Halkların Demokratik Kongresi (HDK) Kadın Meclisi, Kobane’den Türkiye’ye gelenlere yönelik yardım kampanyasını ihtiyaçlara bağlı olarak güncellediğini duyurdu.
Suruç’taki göçmenlerin sadece makarna ve nohut yemekten çeşitli hastalık ve enfeksiyonlarla karşı karşıya olduğu belirtilirken, ihtiyaçlar altı ana başlıkta sıralandı.
HDP Diyarbakır milletvekili Nursel Aydoğan, sanatçı Pınar Aydınlar ve yazar Müge İplikçi’nin de katıldığı basın toplantısında, AKP hükümetinin göçmenlere yönelik yardımda bulunmadığı ve sivil toplum örgütlerinin ulaştırmaya çalıştığı yardımların ambargoyla karşılaştığı vurgulandı.
Şengal’den Gazze’ye Dayanışma Koordinasyonu’nun raporuna göre, Suruç’taki Kobanelilerin sayısı toplam 52 bin 781. Bunların yüzde 10’unu 0-3 yaş arası bebekler oluşturuyor.
Suruç’taki Kobanelilerin onbine yakını çadırkentlerde, 20 bine yakını ise mahallelerde evlerini göçmenlere açan vatandaşlarla birlikte, geri kalanı çeşitli köylerde kalıyor.
İhtiyaçlar
HDK Kadın Meclisi’nden Dilek Yağlı, hijyen ve bebek malzemelerine yönelik ihtiyacın süreklilik arz ettiğini söylerken, sürekli ihtiyaçların çadırkentlerde kurulacak kadın üretim merkezleriyle çözülebileceğini ifade etti. 0-3 yaş çocuklar için gıda ihtiyacı temin edilebilecek seyyar mutfaklar kurulabileceğini söyledi.
Dayanışma kampanyası için ihtiyaç listesi şöyle sıralandı:
* Bebek paketi: Çocuk bezi; 0-2 yaş ve 3-5 yaş grubuna yönelik bebek maması; biberon; beşik; bebe bisküvisi.
* Kahvaltılık: Peynir; zeytin; reçel; tahin; pekmez; helva.
* Kuru gıda: Mercimek; fasulye; nohut; pirinç; bulgur; pirinç; bulgur; arpa şehriyesi; yağ; şeker; çay; un; salça.
* Besin ihtiyacı: Taze meyve; yumurta; yoğurt; taze sebze.
* Yemek dışı ihtiyaçları: Döşek; yorgan; yastık; ayakkabı; mont, kazak, pantolon, çorap; iç çamaşırı; elektrikli soba.
* Hijyen: Bulaşık deterjanı, elde yıkama için çamaşır deterjanı; şampuan; sabun; kadın pedi; diş fırçası; diş macunu; ıslak mendil; bulaşık süngeri.
Kadınların öncülüğünde Kobane direnişi
Toplantıda konuşan sanatçı Aydınlar “Tüm sanatçı yoldaşları ve kadın arkadaşları duyarlılığa ve savaşın çocuklarına ve kadınlarına yoldaş olmaya çağırıyorum” derken, yazar İplikçi “Bir yerde savaş varsa her yerde var. Özlediğimiz o barış dilinin dünyaya farklı bir ses getirebileceğinin kanıtı olalım” dedi.
HDP vekili Nursel Aydoğan ise çatışma bölgesindeki son durumu ve Kobane’de kadınların önderliğinde ilerleyen direnişi anlattı. Aydoğan şöyle konuştu:
“Bugün 87. gününe giren Kobane direniş mücadelesi aynı zamanda kadının öncülük yaptığı bir direniş olarak dünyada bir ilk. Kobane’deki direnişin bir diğer önemli yanı, enternasyonalizmin sembolü olması. Kürtlerle birlikte dünyadaki tüm halklardan insanlar var.
“Kadının savaşlardaki yeri, devletin ve sistemin bu konuda geliştirmeye çalıştığı algı, kadının cephe gerisinde mermi taşıyan, savaşanlara yardım edenler olması şeklindedir. Ama Kobane direnişi kadına biçilmek istenen bu rolü alt üst etti. IŞİD çetelerinin en çok kadınlardan gelecek kurşunla yaşamını yitirmekten korktuğunu biliyoruz. Bu nedenle en fazla kadın direnişçilerden korkuyorlar.
“Kadınların Kobane’deki direnişi sadece IŞİD’i topraklarından çıkarmakla da sınırlı değil. Aslında tüm dünyadaki kadınlar için bir kadın özgürlük mücadelesi yürütüyorlar.” (ÇT)