan “‘Bir kimsenin usulüne uygun olarak yakalanmasını gerçekleştirme veya usulüne uygun olarak tutulu bulunan bir kişinin kaçmasını önleme…’ nedeniyle meydana gelen ölümde yaşam hakkı ihlalinden bahsedilemeyeceği” hükmüne atıfta bulundu.
Mahkeme, bunu yaparken sözleşmenin, “hakkında mahkemece hükmedilen ölüm cezası verilmiş kişiler dışında kimsenin yaşam hakkının ihlal edilmeyeceği” hükmünü görmezden geldi.
Cinayet için “yasal çerçeve” dedi
Türk Ceza Kanunu’nun (TCK) 24’üncü maddesinin 1 fıkrasındaki "Kanunun hükmünü yerine getiren kimseye ceza verilmez" ile 2559 Sayılı Polis Vazife ve Salahiyet Kanunu Kanunu’nun (PSVK) 16’ncı maddesinde, polisin kademli olarak zor ve silah kullanma yetkisi veren durumlara işaret eden mahkeme, Kurkut’un öldürülmesinin belirtilen yasal çerçevede kaldığını savundu.
İlk derece mahkemenin, sanık polise dair beraat kararını Adli Tıp Kurumu ve Ulusal Kriminal Büro’nun Kurkut’un yerden seken mermi ile hayatını kaybettiği yönündeki raporları doğrultusunda aldığı üzerinde duran İstinaf, silah kullanma yetkisi tartışılmadan polis Y.Ş.’ye yüklenen suçun “hukuka aykırı” olduğunu öne sürdü.
Mahkeme, hukuka aykırı yüklenen suçun bağlayıcı emrin yerine getirilmesi suretiyle işlenmesi nedeniyle “ceza verilmesine yer olmayacağı” kararının verilmesi gerektiği sonucuna vardı.
Yüklenen suçun sanık tarafından işlendiğinin sabit olmaması nedeniyle, verilen beraat kararının eksik gerekçe ile alınmasının “hukuka aykırı” olduğunu savunan mahkeme, oy birliği ile kesin olmak üzere beraat kararının bozulmasına hükmetti.
Ne olmuştu? |
Adıyaman doğumlu Kemal Kurkut, İnönü Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Müzik Bölümü öğrencisiydi. Katılmak için gittiği Diyarbakır Newroz’unda 21 Mart’ta, Newroz Parkına yakın olan Evrim Alataş Caddesi üzerindeki polis kontrol noktasında vurularak hayatını kaybetti. TIKLAYIN - Kemal Kurkut'un Ailesi Anlatıyor: Gitarıyla Dünyayı Gezmek İstiyordu Olay anında çekilen fotoğraflarda, vücudunun üst bölümü çıplak haldeyken kontrol noktasında polislerle tartışan Kurkut, noktayı geçerek koşmaya başlıyor. Polislerden bazıları üzerine bazıları da havaya ateş açıyor. dihaber, bir polis amirinin “Ateş etmeyin” uyarılarına rağmen Kurkut’un vurulduğunu yazdı. Diyarbakır Valiliği ise Kurkut’un elinde bıçak olduğunu ve “intihar saldırganı olabileceği şüphesi bulunduğunu”, olayla ilgili inceleme başlatıldığını açıkladı. Cinayetle ilgili iki polisin ifadesi alındı, polislerden Y.Ş.’ye “olası kastla öldürmekten” müebbet hapis istemiyle dava açıldı. Mahkeme, Y.Ş.’nin tutuklanması talebini ise şu gerekçeyle reddetti: “Sanığın soruşturma aşamasındaki beyanlarında kendisinin de ateş ettiğini belirtmesi ve dosya kapsamına yansıyan davranışları itibariyle kaçacağı ya da suç delilerini yok etme, gizleme veya değiştirme yönünde bir eylemde bulunacağı yönünde dosyaya yansıyan herhangi bir emare bulunmaması…” Dava beraatla bitti. Kurkut'un ailesinin, "hizmet kusuru" gerekçesiyle İçişleri Bakanlığı hakkında açtığı davada hükmedilen 256 bin TL maddi ve manevi tazminat kararı istinaf mahkemesince bozuldu. |
(HA)