Halkların Demokratik Partisi (HDP) İzmir Milletvekili Ertuğrul Kürkçü, Meclis Genel Kurulunda, hapishanelerdeki hak ihlalleriyle ilgili konuştu.
Kürkçü, cezaevlerinde artan insan hakları ihlalleri ve işkence iddialarının araştırılması için Meclis araştırma komisyonu kurulması önergesi verdiklerini belirtti:
“Meclisin bunu kabul etmesini beklerim ama Meclisin bunu kabul etmeyeceğini de biliyorum. Sadece bu tartışmanın sonunda cezaevi komisyonunu adı geçen cezaevlerine göndermeye eğilim gösterse bile aslında bu tartışma bir amaca ulaşmış olacaktır.”
“20 bin tutuklu ve hükümlünün yatacağı yeri yok”
Ertuğrul Kürkçü, hapishanelerin durumunu şöyle anlattı:
“Cezaevlerinin bugünkü mevcut durumu, cezaevi personeli cezaevindeki mahkuma elini sürmese bile bir işkence halindedir. Çünkü Adalet Bakanlığı istatistiklerine göre cezaevlerinde 2017 yılı sonu itibarıyla 228 bin 993 tutuklu ve hükümlü var.
“Cezaevinin yatak kapasitesi 208 bin 830. Yani 20 bin tutuklu ve hükümlünün yatacağı yeri yok, belli ki başkasının yatağında yatıyor.
“Aslında yatakları olanlar da -hepiniz biliyorsunuz- üçer kişi için yapılmış odalarda, hücrelerde, koğuşlarda 8, 10, 12 kişi kalıyorlar.
“Cezaevleri komisyonunda çalışan bütün arkadaşlarımız bunları gözleriyle gördüler. Dolayısıyla bu şartlar altında hiçbir şey yapmasanız, insan onuruna yakışır bir biçimde o insanları hapsetmediğinize göre zaten olağanüstü bir durum var.”
“Her 100 bin kişiye karşılık 285 kişi cezaevinde”
“Cezaevi mevcudu 2011 ile 2017 arasında neredeyse yüzde 100 artmış. 2011’de 128 bin 604 tutuklu ve hükümlü var, 2017 yıl sonu itibarıyla 228 bin 993.
“Türkiye nüfusu bu iki yıl arasında yüzde 10 kadar artmış, cezaevi mevcudu yüzde 100 kadar artmışsa zaten saçma sapan bir durumla karşı karşıyayız demektir.
“Türkiye’nin cezaevi katsayısı 285, yani her 100 bin yurttaşa karşılık 285 yurttaş cezaevinde. Bir ölçü olması için, Finlandiya’da bu 57, Türkiye’den daha beter durumda Rusya var ama şaşıracağınızı düşünüyorum, medeniyet götürmek için ordular seferber ettiğimiz Suriye’de ve Irak’ta durum çok daha iyi. Suriye’de bu katsayı 60, Irak’ta 123.
“402’si ağır, 1154 hasta mahpus var”
“‘Cezaevinde kalamaz’ raporu verilen, yüzde 92 engelli raporu olan engellilerin de olduğu 402’si ağır olmak üzere 1154 hasta mahpus var. Bunların derhal tedavi için salıverilmeleri gerekirken cezaevinde tutuluyorlar.
“700 çocuk anneleriyle birlikte cezaevinde. Sizin Allah’ınız varmış; Allah’ınız varsa bunlara rıza göstermezsiniz.
“Askeri nizam merakı başlamış durumda”
“Türkiye’de şimdi, durumun, tansiyonun giderek yükselmesi, kutuplaşmanın artması, militarist söylemin ve militarist davranışların öne geçmesi dolayısıyla cezaevlerinde bir askerî nizam merakı başlamış durumda.
“Ayakta sayma, hazırolda durma, tekmil verme gibi uygulamalar ve özellikle cezaevine ilk girişte çıplak arama uygulaması son derece onur kırıcı bir biçimde uygulanıyor.
“Bu çerçevede Mehmet Arslan arkadaşımıza yapılmış bulunan muameleyle ilgili olarak Rize Cumhuriyet Başsavcılığının yaptığı açıklama aslında yaraya tuz basmak gibidir. Savcılık bu iddiaları reddetmekle birlikte orantılı güç kullanıldığını ileri sürmektedir. Orantılı gücün ne olduğunu tahmin edebilirsiniz.
“Bu bir değil, iki değil, pek çok cezaevinde bu süreç devam ediyor. Meclis bu duruma el koymalıdır. Kendi uygarlık seviyesini ölçmek için cezaevlerini norm olarak alacaksa…
“Çıplak arama işkence yöntemidir”
“Statüsü, kimliği ne olursa olsun bütün yurttaşların aynı eşit muameleye tabi tutulmasını yani hiç kimseye aşağılayıcı, horlayıcı, onur kırıcı muamelede bulunulmamasını istiyoruz.
“Çıplak arama, evet, ceza ve infaz kurumları tüzüğünde yer alan bir husustur fakat bu, kuvvetli şüphe bulunması ve inandırıcı deliller olması kaydıyla böyledir ve bunun nasıl yapılacağı da teferruatla anlatılmıştır. Bir başka cezaevinden naklen gelen ve aslında siyaseten suçlanan bir insanı çıplak aramaya tabi tutmayı istemek, aslında bir müeyyideyi işkence vasıtası haline getirmektir.
“Elazığ, Tarsus, İstanbul, Gümüşhane, Erzincan, Şanlıurfa, İzmir, Diyarbakır ve Van ceza infaz kurumlarından da benzer yakınmaların geldiği kaydediliyor. Durum ciddidir, bu ciddiyetle muamele görmesi gerekir.
“20 bin kişinin yatacak yeri yoksa cezaevinde, zaten aslında bilfiil bir işkence var demektir.” (AS)