Rusya uçakları Hmeymim üssüne konuşlanırken, bölgeye takviye yapıldı. Fotoğraflar: Sputnik
15 Mart 2011'de başlayan Suriye iç savaşında İdlib şu an Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad'ın "zafer" ilanı için son aşama gibi görülüyor.
7 Eylül'de Tahran'da yapılacak Rusya-İran-Türkiye zirvesi öncesi Rusya'nın bugün İdlib'e düzenlediği saldırının ne anlama geldiğini ve İdlib'deki olası senaryoları Ortadoğu üzerine çalışan Doç. Dr. Erhan Keleşoğlu bianet'e yorumladı.
Doç. Dr. Keleşoğlu, İstanbul Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Uluslararası İlişkiler ve Siyaset Bilimi Bölümü’nde öğretim üyesi olarak görev yapmakta iken 29 Ekim 2016 tarihinde 675 sayılı KHK ile kamu hizmetinden ihraç edildi. Keleşoğlu “Bu suça ortak olmayacağız” bildirisini imzalamıştı.
Rusya'nın bugünkü saldırısını "sabırsızlığının göstergesi" olarak niteleyen Keleşoğlu, İdlib üzerinden şu anki durumu Suriye iç savaşının en kritik evrelerinden biri olduğunu söylüyor.
"Rusya'nın saldırısı gözdağı olarak okunabilir"
"Orada bir sıkışıklık söz konusu. Astana Zirvesi öncesi Rusya'nın sabırsızlığı, Lavrov'un (Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov) açıklamaları ile aşikar hale geldi.
"Rusya bir an önce bir çözüme gidilmesini istiyor. Bunun için de Akdeniz'e 'tatbikat' için Hmeymim (Lazkiye) üssüne önemli sayıda uçak sevketti.
"Rusya'nın bugünkü saldırısı Batılıların olası bir müdahalesini engellemek için bir gözdağı olarak okunabilir.
"Rusya benzer şekilde Türkiye'yi de hızlı hareket etmesi için zorluyor. Çünkü Türkiye sahadaki aktörlerle bir müzakere halinde.
"Önemli nokta oradaki 3 buçuk milyon insan"
"Burada önemli husus olası bir askeri operasyon sırasında oradaki 3 buçuk milyona yakın insan.
"Bunların büyük bir kısmının mülteci olarak Türkiye sınırına gelmesi bekleniyor. Suriyeli mülteciler iç siyasetin tartışmalı konularından biri haline gelirken, AKP yönetimi yeni bir mülteci dalgasını önleme zihniyetindi.
"Buna karşılık Birleşmiş Milletler de sivillerin güvenliği için çağrı yaptı. Dolayısıyla kritik bir evredeyiz, hatta Suriye iç savaşının en kritik evrelerinden bir tanesindeyiz.
"İdlib meselesinin diplomatik olarak çözülmesi tüm tarafların ve sivil halkın yararına.
"Radikal selefi cihatçılar diğer önemli sorun"
İdlib'de yaşayan ve Suriyeli olmayan radikal cihatçıların bölgedeki en büyük çözümsüzlük noktalarından biri olduğunu söyleyen Keleşoğlu şöyle devam etti:
"On binlerce yabancı cihatçıdan söz ediliyor. Suriyeli olmayan bu militanların akibeti belirsiz. Bir bekleme sürecindeyiz. Ben İran, Rusya, Suriye zirvesi olmadan bir harekat olmasını beklemiyorum."
"Rusya sabırsız, Suriye ve Türkiye erteliyor"
Dr. Keleşoğlu, Cuma günü Tahran'da yapılacak zirve sonrası söz konusu operasyonun hemen başlama ihtimaline yönelik soruya ise şöyle cevap verdi:
"Burada Rusya'nın bir sabırsızlığı söz konusu. Türkiye ve rejim daha çok erteleme politikasını sahiplenmiş görünüyor. Görüşmeden sonra hemen harekat başlar diyemeyiz ama ayak sesleri duyuluyor tabii.
"İdlib etrafında büyük bir yığınak var. Türkiye'nin 12 gözlem noktası bulunuyor, Rusya ve İran'ın da gözlem noktaları var. Suriye rejimi ciddi bir yığınak yaptı. Dolayısıyla askeri bir çözüm masada olacak. Ama askeri operasyon da hiç kolay bir çözüm olmayacak."
İdlib Suriye'deki son cephe olur mu?
Keleşoğlu, İdlib'in Esad için "son cephe" olup olmayacağı konusunda ise şunları söyledi:
"İdlib evet çatışmasızlık bölgeleri açısından son cephe ama eğer İdlib de rejimin eline geçerse Suriye'nin tamamı yine rejim tarafından kontrol ediliyor olmayacak.
"Suriye'nin doğusu Suriye Demokratik Güçleri (SDG) tarafından kontrol ediliyor. İdlib'in kuzeyinde Afrin ve Fırat Kalkanı bölgesi var. İdlib rejim konusundan kontrol edilse dahi üç bölge olmuş olacak.
"Perdeler daha kapanmaz"
"Diğer tarafta Irak sınırı ve ABD himayesinde bir alan var. İki nüfus alanına bölünmüş durumda.
"Dolayısıyla daha perdeler kapanmaz. Kesin bir çözüm ancak müzakereler sonunda ortaya çıkar gibi görülüyor."
Keleşoğlu Suriye Demokratik Güçleri (SDG) ve Suriye yönetimi arasında bahsi geçen görüşmelerle ilgili ise "Suriye Demokratik Güçleri, Suriye rejimiyle görüşmeyi sürdürüyor. Henüz kesin olarak müzakere demek doğru olmayabilir ama net bir gizli pazarlık sürüyor" ifadelerini kullandı. (PT)