Fotoğraf: Gazete Kadıköy
İktisatçı-Yazar Mustafa Sönmez, bugün açıklanan enflasyon verilerini bianet’e yorumladı. Sönmez TÜİK’in aylık artış için verdiği yüzde 6,65’lik veriyi “biraz beklenmeyen bir oran” olarak nitelendirdi.
TÜİK’in verdiği hizmet sektöründeki artış oranlarıyla aylık enflasyon verisinin daha anlaşılabilir olduğunu söyledi. Hizmet sektöründeki artış için de ‘yılbaşında yapılan otomatik zamları’ gerekçe gösterdi:
Ocak'ta en yüksek fiyat artışı hizmetlerde görüldü. Ortalaması yüzde 12,7 ama fiyatı yüzde 70 artan hizmet türleri var. Hizmetlerde fiyat düzenlemeleri, genellikle mallara gelenleri izler.
Mesela vapur ve motor biletlerine yüzde 53 zam gelmiş. Otobüs bileti fiyatları, taksi-dolmuş ücretleri, idari artışlar, vergilerdeki artışlar hep bunu takip etmiş. Sağlık hizmetleri de, hizmet sektöründeki yüksek artıştan etkilenmiş.
Her yılbaşındaki klasik zam furyasının etkisi de denebilir buna. Mart’ta açıklanacak Şubat verisinde hizmetlerdeki bu artışları belki görmeyebiliriz.
Enflasyona esas etki eden dolar. Buradaki artış yatıştı, uzun süredir yatay seyrediyor. Dünya fiyatları da gevşedi. Hem enerji fiyatlarının hem de ham madde fiyatlarının artışı yavaşladı. Dolayısıyla enflasyonda bunların etkisi azaldı.
Öte yandan gıda fiyatlarındaki artış devam edecek gibi görünüyor. Marketlere güya ‘fiyatları sabitleyin’ komutu verilmişti. Pek işe yaramış görünmüyor ki gıda fiyatlarında yüzde 6,5 gibi bir artış yaşanmış. Orada da et ve süt fiyatlarının ciddi ölçüde arttığına tanık oluyoruz. Bunun nedeni de anlaşılabilir. Hem sütte hem ette yeterince üretim yok. Üretim problemini halletmedikleri için fiyat artışları devam ediyor ve edecek de.
Yılın tamamında bu böyle sürecek denebilir mi? Yarın iktidar değişir, tarıma güçlü bir destek verir, arz artar, arz artarsa gıda fiyatları gevşer. Ancak dünyadaki fiyatlar da önemli tabii ki. Dünya ekonomisi şimdi bir durgunluk döneminde. Bir fiyat yavaşlaması var. Geçen yıl olduğu gibi enerji fiyatlarında bir patlama yok.
Dövizin fiyatı bastırıldığı için ithalat maliyeti ve onun fiyatlara yansıması stabil. Tüm dinamikler yerinde durursa, dövizde artış olmazsa, dünya fiyatlarında bir sıçrama olmazsa ki olmayacak gibi görünüyor geçen yıldan daha iyi bir yıl geçirebiliriz.Ancak iktidarın şu an dövizi baskıladığını unutmamak gerek. Haziran bir kırılma olacaktır. Seçimlerden sonra nasıl bir ekonomi politika gündeme gelecek, ne olacak? O Haziran sonrasının işi. İktidarın Haziran'a kadar faizi de, dövizi de bastırarak ekonomiyi kontrolde tutmaya çalışacağı muhakkak.
Enflasyon Ocak'ta;
|
(HA)