Artvin'in Hopa ilçesinde 31 Mayıs'ta çıkan olayların ardından ilçede açılan ikinci davanın iddianamesinde, atıldığı ileri sürülen taşlar "silah" sayıldı. Sanıkların, "taş attıkları" gerekçesiyle 12 yıla kadar hapsi isteniyor.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın 31 Mayıs 2011'de Artvin'in Hopa ilçesindeki mitinginde, hidroelektrik santrallere (HES) karşı çıkan Hopalılara biber gazı ve tazyikli suyla müdahale edilmişti. Emekli öğretmen Metin Lokumcu biber gazı nedeniyle kalp krizi geçirerek yaşamını yitirmişti.
Bir olay, dört dava
Mitingin ardından onlarca kişi gözaltına alındı, Ali Aksu, Erhan Köse, Görgü Demirpençe, İbrahim Aksu, İdris Akbıyık, Önder Öner ve Şafak Ustabaş'a Erzurum 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nde "terör örgütü propagandası yapmak" suçundan dava açıldı. Sanıklar bu suçlamadan beraat etti.
Cengiz Akyüz, Şinasi Gümüşkaya, Şaban Kotil, Şafak Ustabaş ile İdris Akbıyık hakkında da "Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu'na muhalefet", "görevli memura mukavemet " ve "kamu malına zarar vermek" suçlarından iki yıldan 12 yıla kadar hapis istemiyle, Hopa Asliye Ceza Mahkemesi'nde ayrı bir dava açıldı.
Ankara'daki Lokumcu'nun öldürülmesini protesto eden 28 kişiye de Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi'nde "örgüt üyeliğinden" açılan dava devam ediyor.
Gerekçe: Araçlara zarar vermek, halay çekmek
Hopa'da açılan son davada da Erhan Köse, İbrahim Aksu, Yunus Aksu ve Ender Yalçın, "Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu'na muhalefet", "görevli memura mukavemet" ve "kamu malına zarar vermek"le suçlanıyor.
Savcısı Nihat Hırka'nın hazırladığı iddianamede, sanıkların yasa dışı gösteriye katılıp polislere taş atarak direndiği, TOMA aracı ve diğer araçlara zarar verdikleri gerekçesiyle iki yıldan 12 yıla kadar hapsi talep ediliyor.
İddianamede, Ali Aksu'nun megafonla eylemci gruba "Biraz önce Hopa Emniyet Müdürü çok talihsiz açıklama yaptı. Hopalılara 'meydandan ayrılın' dedi. Biz Hopalıyız, Hopa Meydanı'ndan asla ayrılmayacağız" demesi ve eylemcilerin halay çekmesi de suç delillerinden sayıldı. Çok sayıda aracın taşlardan zarar görmüş olması da eylemcilerin suçlanma sebeplerinden.
"Taş faile avantaj verdiği için silah sayılır"
Başbakan Erdoğan'ın otobüsünün taşlanmasıyla Başbakanlık Koruma Daire Başkanlığı'nda görevli polis memuru Servet Erkan'ın ağır yaralandığı ileri sürüldü.
İddianamede, atılan taşların "silah" sayılması da şöyle ifade edildi:
"Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 265/4. maddesinde suçun 'silahla' işlenmesi, eylemin icrasını kolaylaştırması, faile cesaret vermesi ve mağduru olumsuz etkilemesi bakımından artırım nedeni sayılır. TCK'da 'saldırı ve savunma amacıyla yapılmamış olsa bile fiilen saldırı ve savunmada kullanılmaya elverişli diğer şeyler' silah olarak kabul edilir."
"Buna göre bu konudaki yerleşmiş içtihatlar da dikkate alındığında şüphelilerce kullanılan 'taşın' faile verdiği avantaj nedeniyle silah olarak kabul edilmesi ve TCK 265/4. maddesinin uygulanması gereklidir."
İlk duruşma, Hopa Asliye Ceza Mahkemesi'nde 31 Ocak'ta görülecek. (AS)