İstanbul Üniversitesi öğrencileri, Prof. Dr. Raşit Tükel’in rektörlük seçimlerinde birinci olmasına rağmen atanmamasını bugün düzenledikleri “Özgürlük ve Demokrasi Şenliği” ile protesto etti.
Öğrenciler, sadece seçimlerden birinci çıktığı için değil; savunduğu demokratik, özgür, özerk, kamusal, parasız, bilimsel, nitelikli eğitim ilkelerinden ve 'Üniversiteyi birlikte yönetelim' çağrısından ötürü Raşit Tükel'e sahip çıktıklarını belirtti.
Cumhurbaşkanının atadığı Prof. Dr. Mahmut Ak’ı rektör olarak tanımadıklarını söyledi.
“Raşit Tükel rektörümüzdür”
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın atamayı gerçekleştirmesinin ardından 3 Nisan’da forum düzenleyen öğrenciler bu kararı şenlikle protesto kararı almıştı.
Haftanın ilk günü şenlik başladı. Hukuk Fakültesi’nde öğrenciler ve akademisyenlerin katılımıyla düzenlenen forumun ardından öğrenciler “AKP defol üniversiteler bizimdir”, “Raşit Tükel rektörümüzdür” sloganlarıyla ana kapı önünde toplandı.
Öğrenciler adına konuşan Nurseli Gözüaçık, “AKP hükümetinin üniversiteyi kuşatma çabalarını kabul etmiyoruz” diyerek Prof. Dr. Raşit Tükel’i rektör olarak tanımadıklarını, Prof. Dr. Raşit Tükel’in meşru rektör olduğunu söyledi.
İÜ öğrencilerine Marmara Üniversitesi'nden öğrenciler de destek verdi.
“Herkese çay…”
Açıklamanın ardından öğrenciler sloganlarla Hukuk Fakültesi’nde şenlik için hazırlanan alana gitti. Müzisyenlerin eşlik ettiği şenlik alanında pankartların yanı sıra Çayhane de yerindeydi.
Burada konuştuğumuz öğrencilerden Mehmet Cenk Yürükoğlulları, sosyal medyadaki paylaşımlara Ahmet Necdet Sezer döneminde de benzer uygulamaların olduğu ve onlara karşı çıkılmadığı yönünde eleştiriler geldiğini söyledi.
Ahmet Necdet Sezer döneminde ilkokulda olduklarını not düşen Yürükoğulları, akademisyenlerin ve öğrencilerin Sezer döneminde de vesayete karşı çıktıklarını hatırlattı. Şimdi de aynı şekilde mücadeleye devam ettiklerini söyledi.
Sanat Tarihi Bölümü’nde araştırma görevlisi olan Gül Altun, “Oyunu kuralına göre oynadığınızda da bunlarla karşılaşıyorsunuz” diyerek öğrencilerin tepkilerinin meşru olduğunu, akademisyenlerin daha çok destek vermesi gerektiğini düşündüğünü söyledi.
Öğrencilerin ve araştırma görevlilerinin oy kullanma haklarının olmadığını hatırlatan Altun, üniversitedeki mevcut yönetim anlayışının öğrencileri dışladığını söyledi. Nasıl yönetim olmalı sorusuna ise YÖK’ün kaldırılması gerektiği şeklinde yanıt verdi.
“Birlikte yönetelim”
Tükel’in “Birlikte yönetelim” çağrısı altında sıraladığı ilkeler de öğrencilerin onu desteklemesinde sıkça vurguladıkları nokta.
Ercan Kayra, üniversitede öğrenci kulüplerinin işlevsizleştirilmeye çalışıldığını anlattı. Raşit Tükel’in rektörlüğünün yeni bir üniversite kurmanın imkanını ortaya koyduğunu söyledi.
Canan Dede, “Olaya siyasi açıdan yaklaşmıyoruz ama karşımızdakilerin siyasi açıdan baktığı aşikar” derken seçilen rektörün atanmasını istediklerini, bu gerçekleşene dek de mücadeleyi sürdüreceklerini söyledi. (BK)