* Fotoğraf: Anadolu Ajansı (AA) - Arşiv
İsveç Başbakanı Ulf Kristersson, Türkiye'nin NATO üyeliklerini onaylaması için Finlandiya ile birlikte İsveç'ten bulunduğu talepler hakkında 8 Ocak günü yaptığı açıklamanın yanlış anlaşıldığını söyledi.
Kristersson, söz konusu açıklamasında, İsveç'in NATO'ya tam üyeliğini henüz onaylamayan Türkiye için "Türkiye bizim yapamayacağımız ve onlara vermek istemediğimiz şeyleri bizden istiyor" demişti.
Politico'nun aktardığına göre, Kristersson, dün (11 Ocak) Stockholm'de basın mensuplarına yaptığı açıklamada, bu sözlerine de değindi.
İsveç Başbakanı, Türkiye'nin Finlandiya ve İsveç ile Haziran 2022'de imzalanan Üçlü Muhtıra kapsamında iade ve sınır dışı edilmesini talep ettiği kişilerle ilgili yerel mahkeme kararlarının ardından "hareket alanlarının kalmadığını" ima etmek istediği mesajını verdi.
"Ülkesinin terörle mücadele yasalarını güçlendirdiğini, Türkiye ile tam üyelik başvurusu ile ilgili konulardaki müzakerelerin gayet iyi gittiğini" söyleyen İsveç Başbakanı Kristersson, "Biz tam olarak söz verdiğimiz şeyi yapıyoruz, özellikle de terörle mücadele alanında" dedi.
İade ve sınır dışı ile ilgili hükümetin belirli sınırları olduğunu kaydeden Başbakan, "Türkiye bazen İsveç'ten iadesini istediği kişilerin ismini veriyor. İsveç'in bu konudaki mevzuatının çok net olduğu biliniyor: bu kararları mahkemeler veriyor, bunu hükümetin değiştirmesi için bir alan yok" dedi.
"Bu konunun işlerin iyi gittiği gerçeğini gölgelememesi gerektiği" görüşünü dile getiren Ulf Kristersson, "Türkiye ve diğer 30 NATO ülkesinin onaylayıp onaylamama konusundaki kararlarını kendi içlerinde vermelerine saygımız sonsuzdur" değerlendirmesini yaptı.
Ne olmuştu?
İsveç Başbakanı Ulf Kristersson, Türkiye'nin İsveç'in NATO üyeliğini kabul etmek için bulunduğu talepler hakkında 8 Ocak'ta bir açıklama yaptı.
Kristersson, bir düşünce kuruluşunun düzenlediği konferansın ardından yaptığı açıklamada, Türkiye'nin, İsveç'in NATO üyeliği konusunda kendilerinden veremeyecekleri şeyleri istediğini söyledi.
İsveç'in NATO üyeliğinin Türkiye'nin elinde olduğuna işaret eden Kristersson, "Türkiye, Üçlü Muhtıra çerçevesinde yaptığımız şeyleri teyit ediyor fakat kendilerine veremeyeceğimiz ve vermek istemediğiniz şeyleri istiyor. Türkiye'nin taleplerinin hepsini karşılayamayız" dedi.
Kristersson, Türkiye'nin İsveç'in NATO'ya katılımını ne zaman parlamentoda oylayacağını ise bilmediğini ifade etti.
Kristersson'un açıklamasını sosyal medya hesabından yaptığı bir açıklamayla değerlendiren Stockholm Üniversitesi Türkiye Çalışmaları Enstitüsü Direktörü Dr. Paul Levin ise "bunun tartışmalı bir gözlem olduğunu söylemek zor" diyerek özetle şu değerlendirmeyi paylaştı:
"Bu, pek de tartışmalı bir gözlem değil; ben bundan çok şey çıkarmazdım. Ama Başbakan, hükümetin Türkiye'nin taleplerini nasıl kolayca kabul ettiğine yönelik İsveç toplumunda büyüyen memnuniyetsizliğe yanıt veriyor olabilir.
"Yakın zamanda yapılan bir ankete göre, İsveçlilerin yüzde 79'u bu durum NATO üyeliğimizi geciktirecek olsa da İsveç'te hukukun üstünlüğünü savunmamızı istiyor. Yüzde 10, bu, Türkiye'nin taleplerini karşılamak için hukukun üstünlüğünden taviz vermemiz anlamına gelecek olsa bile NATO'ya mümkün olan en kısa zamanda girmemiz gerektiğini düşünüyor.
"Dolayısıyla ben de üsluptaki bu küçük değişimi politikadaki bir değişim olarak değil, ülkedeki kamuoyu görüşüne yanıt olarak okuyorum.
"Hükümet, muhtemelen Haziran ayında imzalanan Üçlü Muhtırayı uygulamaya devam edecek. Sadece Türkiye'nin bazı taleplerinin bunun (memorandum) ötesine geçtiğini söylüyorlar." (SD)