Haberin İngilizcesi için tıklayın
İçişleri Bakanlığı kararıyla görevlerinden alınarak yerlerine kayyum atanan Van Büyükşehir Belediye Eş Başkanı Bedia Özgökçe Ertan ve Diyarbakır Büyükşehir Belediye Eş Başkanı Selçuk Mızraklı bianet’e konuştu.
TIKLAYIN- "Diyarbakır'a Kayyum Hazırlığı Seçimden 1 Gün Sonra Başladı"
Özgökçe- Ertan: Başkanlığım döneminde açılan dava yok
Özgökçe Ertan, bir algı operasyonu yürütüldüğünü vurgulayarak “Benim belediye başkanlığım döneminde terörle mücadele kapsamında hakkımda açılmış herhangi bir dava yok” dedi ve ekledi:
“Geçen dönemin siyasi ortamından faydalanarak, hendek/barikat sürecini kamuoyuna sunarak bir algı yönettiler. O dönem hiçbir kesimden tepki yükselmedi fakat şu an kayyum atama gerekçeleri toplumun hiçbir kesiminde karşılık bulmuyor. Aksine her kesimden çokça tepki topladı.
Eski AKP’li Bakan, 'Uçuruma sürükleneceğiz' dedi
“Kayyumlardan sadece HDP tabanı değil, AKP’nin tabanı da büyük rahatsızlık duyuyor. Sadece tabandan değil, AKP’li eski milletvekilleri, eski bakanlar hatta AKP’nin kurucuları arasında yer alan isimler aradı.
“AKP’li eski bir bakan üzüntüsünü belirterek, ‘AK Partinin çıkış yaptığı zamanlardaki söylemleriyle bugünkü pratiği çok faklı, bu AK Parti olmaz’ dedi. Tam da ifade ettiğimiz haliyle bunun bir siyasi darbe olduğunu, asgari adalet ölçülerinde buluşamazsak ülkenin uçuruma sürükleneceğini söyledi.
“Eski MHP’li milletvekilleri aradı, yine CHP’den eski yeni çok fazla vekil aradı. Aynı düşüncede olmasak bile bunun ciddi anlamda haksızlık olduğunu söyleyen çok sayıda insan var. Bu durum yereldeki siyasetçiler için de geçerli.
“Kayyumun usulsüz aldığı işçileri dahi çıkarmadım”
“Süleyman Soylu, benim işten çıkarmalar yaptığımı söylüyor. 194 kişi usulsüz alındığı halde hatta Sayıştay’ın bu konuda ‘usulsüz alım, derhal işten çıkarın’ demesine rağmen çıkarmadık. Nasıl çıkarabilirim onlar da bizim insanımız.
“Ayrıca belediyeyi 1.2 trilyon borçla devraldım, hangi parayla nereye finansman sağlamış olabilirim. Genel bütçeden ve maliyeden gelen paydan bile kesintiler oluyordu. Yani Soylu’nun söyledikleri külliyen yalan.
“Çözüm istemeyen güçler devrede”
“Kayyum zamanında belediye bütçesiyle Kaymakam’a, kaymakam eşlerine, korumalarına, şeflere herkese araç tahsis edilmiş. Biz bu zaman zarfında sadece çalıştık. Bütün Van halkı da bunun şahididir.
“Sayın Öcalan, bayramda yapılan son görüşmede barış ve çözüm çağrısında bulundu. Türkiye halkının selametini düşünen her hükümet bu çağrıya kulak verirdi. Sayın Öcalan’ın açıklamasının hemen ardından kayyum atanması tesadüf değil. Bu çözüm istemeyen güçlerin devrede ve güçlü olduğunu gösteriyor.
Mızraklı: CHP'den de arayan oldu Saadet'ten de
Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Selçuk Mızraklı da üç gün içerisinde birçok kesimden dayanışma telefonları aldıklarını belirtti ve ekledi:
“CHP genel başkan yardımcıları ve milletvekilleri, Saadet Partisi vekilleri ve birçok sivil toplum örgütünden telefonlar aldık. Hatta son seçimlerde AKP’ye oy vermiş olanlar dahi aradı. Telefon edenlere, arayıp soranlara, siyasi bir partiden ziyade vicdan ve adalet cephesi, demokrasi kültürü ve ahlakı olanlar diye bakmak gerekiyor.
“Derinleşen hukuksuzluğa itiraz edilmeli”
“Kimsenin bize bir borcu yok, böyle bir bakış açımız yok. Herkesin giderek derinleşen bu hukuksuzluğa karşı itirazı olmalı. 31 Mart’ta İstanbul seçimlerinden sonra da mini bir kayyum süreci yaşandı. Orası da kısa süreliğine de olsa bu hukuksuzluğu hissetti.
“Elbette ki, buradaki durumla asla kıyaslanamaz, burada üç gündür sokaklarda polis şiddeti yaşanıyor. Kayyum atayan bu zihniyet meşruluğunu yitirmiştir. Bu kadar hak gaspı yapan bir zihniyetin neler yapabileceğini düşünmek gerekiyor.
“Çok faklı hesaplar yapılıyor. Diyarbakır Valliğinin, 1 Nisan tarihinde görevden alınmama ilişkin yaptığı başvurusu da bunun bir göstergesi. Gidişatın iyi olmadığını görmek lazım ve toplum bu anti demokratik uygulamalara karşı en üst perdeden sesini yükseltmemeli.” (RT)