Abdullah Öcalan'ın 33 avukatının Kürdistan Topluluklar Birliği (KCK) kapsamında tutuklanmasından sonra 16 hukukçu Öcalan'ın avukatlığını üstlenmek üzere başvuruda bulundu.
Bu kişilerden biri de avukat Eren Keskin.
Keskin, 1999'da Öcalan ilk yakalandığında avukatlığını üstlenenlerden biriydi ama sürecin içinde aktif olarak bulunmuyordu.
Son avukat tutuklamalarını, "savunma hakkına saldırı" olarak değerlendirdiği için sürece yeniden dâhil oldu.
Keskin bianet'e yaptığı açıklamada, "Meslektaşlarımızı yalnızlaştırmamak gerekiyor, bu kararım o yüzden" dedi.
Sözlerine şöyle devam etti:
"Herkesin ama herkesin, tutuklu, hükümlü, suçlu, suçsuz kim olursa olsun savunma hakkı vardır. Bu tutuklamalar meslektaşlarımıza olduğu kadar müvekkillerine de zarar veriyor. Avukatlar, mesleklerini yapamaz hale getiriliyor; müvekkilleri de kendilerini savunamaz hale geliyor."
"1999'da, ilk başvuran avukatlardandım. Çok zor bir dönemdi ama yapılması gerekiyordu. Ben 20 yıldan fazla zamandır insan hakları mücadelesinin içindeyim. Görmediğimiz herhangi bir baskı yöntemi kalmamıştır diye düşünüyorum. Bu süreçler hep sıkıntılıdır. Elbette endişelerimiz oluyor ama bu yolda bir mücadele veriyorsanız risklerini göze alacaksınız ya da yapmayacaksınız, başka bir alternatif yok."
Avukatların "hava muhalefeti" ve "gemi bozuk" gibi gerekçelerle 27 Temmuz'dan bu yana Öcalan'la görüştürülmemesi konusunda ise Keskin, "Görüşün engellenmesi yasa dışı. Bu kararlar bir merkeze bağlı olarak veriliyor. Demokratik bir ülkede bu tür görüş yasakları olmamalıdır" dedi.
Avukatlık için başvuru yapan 16 avukat şöyle: Eren Keskin, Ercan Kanar, Mahmut Taşçı, Sinan Zincir, Kadir Tunç, Baran Doğan, Ayşe Acinikli, Fırat Epözdemir, Emine Şeker, Azize Deniz Taşdemir, Murat Ergin, Gulizer Tuncer, Okan Yıldız, Ender Yağmur, Faruk Atan, İnan Akmeşe. (IC)