* İki öğretmen, üçüncü tahliyelerinin ardından avukatları Ferdi Yamar ile Bakırköy Cezaevi önünde “tahliye hatırası” fotoğrafı çektirmişti.
Haberin İngilizcesi için tıklayın
“Kanuna aykırı gösteri yürüyüşü düzenlemek” suçlamasından dört kez tutuklanan iki öğretmen, Nursel Tanrıverdi ile Selvi Polat, Bakırköy Cezaevi’nden 15 Nisan’da dördüncü kez tahliye edildi.
7 Şubat 2017 tarihli, 686 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile görevlerinden ihraç edilmelerinin ardından Bakırköy meydanında eylem yapmayan başlayan iki öğretmen, aynı suçlamayla yargılandıkları altı farklı mahkemede ise beraat etti.
Ancak bu beraat kararları, savcılığı yeni iddianameler hazırlamaktan vazgeçirmedi.
TIKLAYIN - Tutukluyken Beraat Ettiler, Yine Tutuklandılar, Yine Beraat Ettiler, Yine Tutuklandılar
Polis, savcı ve hakimler hakkında suç duyurusu yapacaklar
Son tutuklanmaları da tahliyelerinden bir hafta sonraya denk gelmişti.
bianet’e konuşan Tanrıverdi, eylemlerine müdahale eden polisler ve tutuklamaya sevk eden savcılar ile tutuklama kararı veren hakimler hakkında suç duyurusu yapacaklarını açıkladı:
“Hapishaneden çıktıktan bir hafta sonra tekrar tutuklanmak ülkemizdeki hukuksuzluğun geldiği noktayı gösteriyor. Güçlü bir iktidar ülkedeki demokratik eylemlere bu şekilde müdahale etmez, gerek duymaz.
“2911 sayılı yasaya muhalefet etmediğimiz apaçık ortadayken tutuklanma şeklindeki bu ağır uygulama, kararın politik olduğunu gösteriyor. Karsımızda isini kaybetmekten korkan polis, savcı ve hakimler var. Hepsinin suç işlediğini düşündüğümüzden bize işkence yapan polisler, tutuklama kararı veren savcı ve hakimler hakkında suç duyurusunda bulunacağız.
“KHK’lıların seçme ve seçilme hakkını bile elinden almaya çalışan, bize düşman hukukunu uygulayan iktidar ve yargıya karşı mücadelemiz devam edecek. İşimizi istemeye ve alanlarda olmaya devam edeceğiz. Çünkü her ikisi de suç değil.”
“Memurun iş güvencesi için de mücadele ediyoruz”
Nursel Tanrıverdi, memurun, 657 sayılı kanuna göre iş güvencesi bulunduğunu, eylemleriyle iş güvencesi için de mücadele ettiklerini anlattı:
“Kanunda iş güvencesinin düzenlenme nedeni, her gelen hükümete göre şekillenmek zorunda bırakılmamamız içindir. Yani bizi güvenceye alır, bağımsız ve tarafsız kılar. İşten atılmamız, iktidarın AKP’li memur yaratma hamlesidir, iş güvencesinin tamamen rafa kaldırılmasıdır. Biz, aynı zamanda iş güvencesi için de mücadele ediyoruz.”
Ne olmuştu? |
7 Şubat 2017 tarihli, 686 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile görevlerinden ihraç edilen iki öğretmen, 20 Şubat 2017’den bu yana “İşimizi istiyoruz” sloganıyla Bakırköy meydanında, Pazartesi, Çarşamba ve Cumartesi günleri eylem yapıyor. Meydana çıktıkları pek çok sefer gözaltına alındılar, eylemlerinin 74. haftasında da yine gözaltına alınıp adli kontrolle serbest bırakıldılar. Ancak bu kez mahkeme kararında şöyle bir adli kontrol kısıtlaması yer aldı: “Şüpheliler hakkında Ceza Muhakemeleri Kanunu’nun (CMK) 109/3-L maddesi* gereğince, hakkında kamu davası açılıp savunması alınıncaya kadar Bakırköy Cumhuriyet Meydanına 200 metreden fazla yaklaşmalarının yasaklanmasına karar verildi.” TIKLAYIN - Öğretmenlere Adli Kontrol: “Meydana 200 Metreden Fazla Yaklaşmaları” Yasak Yasağı tanımayacaklarını söyleyen öğretmenler, 13 Ağustos 2018’de Bakırköy’de basın açıklaması yapmak isteyince gözaltına alınıp bu kez hakimlikten yurtdışına çıkış yasağı ve imza verme şartıyla serbest bırakıldı. TIKLAYIN - Bakırköy’e Girmesi de Yasak, Yurtdışına Çıkması da İki öğretmen meydanda eylem yapmak istedikleri için yine gözaltına alındığında, 21 Ağustos’ta tutuklandı. Yaklaşık iki hafta sonra tahliye oldular. Daha sonra meydana yaklaşmama yasağı da mahkemece kaldırıldı. Bu soruşturma sonucunda açılan davada ise 14 Şubat’ta beraat ettiler. Ancak 5 Şubat’ta Bakırköy 2, Sulh Ceza Hakimliği, bu kez de meydana 100 metreden fazla yaklaşmamalarına hükmetti. Eyleme başladıklarından beri dört kez tutuklanıp tahliye edilen öğretmenler, aynı suçlamayla yargılandıkları altı ayrı mahkemedeki altı davadan ise beraat etti. * 2012’deki değişiklikle getirilen CMK’nın 109/3-l maddesi, “Belirlenen yer veya bölgelere gitmemek” ibaresini içeriyor. |
(AS)