Hapishaneler İzleme Kurulu, 2011'de hapishanelerden gelen mektuplardan, yapılan başvurulardan, ve basından elde edilen bilgilerden derlediği "2011 Hak İhlalleri Raporu"nu açıkladı.
Kurul, Türk Tabipleri Birliği (TTB), Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK), Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV), İnsan Hakları Derneği (İHD), Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) ile Tutuklu Hükümlü Aileleri Yardımlaşma Derneği (TAYAD) temsilcilerinden oluşuyor.
Raporda, hapishanelerdeki ağır tecride ve sohbet hakkının uygulanmamasına dikkat çekildi.
"Tutuklu ve hükümlüler, aile görüşü yasakları, mektup yasakları, gazete ve kitap yasakları, telefon yasakları, ortak kullanım alanlarına çıkma yasakları, hücre cezalarıyla dış dünyadan soyutlanıyor."
Raporda, Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi'nin, üye devletlere Avrupa hapishane kuralları hakkındaki tavsiye kararı hatırlatıldı.
Karara göre, özgürlüğünden yoksun bırakılmış olan herkes cezalandırılmalarına veya tutuklanmalarına hükmedilen kararla yasal olarak ellerinden alınmayan tüm haklara sahip olmaya devam eder.
"Mahpusların haklarını ihlal eden hapishane koşulları, 'kaynak yokluğu' gerekçe gösterilerek savunulamaz. Hapishanendeki yaşam kamusal hayatın olumlu yanlarına olabildiğince yaklaşacak biçimde düzenlenmeli."
"Hapishane dışındaki sosyal hizmetlerle işbirliği ve mümkün mertebe sivil toplumun hapishane yaşamına katılımı teşvik edilmeli. Bütün cezaevleri düzenli idari denetime ve bağımsız izlemeye tabi olmalı."
617 hasta mahpus tedavi bekliyor
Kurulun geçen yıl için belirlediği 724 işkence ve kötü muamele vakası gerçekleşti. Tedavisi yapılmayan ve sağlık hakkı ihlal edilen tutuklu ve hükümlü sayısı da 617 oldu.
Raporda, hapishanenin fiziki koşullarının mahpusları hasta etmesinin yanı sıra aile hekimi uygulamasına geçilmesiyle tedavilerin daha da aksadığı ifade edildi. Aile hekimi haftada iki kez geldiğinden muayene olabilme şansı da düşüyor.
"Hapishanedeki önemli hak ihlallerinden biri de işkence. Siyasi tutuklu ve hükümlüler gördükleri işkenceleri anlatacak örgütlenmelere sahipken adli mahpusların gördüğü işkencenin tespit edilebilmesi daha da zorlaşıyor."
316 mahpus da beslenme, ısınma ve fiziki koşullarla ilgili hak ihlaline uğradığını belirtti.
Avukatları da dövdüler
Rapora göre, Bakırköy Kadın Hapishanesi'nde kalan ve ağır hasta, görme engelli mahkum Hediye Aksoy, muayene için hastaneye götürülürken 25 Ağustos'ta ring aracında jandarma erleri tarafından darp edildi. Aksoy'un tahliye edilmemesini protesto eden 22 kadın mahpus da 16 Ağustos 2011'de gardiyanlar tarafından darp edildi.
Kürdistan Topluluklar Birliği (KCK) soruşturması kapsamında Asrın Hukuk Bürosu'na düzenlenen operasyonla tutuklanarak Kandıra 2 Nolu F Tipi Hapishane'ye gönderilen avukatlardan Serkan Akbaş, Mehmet Bayraktar ve Mehmet Nuri Deniz "ince arama" adı altında çıplak arama uygulamasına karşı çıktıkları için 19 Aralık 2011'de gardiyanlarca dövüldü.
Rapora rağmen tahliye edilmediler
2011'de 44 mahpus hapishanede yaşamını yitirdi.
44 mahpus arasında, 16 Eylül 2011'de Van'dan İstanbul'a ring aracıyla götürülürken çıkan yangında hayatını kaybeden beş tutuklu ve hükümlü de var. Araçta elleri kelepçeli olan ve kaçamayan Abdülsetter Ölmez (35), Sinan Aşka (18), İsmet Evin (33), Akif Karabalı (24) ve Medeni Demir (47) Kayseri'nin Pınarbaşı İlçesi'nin yakınlarında yanarak yaşamını yitirdi.
Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Balcalı Hastanesi'nin hakkında "hasta hastalığının son evresinde, hapishane koşullarında yaşamını sürdüremez" raporu verdiği Latif Badur, hastanenin mahkûm odasında 7 Kasım 2011'de öldü.
Erzurum H Tipi Hapishanesinde hükümlü bulunan ve Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün talimatı ile tahliye işlemleri için Adli Tıp Kurumu'na 60 yaşındaki kanser hastası Mehmet Aras, burada raporların çıkmasını beklerken 18 Aralık 2011'de yaşamını yitirdi.
Mahpuslara anadil yasağı!
Anadil kullanımı başta olmak üzere iletişim ve haberleşme konusundaki ihlaller nedeniyle kurula 417 ayrı şikayet ulaştı.
Rapora göre, Van F Tipi Hapishanesi'ndeki kapalı görüşte aileleriyle Kürtçe konuşan Hamdi Kılınç, İskan Aksaç ve Aydın Akış adlı üç mahkûm 4 Şubat 2011'de gardiyanlarca dövüldü.
Maltepe Çocuk Hapishanesinde kalan 14 çocuk da aralarında Kürtçe konuştukları için 21 Şubat 2011'de dövüldüler, gardiyanlar çocukları ölümle tehdit etti. (AS)
* Raporun tamamına buradan ulaşabilirsiniz.