Haberin Kürtçesi için tıklayın
Ugandalı Violet Nantaba’nın öldürülmesi ve ikiz kız kardeşi Beatrice Babiry’nin cinsel ve fiziksel şiddete maruz kalmasına dair davanın ilk duruşması yarın saat 11.30’da Çağlayan Adliyesi 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülecek.
Beatrice Babiry, kardeşinin öldürülmesinin ardından, kendisi de yaralı olmasına rağmen apar topar sınırdışı edildi. Taraf olduğu davaya katılmak için Türkiye’ye gelemiyor. Sınır Tanımayan Kadınlar, katillerin ceza alması için dayanışmaya çağırıyor.
Nantaba ve Babiry’nin avukatları Meriç Eyüboğlu, söze “Çok vahşi bir hikaye” diyerek başlıyor.
Vantilatör kablosuyla boğdular
İki kız kardeş, ailelerine para gönderebilmek için Nisan 2015'te Türkiye'ye gelmişti. İstanbul Aksaray'daki evlerinde 31 Ağustos 2016'de Azerbaycanlı K.R. ve S.H. adlı erkekler tarafından saldırıya uğradılar.
İddianameye göre, K.R. Beatrice Babiry’yi darp ederek tecavüz ediyor. Bu sırada Violet Nantaba kardeşinin çığlıklarını duyuyor. Bunun üzerine K.R. Violet Nantaba’yı da darp ediyor ve arkadaşı S.H.’ye “Sustur şunu, kimse duymasın” diyor. Bunun üzerine S.H. Violet Nantaba’yı vantilatör kablosuyla boğarak öldürüyor. Ardından K.R. Beatrice Babiry’i tekrar darp ediyor ve iki erkek kadınların paralarını ve cep telefonlarını alarak kaçıyorlar.
İki saldırgan otobüsle Türkiye’den çıkmaya çalışırken yakalanıyor ve tutuklanıyor.
Beatrice Babiry, hastaneye kaldırılıyor. O koşullarda ifadesi alınıyor ve çalışma izni olmadığı için hemen sınırdışı ediliyor.
Cinayet, nitelikli cinsel saldırı, yağma…
Tutuklu sanıklar K.R. “Bir suçu gizlemek veya başka bir suçun delillerini gizlemek ya da yakalanmamak amacıyla öldürme, gece vakti konutta yağma, nitelikli cinsel saldırı, cebir kullanarak cinsel saldırıda bulunmak, yaralama” suçlarından, S.H. ise “Bir suçu gizlemek veya başka bir suçun delillerini gizlemek ya da yakalanmamak amacıyla öldürme, bıçak ve diğer aletleri izinsiz olarak alma satın alma taşıma veya bulundurma” suçlarından yargılanıyor.
Sınırdışı edildiği için taraf olduğu davaya katılamıyor
Avukat Eyüboğlu, Beatrice Babiry’nin o koşullarda sınırdışı edilmesini “İnsani de değil, hukuki olarak da uygun değil” diyerek yorumladı:
“Bu davada kendisi taraf, yarınki duruşmada gelip ifade verme hakkı var. Ancak sınırdışı edildiği için Türkiye’ye girme hakkı yok. Bunu yarın mahkemede de dile getireceğiz.”
“Kadın göçmen olunca, erkek şiddetine ırkçılık ve ayrımcılık da ekleniyor"
Daha önce Ugandalı Jesca Nankabirwa cinayeti davasında Türkiye’de yaşayan Ugandalı kadınlarla tanıştıklarını belirten Eyüboğlu, şöyle konuştu:
“Biz kadına yönelik erkek şiddeti ile mücadele ediyoruz ve bu cinsiyetçi topraklarda bunun ne kadar ağır olduğuna, polise, karakola, savcılığa ve mahkemeye nasıl yansıdığına tanıklık ediyoruz.
“Söz konusu göçmen yani kağıtsız kadınlar olunca, cinsiyetçilik ve şiddete ırkçılık, ayrımcılık ekleniyor. Onlar çok daha ağır bir saldırının muhatabı oluyorlar. Üstelik sesleri duyulmuyor, görünür olamıyorlar.
“Nitekim Beatrice de kız kardeşini kaybettiği, ağır bir fiziki ve cinsel saldırıya maruz kaldığı halde, o koşullarda ilk iş olarak sınırdışı edilen kadınlardan biri.
“Ortadan kaybolunca, bu suç da yok olacak sanılıyor herhalde. Biz ikisinin de hesabını sormak ve yok sayanlara inat onları görünür kılmak için yarın duruşmada olacağız.” (ÇT)