· "Bir aileye 18 kez gidilmiş ancak barınma ve bakım tedbiri alınmamış."
· "Çocukların üstün yararının göz ardı edildiği bir ortam vardı."
· "Sosyal adalet olmadan adil bir düzen kurulamaz."
· "Türkiye büyüyor deniyor ancak bu büyüme sosyal refaha yansımıyor."
· "Kurum bakımlarındaki kapasite yetersizliği çözüm üretmeyi zorlaştırıyor."
· "Beş çocuğun trajik ölümüne odaklandık ancak bu tür davalar sayısız."
Sosyal Hizmet Uzmanları Derneği İzmir Şube Başkanı Tufan Fırat Göksel, tespitleri böyle sıralıyor. Türkiye’de sosyal yardım sisteminin çöktüğünü ve benzer durumda binlerce aile olduğunu söylüyor.
İzmir’in Selçuk ilçesinde bir barakada çıkan yangında hayatını kaybeden 5 kardeşin cenazeleri, Tahsinağa Camisi’nde düzenlenen törenin ardından Acarlar Mezarlığı’nda yan yana toprağa verildi.
Çocukların cenazeleri, İzmir Adli Tıp Kurumu morgundaki otopsi işlemleri sonrası aile üyelerine teslim edildi.
Cenazeye, Torbalı Açık Cezaevinden getirilen baba Hakan Akcan, jandarma eşliğinde katıldı. Anne Melisa Sinem Akcan ise polis nezaretinde cenazeye getirildi ancak camiye geldiği sırada fenalaşarak Selçuk Devlet Hastanesi’ne kaldırıldı.
"İhmaller Zinciri ve Yetersiz Çözümler"
Sosyal Hizmet Uzmanları Derneği İzmir Şube Başkanı Tufan Fırat Göksel, olayla ilgili ihmaller zincirine dikkat çekti.
Baba cezaevinde değilken ailenin durumu biraz daha iyiydi, ancak baba cezaevine döndükten sonra durum kötüleşti. 15 yıl 8 ay hapisle yargılanan baba, denetimli serbestlik hakkını kaybetmişti. Aile, odun yakarak hayatta kalmaya çalışıyordu ve fiziksel koşullar her zaman kötüydü. Beş çocuğun hiçbir ihtiyacı karşılanamıyordu. Göksel, "200 bin SED alan aile var örnek olarak konak bölgesinde bir meslek elemanın 1800 aktif SED alan ailesi var ve bu ailelerin en az 800'ü benzer koşullarda" dedi.
Göksel, evin organize sanayi bölgesine yakın olduğunu söyledi. Çocukların üstün yararının göz ardı edildiğini ifade eden Göksel, "Bu evde çocukların nefessiz kaldığı bir ortam vardı. Anne de çok ihmal edilmişti. Barınma ve bakım ihtiyacı karşılanabilirdi. Sosyal konut sağlanarak aile başka bir yere taşınabilirdi. Ancak Aile Bakanlığı ve belediye, bu çocukları bölgeden çıkarmalıydı" dedi.
Barınma ve Bakım Tedbiri Eksikliği
Göksel, "Bir aileye 18 kez gidilmiş ancak barınma ve bakım tedbiri alınmamış. Bu durum, çarpıcı bir ihmal örneğidir. Çocuklar aç ve sefildi. Kadına destek olacak kimse yoktu, sağlık hizmetleri yetersizdi. Aşı ve bakım ihtiyaçları karşılanmamıştı" diye konuştu.
Yatılı Bakım Kurumlarının Sorunları
İzmir ve diğer büyükşehirlerde yatılı bakım kurumlarının kapasite yetersizliği ciddi bir sorun olarak öne çıkıyor. Göksel, ekonomik destek vererek çocukların evde bakılmasının tercih edildiğini ancak bu sistemin işlevselliğinin tartışmalı olduğunu vurguladı. İzmir’de yaklaşık 200 bin riskli aile bulunduğunu, Konak bölgesinde ise Sosyal Ekonomik Destek (SED) kapsamında 1.800 aktif dosya bulunduğunu söyledi. Bu dosyaların 800’ü, benzer riskler taşıyan ailelerden oluşuyor.
Derin Yoksulluk ve Travmanın Etkileri
Göksel, derin yoksulluğun marjinalleştiğini ve yoksulluğun büyük bir travma kaynağı olduğunu söyledi. Bu durumun erken yaşta çocuk işçiliği ve okul terklerine yol açtığını belirtti. Sosyal hizmet uzmanlarının, sistem ve kurum yetersizlikleri nedeniyle çözüm üretemediğini vurgulayan Göksel, "Çocuklar ve yaşlılar için kurumlarda yer yok. Risk çok fazla. Konak gibi bölgelerde binlerce aile benzer durumda. Beş çocuğun trajik ölümüne odaklandık ancak bu tür davalar sayısız. İzmir’de en az 200 bin benzer durumda aile var. Konak’ta en az bin 800 aile sosyal ekonomik destek alıyor" dedi.
“Sosyal adalet yok”
Göksel, kurum bakımlarında yer yetersizliğinin çözüm bulmayı zorlaştırdığını, sosyal çalışmacıların ise sistemdeki eksikliklerle baş edemediğini söyledi. "Türkiye büyüyor deniyor ancak bu büyüme sosyal refah anlamında bir karşılık bulmuyor. Sosyal adalet olmadan adil bir düzen kurulamaz. Güçlü mevzuatlar var ama uygulamada eksiklikler büyük" dedi.
Sosyal Hizmet Uzmanları Derneği İzmir Şube Başkanı Tufan Fırat Göksel, tüm bu ihmallerin sonucunda yaşanan ölümlerin benzer durumdaki aileler için bir uyarı niteliği taşıdığını belirterek, kapsamlı ve sistematik çözümlerin bir an önce hayata geçirilmesi gerektiğini vurguladı.
İzmir'deki yangında hayatını kaybeden 5 kardeş toprağa verildi
(EMK)