1995 yılında yayın hayatına başlayan Özgür Radyo tam 21 yıl boyunca yayın yaptı.
Yayın hayatında toplamda üç yıla yakın yayın durdurma cezası olan Özgür Radyo, 4 Ekim tarihinde kapısı kırıp mühürlenene, çalışanları yerlerde sürüklenerek gözaltına alınana kadar yayınını sürdürdü.
24 Temmuz sansürün kaldırılmasının 109. yıl dönümünde 668 sayılı Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile kapatılan Özgür Gündem Yayın Koordinatörü Derya Okatan ile konuştuk.
"Ezilenlerin sesi olmak için yola çıktık"
Derya OkatanTurizm mezunu. 2006'da Özgür Radyo'da muhabir olarak gazeteciliğe başladı. Muhabirlik ve editörlük yaptı. 2009'da Etkin Haber Ajansı'na geçti, editörlük ve haber müdürlüğü yaptı. 2014'te yeniden Özgür Radyo'ya Yayın Koordinatörü olarak geri döndü. |
TIKLAYIN - ÖZGÜR RADYO YAYINI KESİLDİ, ÇALIŞANLAR DARPLA GÖZALTINA ALINDI
Özgür Radyo'nun hikayesi nedir? Nasıl başladı yayına?
Özgür Radyo 1995'te kuruldu. O zaman İstanbul'da yerel radyolar yeni kurulmaya başlanmıştı, Özgür Radyo da İstanbul'un ilk yerel radyolarından biri.
Ezilenlerin sesi olmak iddiasıyla, “Farklı ses, farklı yorum” sloganıyla yola çıktı ve kapanana kadar bu yayın çizgisini sürdürdü. Bir müzik kutusu değil haber radyosuydu. Mikrofonunu kadınlara, gençlere, lgbti'lere, Ermenilere, Kürtlere yani topumun tüm ezilen kesimlerine açtı.
1990'lı yıllar muhalif basının üstünde yoğun baskıların olduğu yıllardı. Özgür Radyo da bu baskı ve zorluklar altında yayınını sürdürdü. Kapatma cezalarıyla karşılaştı. Üç defa toplamda üç yıla yakın süreyle yayın durdurma cezası aldı.
"Özellikle mahpusların haber kaynağıydı"
Ekonomik ve siyasi baskılarla, çalışanlarının büyük özverisi, sevgisi ve inancıyla mücadele etti. Dinleyicileri ile çok özel bir ilişki kurdu. Sadece dışarıda değil hapishanelerde de en çok dinlenen radyolardandı.
Bugün görüşe giden arkadaşlarımdan duyuyorum, artık mahpuslar haftada bir olan biteni öğrenebiliyor, iletişim hakları ihlal ediliyor, istediklerini televizyon kanallarını izleyemiyorlar. Oysa Özgür Radyo özellikle mahpuslar için anlık haber alma kaynağıydı.
Bu nedenle Özgür Radyo'nun dinleyicileriyle çok özel bir ilişkisi vardı, bunu radyo kapatıldığında yapılan sosyal medya paylaşımlarından da gördük, bizleri ziyarete de geldiler, destek de verdiler.
Herhalde bunun nedeni, bu mikrafondan ezilenlerin sesini, kendi seslerini yansıtmış olmamız.
"Kapatılma değil yayın durdurma cezası bekliyorum"
Kapatılma kararını nasıl öğrendiniz?
Olağanüstü Hal'in ilan edildiği 20 Temmuz 2016'dan beri her gün böylesi bir karar bekliyorduk. Ben radyonun kapatılmasından ziyade uzun süreli bir yayın durdurma cezası bekliyordum. Çünkü AKP ve Saray iktidarının tüm muhalif sesleri susturmak gibi bir yönelimi vardı.
Önce bir söylenti olarak duyduk. Bazı televizyon ve radyoların kapatıldığı söyleniyordu, rakam değişiyordu, sonra bir listeden bahsettiler.
Sonra 30 Eylül'de bize herhangi bir tebligat yapılmadan internet sitemize erişime engellendi. RTÜK'ü aradığımızda bilgilerinin olmadığını ama bir liste söylentisinin olduğunu söylediler. Biz de bizi kapatacaklarını anladık.
Bunun üzerine nöbete başladık. Dinleyicilerimize destek çağrısı yaptık. 24 saat radyoda bekledik, dinleyicilerimiz de nöbete geldi. Onları da yayına aldık.
"Kapımızı kırdılar, çalışanlarımızı gözaltına aldılar"
Radyonun kapatıldığını günü anlatır mısınız?
Radyonun kapatıldığı gün ben Ankara'da RTÜK ile görüşmedeydim. Canhıraş bu kararı kaldırmaya çalışıyorduk.
Önce Hayatın Sesi ile İMC TV'ye gittiler, bize gelecekleri çok açıktı.
Önce Çamlıca'dan karasal yayınımımızı kestiler, internetten yayına devam ettik.
Radyomuzu büyük emeklerle kurmuş ve ayakta tutmuştuk. Çok fazla ekonomik sıkıntı yaşamış ama dinleyicimize yansıtmamaya çalışmıştık. Ve tamamiyle hukuksuz bir karar ve KHK ile radyomuz kapatılmaya, mal varlığına el konmaya çalışılıyordu. Bu nedenle kapıyı açmadık.
Onlar da kırarak girdiler.
Nöbete destek için radyoya gelen dinleyicilerimizi, çalışma arkadaşlarımızı darp ederek, işkenceyle, yerlerde sürükleyerek gözaltına aldılar. Bir arkadaşımızın kaburgaları kırıldı.
14 kişiye aldılar, kapımızı mühürleyip gittiler. Binbir emekle aldığımız cihazlarımıza el koydular. TRT'ye vereceklerini söylediler, daha sonra TMSF tarafından komik fiyata satışa çıkarıldığını gördük. Bazıları ise listede yoktu onlara ne oldu bilmiyoruz.
Yayına devam ediyor musunuz?
Özgür Radyo internet üzerinden yayına devam ediyor. İnternet sitemiz de defalarca kez erişime engellendi ama devam ediyoruz.
"OHAL Komisyonunun bağımsız karar vereceğini düşünmüyorum"
Hukuki süreç ne durumda?
Kararın iptali için Danıştay'a dava açtık.
Avrupa İnsan Hakları Komisyonu için OHAL Komisyonunu bekledik. AİHM daha yeni ihraçlarla ilgili iç hukuk yollarının tükenmediği açıklaması yaptı. Ancak bunca hukuksuzluk varken nasıl bir iç hukuk yolu olabilir ki.
OHAL Komisyonu'na başvuracağız ama bu komisyonun bağımsız karar verebileceğini düşünmüyorum. Bir suçlamayla karşı karşıyayız ama kendimizi savunmamıza dahi izin verilmiyor.
AİHM'e de başvuracağız ama onun da kararları siyasi dengeleri gözetiyor.
Özgür Radyo1995’ten beri Kadıköy’den dünyaya yayın yapan Özgür Radyo 20 yaşını bu sene kutladı. 95.1 frekansından yayın yapan Özgür Radyo, “müzik kutusu olmayacağız” iddiasıyla çıktığı yolda 20. yılını doldurdu. 20 yıl içinde RTÜK tarafından verilen cezaların onanmasıyla 4 yıla yakın bir süre boyunca kapalı kaldı. Ancak "Özgür Gazete" olarak internet üzerinden yayına devam etti. 2000'li yılların başında internetten yayın yapan ilk radyolardan biri oldu. Bu dönemin ardından dinleyicilerinin gösterdiği dayanışmadan aldığı güçle 95.1 frekansından yayın yapmayı sürdürdü. |
(EA)