bianet'in dernek görevlilerinden aldığı bilgiye göre, kendilerine mektupla ilgili haber verilmesinin ardından binaya gelen güvenlik kuvvetleri içeriye girişlere ve dışarıya çıkışlara izin vermedi.
Mektup zarfına ilk dokunan ve "boğazlarının yandığını" söyleyen 6 kişi, Şaban Dayanan, Hürriyet Şener, Necati Yıldız, Veysi Altay, Fati Güzel, Nacihan Bayram, sağlık ekiplerince kontrolden geçmek üzere Samatya Hastanesi'ne götürüldü.
Dernek binasının belli bölgelerineyse dezenfektan uygulandı.
Geçici karantina kaldırıldı
Olay yerinde incelemede bulunan İl Sağlık Müdürlüğü yetkilisi Dr. Türkay Esin, "İçeriyi temizledik ve ilaçladık. Şu an sorun yok. Karantina kaldırıldı. İçerideki altı kişinin hastaneye gitmesine gerek yok" dedi.
Samanyolu TV'den Ali Demirel, İHD'den Safiye Akyol, Sait Ali Durmaz, Kadriye Doğru, Rafi Hermon, Rojdan Alpkaya geçici karantina süresince içeride tutuluyordu.
Kurukafa ve şüpheli toz
Şener'in açıklamasına göre, derneğe gönderici kısmında "TİTBANK Laleli Misafirhanesi" yazılı büyük çapta bir zarfla gönderilen mektup ulaştı. Dernek görevlilerinin adresten şüphelenmesi üzerine açtıkları zarfın içinden ikinci bir zarf çıktı.
İHD, ikinci zarfın ön kısmında kuru kafa işareti çizili ve "CEEEEE" yazılı olduğunu, ışığa doğru tutulduğundaysa, zarfın gizli bölmesinde içinde kahverengi, şüpheli bir tozun olduğunu gördüklerini bildirdi.
Şener: Bu tür baskılarla insan hakları mücadelesini yavaşlatamayacaklar
Durumu İstanbul Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şubesi ve Güvenlik Şubeleri olmak üzere yetkililere bildirdiklerini açıklayan Şener, "Bu tür baskı ve yöntemlerle insan hakları mücadelesini durdurmayı veya yavaşlatmayı hedefleyen kesimler amaçlarına ulaşamayacaklar" dedi.
İHD üyeleri: Keskin'e yönelik gazete ilanlarıyla ilgisi olabilir
İHD'den Leman Yurtsever, "Bu mektup tesadüf değil. Programlı ve organize olduğunu, bugün Hürriyet ve Cumhuriyet gazetelerinde verilen ilanlarla ilgili olduğunu düşünüyoruz" dedi.
Bugün gazetelerde yer alan, Eren Keskin'in yargılanmasıyla ilgili destek kampanyasını hedef alan ilanda, Keskin'in "PKK'nin karalamalarını dile getirdiği", "barış ortamını bozmak ve Türk Silahlı Kuvvetleri'ne duyulan saygıyı azaltmak için olağanüstü çaba gösterdiği" öne sürülüyor.
Eski İHD yöneticilerinden Nimet Tanrıkulu da mektubun ilanla bağlantılı olduğunu düşündüğünü söyledi.
Tanrıkulu, İHD'ye yönelik saldırılarla, "barış ve demokrasi mücadelesini, yoksul halkın taleplerini, korkutarak, sindirerek susturmaya çalışıyorlar" dedi; bu süreçte en önemli görevin insan hakları savunucularına düştüğünü, hak savunucularının birleşerek birlikte hareket etmeleri gerektiğini söyledi.
İnsan hakları savunucuları daha önce de tehdit edilmişti
İHD yöneticilerine geçen yıl gönderilen Türk İntikam Tugayı (TİT) imzalı, "akıllarını başların almadıkları taktirde" ölümle tehdit eden mektuplar gönderilmişti.
İHD İstanbul Şubesi'nin eski başkanı Eren Keskin, bu mektuplarla ilgili suç duyurusunda bulunduklarını ancak "İfadeye bile çağrılmış değiliz" diyerek hiçbir gelişme olmadığını söylemişti.
Keskin, mayıs sonunda da, derneğin eski başkanlarından Akın Birdal'ın suikast emrini vermekten ceza alan Semih Tufan Günaltay'ın kurucusu olduğu Ulusal Birlik Partisi imzalı taciz mesajları aldığını açıklamıştı. (TK)