Askerliği sırasında şüpheli bir şekilde ölen Caner Bahar'ın 1 Şubat'ta Ankara Genel Komutanlığı Askeri Mahkemesi'nde görülen duruşmasında Bahar'ın ölümü "cinayet" olarak tanımlanmadı ve dava 4 Nisan'a ertelendi.
Caner Bahar'ın babası Ramazan Bahar duruşma sonrası yaptığı açıklamada mahkemenin tavrına dikkat çekerek "Burada adaletin a'sı yoktur" dedi. Oğlunun öldürülmesinin birinci cinayet olduğunu belirten Bahar, ikinci cinayetin ise mahkemenin işlediği hukuk cinayeti olduğunu söyledi.
İnsan Hakları ve Mazlumlar İçin Dayanışma Derneği (Mazlum Der), İnsan Hakları Derneği (İHD) ve Türkiye İnsan Hakları Vakfı (THİV) ise yaptığı ortak basın açıklamasında tüm şüpheli asker ölümlerinin takipçisi olacaklarını ifade etti.
Şüpheli asker ölümlerine dikkat çekilen açıklamada, "Son yıllarda askerlik görevini yerine getirirken şüpheli bir şekilde yaşamını yitiren kişi sayısında ciddi bir artış görülmektedir. Örneğin, sadece 2012 yılının ilk ayında yetkililerce intihar ettiği iddia edilen yedi asker şüpheli biçimde yaşamını yitirmiştir" denildi.
Askeri birimlerin sivil denetimine açılması gerektiği ifade edilen açıklamada, askeriyede yaşanan işkence ve kötü muamelenin ancak ölümler olduğunda bilindiği belirtildi. Bu duruma örnek olarak ise Uğur Kantar'ın Kıbrıs'ta askerliğini yapmakta iken disko diye tabir edilen askeri birliğe bağlı cezaevinde maruz kaldığı kötü muamele ve işkence sonucu ölümü gösterildi.
Basın açıklamasında son olarak askeri birimlerin sivil denetime açılması ve zorunlu askerliğin kaldırılması, vicdani ret hakkının tanınması gerektiği belirtildi.
Ne Olmuştu?
Er Caner Bahar 4 Şubat 2009'da askerliğini yaptığı sırada kafasından aldığı kurşunla hayatını kaybetti. İlk duruşma 4 Mayıs 2011'de gerçekleştirildi. Mahkeme şüphelilerin "kasten adam öldürme" suçundan değil, "görevi ihmal suçundan" yargılanmasına karar vermişti. (SK/HK)
