Haberin İngilizcesi için tıklayın
CHP Milletvekili Ali Şeker, CHP Parti Meclisi Üyesi İlhan Cihaner ve CHP İl yöneticilerinden oluşan bir heyet dün (25 Ağustos) İçişleri Bakanlığı tarafından kayyum atanan Mardin Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Türk’ü ve Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Selçuk Mızraklı’yı ziyaret etti.
CHP Heyeti Ahmet Türk'ü Ziyaret Etti
Mızraklı: Kayyumlara karşı birlikte duracağız
bianet’e konuşan Selçuk Mızraklı, Şeker ve Cihaner’in ziyaretini olumlu ve dostane bulduklarını belirtti ve ekledi:
“Kayyum meselesi sadece Diyarbakır, Van, Mardin açısından bir sorun değil, Türkiye meselesi, demokrasi ve hukuk sistemi meselesidir. Bu nedenle CHP heyetinin ziyaretini örnek teşkil eden ve onur verici bir davranış olarak görüyoruz.
“Sayın İlhan Cihaner ve Ali Şeker kayyumları ne ölçekte ele aldıklarını ifade ettiler. Demokrasi kulvarında birlikte durursak, yan yana olursak, bu türden ceberut uygulamalara karşı güçlü bir duruş geliştirebileceğimizi karşılıklı olarak ifade ettik. Bu karşı duruşun daha geniş örgütlenmesi ve güçlendirilmesi gerektiği hem fikir olduğumuz noktalar.
“Erdoğan’ın dili sürçtü”
Mızraklı, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın dün (25 Ağustos) Trabzon’da yaptığı konuşmada HDP’yi kastederek “sandıkta gereken dersi verelim” sözlerine ilişkin de şu değerlendirmede bulundu:
“Türkiye’de birçok değer yerle yeksan ediliyor. En fazla hırpalanan değerlerin başında ise seçmen iradesi geliyor. Erdoğan’ın dili sürçtüğü için sandıktan söz etti. Yoksa ortada yakın dönemde seçime işaret eden ve sandık iradesinin tanınmasına yönelik bir tutum yok.
“Diyarbakır’da referandum yapalım”
“Hatta gelsinler Diyarbakır’da referandum yapalım. Yaptıkları işlem kamuoyu vicdanında karşılık buluyor mu, bulmuyor mu? Ben iddia ediyorum; seçimlerde bütün adaletsizliklere rağmen yüzde 63 ile çıktık. Bu kez yüzde 75’in altına düşmeyeceğiz.
Şeker: Sandığın gaspı Türkiye geneli için bir sorun
CHP İstanbul Milletvekili Ali Şeker de, halkın iradesinin mesnetsiz suçlamalarla gasp edildiğini vurgulayarak şunları söyledi:
“Ziyaretimizin amacı sandık gaspına uygulayan belediye başkanları ve seçmeninin yanında olduğumuzu göstermekti. Sandığın gaspı Türkiye geneli için bir sorundur, sadece bölgenin sorunu değil.
“Ortada iddia var ama delili yok”
“Bu HDP’ye karşı değil, muhalefetin seçme ve seçilme hakkına demokrasi dışı bir darbedir. ‘Kandil’e para aktarıldığı’ ifade ediliyor, fakat ortaya bir belge sunmadan, mahkeme kararına gerek duymadan bir darbe yapılıyor.
“Ortada iddia var, ama belgesi, delili yok. Ama ortada kayyum döneminde yapılan yolsuzlukların delilleri var. Milyonlarca liralık gümüş alımları, baklava alımları ve bunların faturaları var.
“Bu bir sandıksızlaştırma sürecidir”
“İktidar zaten e-belediye üzerinden bütün kontrollerini yapıyor. Bütün ödemeler o sisteme girilerek ve merkezi sistemin kontrolünde yapılıyor.
“Bunlar olduğu biline biline aslı astarı olamayan propagandalarla üç belediye başkanı görevinden alındı. Bu bir sandıksızlaştırma sürecidir. Türkiye’nin bunu kabul etmesi mümkün değil.
“Halk iradelerine saygı gösterilmesini bekliyor”
Şeker, halkın tutumunu da ilişkin de şöyle konuştu: “Öncelikle şunu belirtmek gerekiyor; her iki kentte de ciddi bir polis baskısı var. Mardin’de polis milletvekillerinin il binasından çıkmasına izin vermedi.
“Halk süreci endişeyle karşıladığını belirtti. Bir çatışma süreci dayatıldığını ve bu süreci beslemeyeceklerini fakat sandığa her şekilde sahip çıkacaklarını ifade ettiler.
“İktidar çatışmalı bir zemin yaratmak istiyor”
“Kendi iradelerine saygı gösterilmesini bekliyorlar. Halk, suçlamaların gerçek olmadığını, bunlara inanmadıkları belirtiyor.
“İktidar çatışmalı bir zeminde kendini yeniden var etmek istiyor. Biz bu talepleri boşa çıkaracak şekilde kayyumlara karşı mücadele edeceğiz.” (RT)