Özgürlük İçin Hukukçular Derneği, İnsan Hakları Derneği, Türkiye İnsan Hakları Vakfı, Çağdaş Hukukçular Derneği, Ceza İnfaz Sisteminde Sivil Toplum Derneği ve Toplum ve Hukuk Araştırmaları Vakfı, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına dair Avrupa Konseyi Bakanları Komitesi’ne yaptıkları başvuruya dair açıklama yaptı.
PKK Lideri Abdullah Öcalan ve diğer mahpuslarla ilgili Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) kararlarının sunulduğu başvuruda, ihlal kararlarına dair Türkiye’nin herhangi bir düzeltme veya değişikliğe gitmediği belirtildi.
“Ağırlaştırılmış müebbet” için ihlal kararları
Başvuruda, AİHM kararlarına dair şu bilgi yer aldı:
“AİHM, 18 Mart 2014’te verdiği kararla Öcalan’ın şartlı salıverilme hakkına sahip olmaksızın ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına mahkûm edilmesini Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ne (AİHS) aykırı buldu. Aynı doğrultuda yapılan başvurular üzerine Hayati Kaytan, Emin Gurban ve Civan Boltan için de AİHM’de ihlal kararı verildi.”
Komite, denetim sürecine başladı
Açıklamada, kesinleşen ilk kararın üzerinden 10 yıl geçmesine rağmen ihlal kararlarına dair Türkiye tarafından herhangi bir değişiklik yapılmadığı ifade edildi:
“AİHM’in kararlarının yerine getirilip getirilmediğini denetleyen Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasıyla ilgili “umut hakkını” doğuracak yasal düzenlemeler ve uygulama değişikliklerinin sağlanması için Türkiye’ye dair denetim sürecine başladı.”
Eylül ayındaki oturumun gündeminde
Hak örgütleri de Komite’ye, AİHM’in verdiği kararların uygulanmaması nedeniyle 26 Temmuz 2021 ve 12 Ekim 2021’de bu kararların yerine getirilmesinin denetlenmesi süreci kapsamında yazılı bir bildirim sundu.
Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi, AİHM tarafından verilen karara uyulmaması nedeniyle konunun, Eylül ayında gerçekleştirilecek olan oturumda gündeme alındığını açıkladı.
“Yasa teklifleri gündeme alınmıyor”
Başvuruyu yapan hak örgütleri, şu konulara dikkati çekti:
- AİHM’in Vinter v. Birleşik Krallık, Öcalan (2) v. Türkiye ve bu grupta yer alan diğer başvurucular için hükmettiği kararlar ve Avrupa Konseyi üyesi çok sayıda ülkedeki uygulama doğrultusunda Öcalan’ın cezaevinde geçirdiği sürenin, kendisine cezasının gözden geçirilerek hafifletilmesini, indirilmesini ya da şartla salıverilmesine karar verilmesini talep etme hakkı verilmesini gerektirdiği, Türkiye’nin bunun gereğini yerine getirmeyerek başvurucunun haklarını ihlal etmeyi sürdürdüğü,
- Türkiye’ deki mevzuat düzenlemeleri uyarınca bazı durumlarda ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası hükmünün infazının ölünceye değin devam edeceğinin düzenlendiği, dolayısıyla Türkiye hukukunun, bu kategorik koşullu salıverilme yasakları ve istisnaları nedeniyle umut hakkının “cezanın hukuken indirilebilir olması” şartı ile uyumlu olmadığı,
- AİHM tarafından da Öcalan v. Türkiye (2) kararında ve bildirime konu diğer kararlarda tam olarak bu nedenle Türkiye hukukunda bazı durumlarda müebbet hapis cezasının hukuken indirilebilir olmamasını Sözleşme’nin ihlali olarak değerlendirildiği,
- Konuya ilişkin olarak TBMM bünyesinde sunulan yasa tekliflerinin gündeme alınmadığı ve hükümsüz bırakıldığı,
- Türkiye Hükümeti’nin bugüne kadar AİHM kararları uyarınca herhangi bir adım atmadığı ve bu konuda yapısal bir adım atmamak konusunda sürdürdüğü ısrarının Türkiye’nin sunduğu eylem planları ve cevaplarında ileri sürdüğü görüşlerden de açıkça anlaşıldığı,
- BM İşkenceye Karşı Komite’nin 27 Aralık 2018 tarihli 5. Periyodik raporunda yer alan “Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun'un 25. maddesinin 1. fıkrasının yürürlükten kaldırılması için atılan adımlar ve ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılan kişilerin kısıtlayıcı tutukluluk koşullarının hafifletilmesi için alınan diğer önlemler hakkında lütfen güncel bilgi verin” tavsiyesine rağmen Türkiye, "Genel tedbirlere dair bilgi vermeye devam edeceğiz" diyerek bu konuda yapısal bir adım atmayacağını ortaya koydu.
(AS)