Halkların Demokratik Partisi (HDP), Diyarbakır Baro Başkanı Tahir Elçi’nin öldürülmesinin ikinci yılında soruşturmaya dair açıklama yaptı.
Cinayetin faili meçhul kalmasına izin vermeyeceklerini belirten HDP, “Tahir Elçi cinayetinin çözülmesi, Türkiye’de olağan hale gelen cezasızlık geleneğinin kırılması için de elzemdir” açıklamasını yaptı.
Diyarbakır Baro Başkanı, avukat Tahir Elçi 28 Kasım 2015’te, Sur ilçesinde devam eden sokağa çıkma yasakları sırasında tahrip edilen tarihi ve kültürel mirasa, toplumsal barış ihtiyacına dikkat çekmek için basın açıklaması yaptığı Dört Ayaklı Minare yakınında öldürüldü. Soruşturma halen davaya dönüşmedi.
Dosyada halen kamera kayıtları yok
HDP’nin açıklaması özetle şöyle:
“Aradan iki yıl geçti, düşüncelerini ve inandığı gerçekleri cesaretle dile getirmekten çekinmeyen, barış mücadelecisi ve insan hakları savunucusu Elçi’yi katledenlerin yargılanması bir tarafa, bu kişi veya kişilerin tespiti dahi yapılmadı.
“Şüpheli olmaksızın devam eden soruşturmada tanık, mermi çekirdeği ve görüntü kaydı gibi elzem deliller hala soruşturma dosyasına eklenmedi.
“Elçi’nin katledildiği Yenikapı Sokağı’nda birçok polisin bulunduğu ve bu polislerin çatışma sırasında silahlarını ateşlediği bilinmesine rağmen, dosyada şüpheli tek bir polis memuru yer almadı.
“Tahir Elçi katledilirken çalışır durumda olan polis ve işyeri kamera görüntüleri ise halen soruşturma dosyasına dahil edilmedi.
“İktidarın ve devletin yetkili isimlerinin Elçi cinayetine yaklaşımları, 90’lı yıllarda bu mevkilerde oturan kişilerin faili meçhullere yaklaşımları ile birebir aynıdır. İsimler, bakanlar, hükümetler değişse de, bu tür davalarda takınılan tutum ve ciddiyetsizlik aynıdır.
“Bu cinayetin faili meçhul kalmasına izin vermeyeceğiz, davanın takipçisi olacağız.”
Diyarbakır milletvekillerinden soru önergeleri
HDP Diyarbakır milletvekilleri Feleknas Uca ile Sibel Yiğitalp de Elçi cinayetinin aydınlatılmamış olmasına dair iki soru önergesi verdi.
Önergelerde, “soruşturmanın seyrini değiştirecek, tanık, mermi çekirdeği ve görüntü kaydı gibi hiçbir delil olmadığı” ifade edildi.
İki vekilin Adalet Bakanı Abdulhamit Gül’ün yanıtlamasını istediği sorular şöyle:
* Tahir Elçi soruşturması ne aşamada?
* Ömrünü insan hakları savunuculuğuna adamış Elçi’nin öldürülmesiyle ilgili yürütülen soruşturmanın tek bir şüpheli olmaksızın sürdürülmesinin sebebi nedir?
* Elçi’yi vuran kişinin, Yenikapı Sokak içerisinde bulunanlardan biri olduğu halde ve sokak içerisinde onlarca polis bulunmasına ve bunların çoğunluğunun silahını kullanıyor olmasına rağmen halen dosyada şüpheli olarak tek bir polis memurunun bulunmamasının sebebi nedir?
* Elçi’yi vuran mermi çekirdeğinin bulunamamasının sebebi nedir? Elçi’nin ensesinden girip kaşının üzerinden çıkan mermi çekirdeğinin, en fazla gidebileceği mesafe 5-6 metre iken, söz konusu mermi çekirdeğinin bulunması için olay mahallinde delil tespiti ve delil toplama işlemi neden yapılmadı?
* Kullanmış olduğu silahı gösteren ve dolayısıyla failin tespit edilmesi için en önemli delil olan mermi çekirdeğinin bulunması için, cinayetten sonra alanın taranmasını engelleyen kişi ya da kişiler kimlerdir? Söz konusu kişiler kimden ya da kimlerden talimat alarak delilleri kararttı?
* Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı, mermi çekirdeği kaybolmadan önce, cinayetten hemen sonra neden olay yerini koruma altına almadı? Benzer şekilde, savcı neden olay yerinde görevli 30’u aşkın polis memurunun silahlarına el koyup, kriminal inceleme yaptırmadı?
* Elçi’nin nereden ve hangi açıyla vurulduğu neden hala tespit edilmedi?
* Elçi cinayeti sonrasında olay mahallinin temizlendiği iddiaları doğru mu?
* Cinayet sonrası olay mahalli sokakta acil olarak sokağa çıkma yasağının ilan edilmesi tesadüf mü?
* Adli Tıp Kurumu Elçi’nin ölümüne neden olan kurşunun hangi tür ve çapta silahtan atıldığına ilişkin raporunda, Elçi’yi vuran mermi çekirdeğinin 9 mm çapında veya harp silahı olabileceğini söyleyerek, soruşturma dosyasında ilerlemeyi zorlaştırdığı iddiaları doğru mu? Söz konusu kurşunun hangi tür ve çapta silahtan atıldığı neden kesin olarak tespit edilmedi?
* Cinayetin onlarca insanın gözü ve kameraların önünde yaşanmasına rağmen Elçi’yi vuran kişi ile vurulduğu anı gösteren herhangi bir görüntü kaydının bulunmamasının sebebi nedir?
* Elçi’nin vurulma anının da bulunduğu polis kamerası görüntülerindeki 13 saniyelik kesintinin nedeninin tespit edilmesi için Elçi’nin avukatları Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’na birçok kez başvurdukları halde, iki yıldır söz konusu kamera ve hafıza kartına el konulmamış olmasının sebebi nedir?
* Elçi’nin vurulma anını gösteren polis kamerası görüntüsünde kesme, kırpma ve montaj var mı? Bunun tespit edilmesi için kamera ve hafıza kartına el konularak, TÜBİTAK ve ATK’ye gönderilmesini engelleyen kişiler kimlerdir?
* Elçi’nin yaşamını yitirdiği sokağı gösteren Mardin Kebapevi’ne ait, işyerinin içini çeken 3 kameranın görüntü kayıtlarında herhangi bir sorun ya da dezenformasyon olmadığı halde, cinayet anını görüntüleyecek açıda ve cinayeti aydınlatıcı nitelikte olan 4. Kamera’ya ait görüntüler neden yok? Bu kamera gerçekten görüntü kaydı almadı mı? Aldı da teknik olarak çözülemedi mi? Veya bu kamera görüntü kaydı aldı, sonrada bu kayda müdahale mi edildi? Bu deliller karatıldı mı?
* Olay yerinde görevli polisler ve amirleri hakkında 2 yıl önce idari soruşturma başlatıldığı halde, soruşturmanın hangi aşamada ve boyutta olduğu, bitirilip bitirilmediği neden Elçi’nin avukatlarından ve kamuoyundan gizleniyor? Söz konusu soruşturma ne aşamadadır? Bu kişiler ihraç edilmiş midir?
* Türkan Elçi’nin olay yerinde görevli tüm kolluk personellerinden şikâyetçi olması sonucu tanık olarak dinlenen tüm polislerin şüpheli sıfatı kazanmasına rağmen, Elçi’nin avukatlarının şüpheli olarak ifadelerinin alınması yönündeki talepleri neden karşılanmadı?
* Tahir Elçi cinayetinin aydınlanması için son iki yıl boyunca Bakanlığınız ne gibi çalışmalar yaptı? Tahir Elçi cinayetinin daha önce yaşanan faili meçhul cinayetler gibi kalmayıp; faillerin tespit edilerek yargılanması için Bakanlık olarak herhangi bir tedbir almayı düşünüyor musunuz? (AS)