İzmir Valiliği, gözaltında bir kadını döverkenki görüntüleri basına yansıyan ikisi sivil, üç polis memurunun 9 Aralık 2011 görevden tarihi itibariyle görevden uzaklaştırıldığını, konuyla ilgili olarak İçişleri Bakanlığı'ndan müfettiş talebinde bulunulduğunu açıkladı.
Aynı gün kadınlar, olayın gerçekleştiği İzmir Karabağlar Polis Merkezi önünde eylem yaptı.
Sosyalist Demokrasi Parti (SDP) adına Meltem Yılmaz'ın okuduğu basın açıklamasında şu ifadelere yer verildi:
"Basına yansıyan ve Fevziye Cengiz'in karakolda darp edildiğini gösteren görüntüler, kadına yönelik erkek/devlet şiddetinin karakol aynasından yansıyanıdır. 'Erkek vuruyor, devlet koruyor' diyerek yıllardır ısrarla vurguladığımız erkek dayanışmasının en somut kanıtıdır.
"Peki ne oldu bu polislere? Herhangi bir işlem başlatıldı mı? Görevlerinden alındılar mı? Yaygın medyadan izliyoruz görüntüleri defalarca kınayarak ama ne oldu? diye soruyoruz hepimiz. Kadına dayat atan polis, küfreden, cinsel şiddet uygulayan polis hala görev başında.
"Emniyet güçlerinin her daim uyguladığı yöntem bu; "şikâyetçileri yıldırmak için şikâyette bulunmak", yani eminiyet işkenceyi de yapar, şikayet de eder... Bu olayda da aynı şekilde polisler, Fevziye Cengiz tarafından darp ve hakarete uğrama iddiasıyla şikâyetçi olmuşlardır. N.Ç. davasında verdiği kötü sınavla halen gündemde olan "erkek yargı", bu olayda da bildiğinden şaşmamıştır.
"Bu olayla kadın-erkek eşitliğine dair imzalanan sözleşmelerin yıllardır uygulanmadığı Türkiye'de, 25 Kasımda imzalanan "Kadınlara Yönelik Şiddet ve Aile İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye İlişkin Avrupa Konseyi Sözleşmesi"nin ne kadar uygulanacağı tekrar ortaya çıkıyor.
"İşkence yapan polis mi kadınları koruyacak?" (ÇT)
